BÖLÜM 1
Daha 5 yaşındaydım. Şuanda size anlatıcağım şeyleri hayal meyal hatırlıyorum. Sarışın bir oğlan. Adı.. hım hatırladım. Harry arkadaşımdı sanırım. Dışarıda oyun oynuyorduk. Annelerimizde bahçede oturmuş bizi izliyorlardı. Oyun oynarken birden yanımıza yavru bir kedi yanaştı. Onu net bir şekilde hatırlıyorum. Gözleri denizler kadar derin bir maviydi. Tüyleri bulutlar kadar beyaz. İlk kez ozaman bir hayvanı bu kadar sevmiştim. Harryde benimle aynı tepkileri verdi. Onu aldık. Annelerimizin yanına gittik. Harry'nin annesi daha ne olduğunu bile anlayamadan kedi alıp bahçenin öbür ucuna fırlatmıştı bile. Harry ağlıyordu. Ben ise olaylar karşısında sadece dona kalmış o kadına bakıyordum. Geriye doğru bir kaç adım attım. Koşarak kedinin yanına gittim. Kafasına bir demir girmişti. Gözlerimle gördüm. Ancak hala gözümden bir damla yaş akmıyordu. Arkadamı döndüğümde annem oradaydı. Birden diz çöktü ve gözlerinden aşlar süzüldü. O anda anladım. Bu dünyada adelatin yerinin olmadığını. Annem kedi öldüğü için ağlamıyordu. Bir şey yapamadığı için ağlıyordu. İşte ilk kez bu duyguları o gün hissettim. Ne yaptım merak ediyorsanız söyliyim. 15 yaşına kadar bu üzüntü ile yaşadım. Her gün yatağıma yatmadan önce aklıma geldi. Bir şeyler yapmanın zamanı gelmiti.
Bir gece evden gizlice çıktım. Mahallemizde güvenlik kamerası yoktu bunu biliyordum. O nedenle rahat davrandım. Mutfağa inip çekmeceden et bıçağını aldım ve hızlı adımlarla onların evine gittim. Kapı kilitliydi. Girecek başka bir yer düşünürken aklıma bodrum geldi. Bodrum camından içeri girdim ve sessizce o kadının yatak odasına kadar gittim. Şimdi tek yapmam gereken şey bıçağı ona saplamaktı. Ancak bu şekilde olmaz dedim kendime acı çekmeliydi. Yanında kocası varken onu nasıl öldürebilirdimki. İşte buldum dedim kendime. Hemen ecza dolabına gittim ve oradan bir pamuğa saf alkol döktüm. Koştur koştur tekrar yatak odasına gittim. Adam yerinde yoktu. Korktum. Hemde çok korktum. Ancak bu geri adım atacağım anlamına gelmiyordu. Dolabın içine girdim ve bekledim. Adam gelip yattı. Bir kaç dakika daha bekledikten sonra sessizce adamın yanına gittim. Pamuğu burnuna tıkadım. Adam daha ses bile çıkaramadan bayılmıştı. Şimdi sıra en eğlenceli kısma gelmişti. Onu öldürmek. O gün o kediye yaptığı gibi. O gün annemi ağlattığı gibi ağlatmalıtdım onu. Kulağına hafiften fısıldadım '' ben geldim '' heh kim var orada diyerek uyandı yatağından. Bir anda bıçağı sapladım. Kafasını hedefliyordum ancak neresine geldi bilmiyordum. Geri çekildim suratını çizmiştim. Durmadım bir daha ve bir daha bıçakladım. En sonunda doğru noktayı bulmuştum. Bıçak sol gözüne saplanmıştı ve kadın da yere serilmişti. Geldiğim gibi geri döndüm. Yolda yürürken birden gözlerim karardı. Ancak sonra hemen toparladım kendimi. Gözümden bir yaş damlası düştü. Bu çok garipti. 10 yıl boyunca tek bir yaş bile akmamıştı. Suratımda şapşal bir gülümsemeyle yürümeye devam ettim. Eve girdim ve usulca yatağıma yattım. 10 yıldan beri ilk defa bu kadar rahat uyumuştum.
İşte ben bu şekilde katil oldum. Hakedenin hak ettiğini bulmadığı bu dünyada. Adeleti yerine getirmek bana kalmıştı. Belkide tanrı beni bu nedenle dünyaya göndermişti. Koruyucu bir fısıltı. Bir sessizlik bekçisi. Konuşamayana dil olmak için. Öldüreni öldürmem için.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WHİSPER
Mystery / ThrillerO bir katil. Ancak bildiğiniz katillerden değil. O sadece daha önce insan ve ya hayvan öldürmüş kişileri öldürür. Yani ondan korkmanız gerekmiyor. Tabi daha önce bir canlıya zarar vermediyseniz. :) WHİSPER