Bölüm 3 - BİR KÜÇÜK KATLİAM

69 7 2
                                    

Zaman çabuk geçiyor. İnsan daha dün çocuk iken şimdi kocaman bir kadın kadın kocaman bir adam olabiliyor. Kimisi ise yalnızca çocuk kalıyor. Kimileri var ki onlar ise asla çocuk olmuyor.

Cinayeti işleyeli aradan iki hafta geçti geçmedi. Polisler cesedi buldu. Baya büyük bir haber olmuştu. Aman neyne ne olmuş bitmişti. Kendimi eskisi kadar da kötü hissetmiyordum. Daha da güzeli. İki haftaya yakındır ki kimse öldürülmeye değecek bir şey yapmamıştı. Mankenlik ajansından onay aldım. Tek problem acı kayıpları için işlere 1 ay kadar ara vermişlerdi. Yani buda bir ay daha o şapşal ile aynı evde kalmamı gerektiriyordu. Rick ah Rick. Gerçekte benim nasıl bir insan olduğumu bilse sanırım evine yaklaştırmayı geçtim yalnızca görmekten bile korkardı.

Güneş daha yeni doğuyordu. Rick bu gün için planları olduğunu söylüyordu. Benimde özel bir planım olmadığı için bunu kabul etmiştim. O da uyurken kalktım. Üzerime bornozumu aldım ve kendime güzel bir kahve yapmak için mutfağa doğru ilerledim. Mutfak karışıktı kahveyi bulmam biraz zor oldu. Ancak sonunda bulabilmiştim. Kahvemi hazırlayıp oturma odasındaki camın önüne geçtim. Güneşin karşısında kahvemden bir yudum aldım. Arkamdan Rick gelmişti. Yavaşca bornozumun düşen omuzunu kaldırdı ve boynuma küçük bir öpücük kondurarak bana sarıldı. Açıkca söylemek gerekirse bu gerçekten romantikti. Ancak o benim sevdiğim tiplerden değildi. O biraz şey. Nasıl desem bencil bir insandı. Kendini aşırı düşünen bir insan. Zaten bende o nedenle onun yanındaydım. Ben onun maddiyatını kullanıyordum. O da benim ile dışarıda hava atıyordu. Sonuçta ikimizde mutluyduk.

Aradan bir saat geçmişti ve hazırlanıp arabaya binmiştik bile. Ben nereye gittiğimizi yada ne yapacağımı hiç sormamıştım ve o da hiç söylememişti. Yaklaşık olarak iki saat ilerledikten sonra bir orman yoluna girdik. Sanırım aklında beni ava çıkartmak gibi bir düşünce vardı. Tek problem aslında bunu düşündü için bile onu öldüreceğimi bilmiyor olmasıydı. Ama yapamazdım. Sonuçda o benim maddi yatırımımdı. Ancak tabikide avlanmasına izin verece değildim. Sesimi çıkartmadım ve iyide ilerledik. En sonunda durdu ve '' Buradan yayan devam edeceğiz'' dedi. Bagajdan birşeyler aldı ancak içlerinde silah göremiyordum. Koluna girdim ve ilerlemeye devam ettik.

Aman Tanrım bu harika bir şeydi. Beni bir gölün yanında harika bir çiftlik evine getirmişti. Bu beni gerçekten çok şaşırtmıştı. Eve iyice yanaştığımızda bir köpeğin inlemesini duydum. Bir yandan onu dinlerken bir yandanda yürümeye devam ediyordum. Sonunda çiftlik evine geldiğimizde köpek inlemesinin buradan geldiğini anlamıştım. Rick in yanağına küçük bir öpücük kondurup '' Sen malzemeleri yerleştir. Ben etrafı dolaşıcağım'' dedim. İtiraz etmedi.

Köpek hala inliyordu. Ancak artık acıdan değildir bu. Ağlıyordu. Sonunda sesin kaynağını bulduğumda kanlar içinde kalan bir köpek buldum. Hemen ardında kanlı ayak izleri vardı. Köpek neredeyse ölmek üzereydi. Ne yapacağımı şaşırdım. Onu takipmi etmeliydim. Yoksa köpeği hemen bir veterineremi yetiştirmeliydim. Bunun cevabı çokta zor olmadı. Köpeği kaptığım gibi koşmaya başladım ve bir yandanda ''Rickk !!! '' diye bağırıyordum. Rick koşarak aşağı geldi ve beni o halde görünce hemen arabanın kapılarını açtı. Son hız ile yakındaki şehir merkezine gittik. Bir veteriner bulmak için etrafda iki üç tur attıkdan sonra sonunda bir yer bulmuştuk. Araban indiğim gibi koşar adımlarla veterinerin yanına gittim. Kapıyı hiddet ile açtım. Veteriner hemen köpeği kucağımdan aldı.

Rick ve ben tekrar çiftlik evine dönmüştük. Köpek iyi bir durumda olduğuna göre şimdi sırada o şerefsiz adamı bulmak ve onu cezalandırmak vardı. Köpeği bulduğum yere doğru ilerledim. Hemen arkamda Rick vardı. Oraya baktığımda yerler temizlenmişti. Ayak izinden eser yokdu. Etrafa biraz göz attıktan sonra eski bir güvenlik kamerasının olduğunu fark ettim. Ayağa kalktım. Rick hemen yanımdaydı. Bana sarıldı ve '' Onu bulacağız. Bunu yapan kim ise cezasını çekecek rahat ol sen'' dedi. Rahatdım. Çünkü onu bulacaktım. Ancak tek umudum kameranın çalış durumda olmasıydı. Derhal çiftlik evinin içine girdim. Girdim girmesine ancak girmem ile büyük bir çığlık atmam bir oldu. Rick ardımdan kaşarak içeri geldi. Aynı tepkiyi o da verdi. Neden mi çığlık attık. Yerde bir çok insan cesedi vardı. Kan ve revan içinde. Hepsi vurulmuştu. Ama kim ve neden ? Yada nasıl ?

Tüm bu soruların cevabı bir sonraki bölümde.

Sevgi Ve Saygılarım ile,

Celal Can ALTUNTAŞ

WHİSPER

WHİSPERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin