Elimdeki kurşun kalemimle eskiz defterimin üstüne ezbere olduğum hatları güzelce karalarken aklımdakinin getirdiği huzurla ve heyecanla beraber dudaklarımda asılı bir tebessüm vardı.
Kim Taehyung.
Mahvediyordu beni. Ruhumu bedenimi kendine bağlamıştı bir gülüşüyle resmen. Tanrım o güzel gülüşünü düşünmek bile kalbimi hızlandırıp yüzüme aptal bir sırıtış yayarken alt dudağımı ısırarak kıkırdayıp kafamı, sırtımı yasladığım ağaç gövdesine yasladım.
Ne güzel gülümsüyordu öyle, melekler diz çökerdi resmen bir gülüşüne.
Dün akşam yasak olmasına rağmen
,nasıl yaptı bilmiyorum, aniden yurda gelerek tüm dengemi şaşırtmıştı. Kabul, gün içinde gördüğüm tavırlarıyla mesajlaşırken biraz üstüne gidip eğlenmek istemiştim ki amacıma ulaşarak eğlenmiştim de. Ama o da eğlenmişti yanıma gelerek. Nasıl öpmüştü beni öyle, az daha bayılacaktım resmen be.Elimde üç tane bandanası vardı. Önceden, yüzüne pansuman yaptığım zaman bandanasını odamda unutunca ne kadar mutlu olduğumu hatırlıyorum. Bir eşyası vardı bende sonuçta, ona bakarak mutlu oluyor onu koklayarak hiç alamadığım kokusunun hasretini bitirmeye çalışıyordum kendimce. İkincisini ben almıştım beni ilk öptüğü akşam çünkü dalinimi çalmıştı o da. Bilmiyordu ama asıl bebek oydu. Bebeğim benim. Üçüncüsünü ise dün akşamki yoğun öpüşmeden sonra aniden elime tutuşturmuş ve karşılığında tokamı almıştı.
Kampüsün çimenliklerinde kocaman olan ağacın altına oturmuş, eşyalarımı etrafa sererek sırtımı yasladığım ağaçla sıcak hava ve mavi gökyüzü eşliğinde aşık olduğum adamın dudak altındaki benine kadar çok iyi bildiğim hatlarının aklımda ciritler atmasını seyrediyordum aptal bir sırıtmayla.
Şimdi düşününce tüm bandanaları benimdi artık. Kalbi benimdi. Kim Taehyung benimdi.
Kalbim bu düşünceyle daha da hızlanırken elimdeki kalemi daha çok sıkıp kenarıya bıraktım ve gülümseyerek burnumu kırıştırdım, uyluklarıma bıraktığım yüz hatları tamamlanmış çizimin olduğu defterle ayaklarımın yönünü birbirine döndürüp birbirine bastırdım.
Aşıktım! Çok çok çok aşıktım! Kim Taehyung'a deliler gibi aşıktım ve onunla deliler gibi öpüşüyordum!
Bunları düşünürken uyluklarımdaki defterin belirli belirsiz ağırlığı yok oldu, ben daha gözlerimi açıp ne olduğunu anlayamadan daha büyük bir ağırlık aldı defterin yerini. Gözlerimi açıp onu gördüm sonra. Kim Taehyung, aşık olduğum hani, uyluklarımdaki defterin yerini kafası alırken karnına bastırmıştı kendisiyle dolu sayfaları.
Daha da uzayan saçları uyluklarımda dağılırken siyah borda çizgilerlerle dolu bandanasının kaldırdığı siyah saçları geriye düşmüş yanlara ayrılmıştı alnı üzerinden. Kaşları düzgün bir şekilde uzanırken ok gibi kirpiklerinin gölgelesi güneş sayesinde göz altlarına ulaşıyordu. Keskin çene hattı, yeni tıraş olduğu belli olan yanakları, yüzüyle orantılı burnu... Esmer yüzü güneş altında adeta parlarken bu güzelliğini ufak bir tebessümün asılı olduğu kırmızı dudakları tamamlıyordu.
Esmer teni güneşten siyah gözleri bana baktığından parlıyordu.
Şaşkınlığımı atıp kıkırdadım ve kimse olmadığını bilsem bile etrafa birkaç saniye bakıp bunu teyit ettikten sonra geri Taehyung'a dönüp kafamı eğdim. Gözlerimiz buluştuğu gibi istemsizce sırtımı hafifçe ağaçtan ayırıp üstüne eğildim, ne yapacağımı bilmez bir şekilde havada kalan ellerim hızla yanaklarına tutundu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
help for love |taekook ✔️
FanficÜniversitenin dedikodu sayfasında Kim Taehyung'un, bakışlarını üzerinden çekemediği için, Jeon Jungkook'u sevdiğine dair haberler çıkar. instagram-text