Tony and His Husbands' One Shots

It Was A Accident

Stephen çabalıyor, Tony ile birlikte olmak için gerçekten çok uğraşıyor ama adam onu sürekli kenara itiyor. Bunu yapmaya devam edemezler.

† † †

''Tony? *iç çekme* Tony, sabahın beşi lütfen yatağa gel.''

''Bir saniye iç–!!"

Stephen öfkeyle burun kemerini kıstırdı. ''Tony, lütfen.''

Tony durdu ve aletlerini bıraktı. ''Pekala.''

Stephen gülüşünün altından fısıldayarak teşekkür etti.

''Bir saat sonra tamam.'' Stephen kaşlarını çattı.

Lanet olsun Tony. Stephen çabalıyor, Tony ile birlikte olmak için gerçekten çok uğraşıyor ama adam onu sürekli kenara itiyor. Neden her zaman bunu yapıyor!? ''Bunu yapmaya devam edemeyiz Tony. bunu yapmaya devam edemem!'' Stephen uzaklaşmaya başladı.

''Hey! nereye gidiyorsun?''

Stephen odasına giderken onu görmezden geldi. Önceden paketlenmiş spor çantasını çıkararak dolaba girdi. Stephen bu raddeye kadar gelmesinden nefret ediyordu ama işte gelmişti. Artık birlikte olamazlar, Tony hoşlansın ya da hoşlanmasın.

''Stephen dur!''

''Hayır!''

Stephen'ın kolu çekildi ve çantası düştü. ''N-ne yapıyorsun?'' Tony inanamayarak sordu. Stephen başını salladı, hala hissizken bir an önce bu anın bitmesini ve çabuk olmasını istedi.

''Bitti Tony ...... lütfen kendine iyi bak.'' Stephen, Tony'ye omuzlarını silkti ve çantasını kaptı. Tony şaşkınca baktı.

''B-beni terk edemezsin! Sana ihtiyacım var!'' koridorda merdivenlere doğru yürürken Stephen öfkelendi.

''Her zaman bunu diyorsun. Hep boş bir yemin! tekrar tekrar 'değişeceğim bebeğim'! Daha fazla yok, Stark. Biz olmayacağız ve sen asla değişmeyeceksin. Bu bir veda... sonsuza kadar. ''

''Lütfen beni terk etme...''

''...... aslında yapmazdım ama sabrım artık taştı.''

''Dedim ki... BENİ BIRAKMA!''

''Tony dur-''

Stephen itildi ve merdivenlerden aşağı yuvarlandı. Yüksek bir gümleme ve çatırtı duyuldu.

''Stephen?'' Tony, Stephen'ın ne zaman kalkacağını merak ederek baktı. ''S-Stephen lütfen...'' Tony'nin gözleri yere akan kanı görünce genişledi. Tony merdivenlerden aşağı koşarken nefesini tuttu.

''Stephen! Stephen uyan!'' o hareket etmiyordu ve bedeni soğumaya başlamıştı. ''S-Stephen beni bırakma, sana ihtiyacım var...'' Tony Stephen'ın vücüdunu yavaşça salladı ve başını öptü. 

''Üzgünüm bu bir kazaydı. Bunu yapmak istemedim.'' kendi kendine söylediği buydu.

Bu bir kazaydı ...

Stephen'ı ona zincirleyen bir başka bahane.

Bu bir kazaydı.

Tony'nin yaptığı buydu, sadece kendisiyle birlikte Stephen'ı tutmak için elinden gelen her şeyi yaptı. 5 yıl süren -cehennem gibi yaşadıkları bir yıl olabilirdi- en uzun ilişkisiydi.

Bu bir kazaydı.

Stephen'a sahip olmak saf şanstı ve sahip olduğu şansı Stephen'ı uzaklaştırmak için boşa harcaması ne kadar aptalcaydı.

Bu bir kazaydı.

Tony, Stephen'ın vücuduna yapışarak yıkıldı. Onu bu şekilde hapsetmemeliydi. Neden bu noktaya gelmek zorunda kaldılar ki?

''Stephen... çok özür dilerim...''

Bu bir kazaydı.