" şimdi istediğine emin misin?" demişti bm sanın buna neden ihtiyacı olduğuyla alakalı hiçbir bilgim yoktu ama almalıydım " evet eminim "deyip silahı elime almış ve çantama atmıştım sonrada bm ile barı boşaltıp her yeri kilitleyip uzaklaşmıştık.
bir süre sonra bm e bir telefon geldiği için benden ayrılmıştı bende bu gece kalabileceğim bir yere gidiyordum eski evime oranın hala durduğunu ve binaya yıkım kararı geldiği için sahibini bulmaya çalışıldığını duymuştum bu gece kalır yarında kararı imzalayıp payımı aldıktan sonra işime bakarım diye düşünüyordum şimdilik.
eve gelmiştim ne kadar rutubet içinde olsa da burada geçen anılarım canlanıyordu ve bu beni karmaşık duygulara götürüyordu eşyalar aynı yerindeydi sadece tozlanmışlardı odama gidip kapıyı açmıştım ve yatağı temizleyip oturmuştum bağdaş kurmuş ve çantamın içindeki bilgisayarı alıp 2. notu okumaya başlamıştım.
" eğer bunu okuyorsan bankadan parayı alıp barı kapatmışsın demektir umarım bunu okursun bm in verdiği emaneti sana verdiğim numarayı araya ve ona ver elindeki çok önemli ondan sonra zaten numaradaki kişi sana neler yapacağını söyleyecek orada kal gece."
- san
yarın ilk yapacağım iş kontratı imzalamak ve bu bilinmeyen adamı aramaktı ama şuan tek düşündüğüm şey uyumaktı yatağımın üstünü tamamen temizleyip yorganın içine girip uyumaya çalışmıştım.
"sende kimsin neden buradasın." diyen bağrışmalara uyanmıştım "bir rahat bırakır mısın uyumak istiyorum." demiştim sonrada adımla seslenmişti " woo sen misin?" dediğinde yataktan kalkmış " evet benim sen kimsin?." demiştim bana sarıldığında şaşkınlık içerisinde donmuştum " bir süredir seni arıyorum annen seni bana emanet etti hadi toplanda gidelim." demişti şimdi mi yani tam zamanıydı " üzgünüm sizinle gelmiyorum yapacak işlerim var lütfen evinize dönün." demiştim kolumdan tutarak " emanetsin woo zoru oynama hadi gidelim." dediğinde kolumu bırakmasını sağlamış ve en alt katta yaşayan emlakçının kapısını çalmıştım " woo sonunda geldin şurayı imzala paranı vereyim." demişti bende hemen kontratı okuyup bir sorun göremeyince imzalamıştım ve bana paramı peşin bir şekilde vermişlerdi o kadından kurtulmak için hızlı hızlı yürüyordum artık etrafımda olmadığına emin olduğum da yavaşlamıştım dediği gibi bilinmeyen gizli kişiyi aramıştım. "alo benim sanın sevgilisi woo." demiştim bana cevap olarak " zaten sanın telefonundan arıyorsun bunu demene gerek yoktu güvende misin?" demişti bende " evet güvendeyim beni gelip alman lazım." demiştim bana dediği tek şey " busan sahilinin girişinde beni bekle seni bulacağım." demişti ve telefonu kapatmıştı iyi ki orayı biliyordum hemen minibüse binmeye karar verdiğimde kendimi durdurdum ben minibüse binemezdim bu yüzden bir taksi çağırıp busan sahilinin girişine doğru yol almıştım.
" gel hadi." demişti sim siyah giyinen biri acaba omuydu başka kim gel hadi derki " siz." diye cevap vermiştim "evet benim sanın arkadaşı hadi arabaya bin öne." demişti bende hemen ön koltuğa oturmuştum bindiğim anda hızlıca sürmeye başlamıştı bu ne acele "bu arada adımı bilmiyorsundur ben mingi" demişti sonunda adını öğrenmiştim neden başta san söylemedi ki " bende wooyoung kısaca woo diyebilirsin" demiştim bana bakarak " seni biliyorum." demişti bende cevap vererek " sandan öğrendin herhalde." demiştim başka nerden öğrenebilirdi ki "hayır san söylemeden öncede tanıyordum hatta sandan öncede tanıyordum." demişti ne demek istediğini anlamamıştım yani tanışıyor muyuz? " ben seni hatırlayamadım üzgünüm." demiştim " sen beni hiç tanımadın ki." demişti kafam çok karışmıştı yani ben mingiyi tanımıyordum ama o beni tanıyordu sandan önce nerede ne zaman gördü acaba "beni nereden tanıyorsun." demiştim arabayı kenara çekerek " anneni ve babanı öldürten adamın oğluyum." demişti n-nasıl yani ciddi mi acaba dur ne " ne demek istiyorsun kapıyı aç çıkmak istiyorum." demiştim bana gülerek arabayı tekrar çalıştırmış ve sürmeye başlamıştı "sanın bana güvenini arttırmak için neler yapmadım bilmiyorsun ama sonunda başardım sen artık benim yanımdasın ve kocan olmak isteyen biri seni evinizde bekliyor güzelim." demişti nelere bulaşmıştım ben neden böyle şeyler beni buluyordu bunlar sanın bir planı mıydı yoksa hiçbir şey bilmiyor muydu.