❥5

33.6K 2K 4.4K
                                    

       -bu exol ne zaman mutlu olucak chanyeolum-



__________________________________

Han, Minho gittikten sonra banyoya gidip duş aldı. Bugün bir yere gitmeyecekleri için rahat bir şeyler giyinip aşağıya indi.

Merdivenden inerken arkasından gelen ayak seslerine bakmak için arkasını döndü. Karşısında minhoyu görmeği beklemiyordu ani heyecan ile dengesini kaybetip merdivenden düşecekken minho tarafından kendine çekildiğini hissetti.

Minho han'ı kendine çekmiş ve gözlerine bakıyordur. "Dikkatli ol" han titrek sesiyle "özür dilerim" Dedi.

Minho han'ın suratına eğilip "neden özür diliyorsun?" Han'ın heycanı yükseliyordu. "Seni bu duruma düşürdüğüm için" minho daha çok han'a yaklaşıp "olduğum durumdan memnunum."

Han aklına gelen cümle ile dona kaldı. Minho ona (benden başkası sana dokunamaz) demişti.

Minho han'ı şaşkın hali ile birlikte bırakıp gidiyordu ki " cidden ben neden burdayım?"

Minho Sorulan soru ile han'a doğru yürümeye başladı. Han arkasında soğuk duvarlar da iki kol arasında duruyordu.

"Çok mu merak ediyorsun?" Han korkuyla kafasını sallayınca, minho han'a yaklaşıp hep öpmek istediği dudakları öpmeye başladı.

Han karşılık vermiyordu ama itmiyordu da dona kalmıştı. Minho şefkatle han'ı öpüyordu. Anlaşıldığını düşünüp ayrıldı. " yeterli olmuştur." Diyip aşağıya indi.

Han'ın arkasındaki soğuk duvarlar bir anda sıcak olmuştu.

minho'nun öptüğü yere dokundu. Kalbi neden bu kadar hızlı atıyordu.

sinirli adımlarla minho'nun peşinden gitti. Aşağıya indiğinde minhoya doğru koşup vurmaya başladı.

Minho kendine vurulan ellere ve han'a baktı. " ne yapıyorsun?" Dedi. Han hala vurmaya devam ediyordu. "Acımıyor biliyorsun değil mi?" Han daha sert vurmaya başlayınca minho han'ın ellerini tuttu.

"Sende babamın sattığı o pislik insanlardansın değil mi?" Minho gülerek han'ı kucağına aldı. "Ben sana ne dedim?" Han çığlık atarak minhoya vurmaya devam etti.

"İndir beni" minho tekrardan "sana ne dedim?" Dedi. Han nefesi kesilene kadar bağırdı. "Tamam o zaman beni neden öptün?"

"Çünkü sen çok güzelsin, dudakların çok güzel" minho sırıtıyordu. Han'nın çığlıkları bir anda durmuştu.

"Senin gibi sert bir adamın bana böyle davranması çok garip" imalı şekilde dedi. Minho kucağında han ile mutfağa gitti.

"Senin yanında kendimi başka biri gibi hissediyorum" Mutfakta han'ı masanın üstüne oturttu. Han'a yaklaştı ve elini tuttu. "Sen minik bir bebeksin ve ben senin babacığınım"

Han gerçekten şuan kendisini bebek gibi hissediyordu.  "Sadece bana aitsin!" Han kafasını eğdi. "Bir kaç defa sözümden de çıksan sana kıyamıyorum. Sen değilde başka biri olsa onu oracıkta öldürürüm" dedi. han kendini biraz şanslı hissetti.

"Yönelimin ne?"ani soru ile han kafasını kaldırdı. Aslında sorunun cevabını kendiside bilmiyordu. "B-ben bilmiyorum ama kızlar ilgimi çekmiyor ve babamın yaptıklarından sonra erkeklere de güvenemiyorum"

"Peki bir erkeğe güvenmen için ne yapması gerekiyor?" Han için aslında bu soru çok zor değildi. "Bana zorla bir şey yaptırmamalı" minho anladım anlamında kafasını salladı.

"Bana güveniyor musun?" Minho'nun gözlerine bakarak " uzun bir süre sonra ilk defa bir erkeğe güveniyorum diyebilirim" minho han'a sıcak gülümsemesini sundu.

"Sadece sana karşı yumuşağım" dedi ve han'ı kucağına aldı. "Babacığınla film izlemek ister misin?" Han'ı koltuğa oturturken sordu. "Hmm olur" han'ın zaten canı sıkılıyordu.

Minho seçtiği filmi taktı ve han'ın yanına oturdu. Han geldiğinden beri dikkatini çeken tek şey minho'nun sadece iki adamı vardı ve evinde de hizmetçi falan da yoktu. Merakını gidermek için minhoya döndü.

"Evinde neden hizmetçi yok" minho han'ın sorusuna gülümsedi. "Çünkü gerek duymuyorum bu ev benim ve başka insanların ellemesini istemiyorum" han minho'nun eve hizmetçi almamasını sevdi. "Haklısın."

Han merakı gittiğinde filme döndü. Minho han'ı uykulu görünce han'ı kendine çekip kafasını omzuna sabitledi. Han'ın cidden uykusu vardı ve şu an kafası minho'nun omzundaydı.

Zaten gözü kapanıp durduyordu uyumak için önünde engel yoktu. Minho han'a baktığında uyuduğunu farketti.

Saçlarını okşadıktan sonra televizyonu kapatıp han'ı uyandırmadan dikkatlice kucağına aldı. Dikkatli adımlarla han'ın odasına çıktı.

Odaya geldiğinde yorganı açıp hanı yatağına bıraktı. Üzerini iyicene örttü, bebeğinin saçlarını öptü ve ışığı kapatıp çıktı. 

                                              •
                                              •
                                              •

__________________________________
~bayadır bölüm atmıyordum şuan çok yumuş yumuş oldum.

𝗗𝗮𝗱𝗱𝘆 /minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin