-UZAYDA YAŞAM-

~1~

      Bilim kurguma hoşgeldiniz. Benim hep uzaya, Nasaya  karşı ilgim olmuştur, bu ilgim bana bu kitabı yazmam için gereken sebeplerden. Keşke astronot olup uzaya gitsem. Sizin gerçekleştirmek istediğiniz büyük bir hayaliniz varmı?

müziği dinlemeyi unutmayalalımm

YoRuM yApMaYı Ve VoTe AtMaYı UnUtMaYıN!!!!!!!!!!!!!!!!

(Sınır 20 oy sadece)

İYİ OKUMALAR DİLEĞİYLE

-40 gün önce-
     Kalktığımda sebepsiz yere gülümsüyordum.  Aynanın karşısına geçtiğimden kendimi yeni doğmuş bir bebeğin o saf haline bakıyor gibi hissettim. Daha fazla oyalanacak vaktim olmadığını bildiğimden hemen üzerime takım elbisemi giyip tabii bir de saatimi takıp aşağıya indim. Sofrada bildiğin her çeşit yemek vardı. Tam masaya oturuyordum ki gözüm saate takıldı hemen bir kaç tane ağzıma atıp çıktım. Karımın seslenmesiyle arkamı döndüm ve tak yüzüme evrak dosyası... Ahh diye istemsizce bağırdım. Acımamıştı aslında ama neden bağırdığımı sormayın bende bilmiyorum.

       Hemen bir taksi durdurdum ve taksiye bindim ve iş yerime doğru gitmesini istedim. Adam bana öyle bakıyordu ki sanki adresi anlamadı. Çok farklı bir yola girdi. Önümüzde belki onlarca belki de yüzlerce araba vardı. Saat tik tak diye ses çıkarıyordu. Taksiciye parayı verip indim yapacak hiçbir şeyim kalmadı yürüyerek gitmek zorunda kaldım. En  az yarım saat yürüdüğümü hatırlıyorum. Kapıya geldiğimde bir an buralara geldiğim için kendimle gurur duymaya başladım. Hızlı adımlarla kapıdan içeriye girdim. Çok anormal bir şekilde polisler ve danışman dışında kimse yoktu. Danışmanın yanına yaklaştım

-Hoşgeldiniz Bert Bey, sizi soldan 3. kapıda bekliyorlar, dedi daha ben hiçbir şey sormama rağmen

-Teşekkür ederim, diyerek odaya doğru ilerledim

      Yavaşça içeriye girdiğimde tüm yüzler bana döndü. O anın paniğiyle "Geç kaldığım için özür dilerim" dedim ilkokul çocuğu gibi. Nereye otursam diye bakayım derken zaten bir kişilik bir yer kalmıştı. Oda o kadar kalabalıktı ki bunu size şöyle anlatabilirim 'İğne atsan yere düşmez' diye atasözü anlamanıza yardımcı olmuştur.

-Yani şimdi ne yapacağız , diye bir ses geldi

- Bu çok ciddi bir iş sizde bunun farkındasınızdır bu yüzden profosyenel kişileri seçeceğiz, diye sorusunu cevapladı en üst seviyelerden biri

- Lafınızı bölüyorum ama konu neydi

-Marstan bir frekans aldık ve bu frekansın önceden gitmiş astronotlardan biri olabileceğini ve bu yüzden iki kişiyi marsa yollamayı düşünüyoruz, diye cevap verince

- Ben gidebilirim, diye atladım hiç marsa gitmemiş olmanın heyecanıyla

-Bir dakika raporlarını gözden geçireyim, diyerek okumaya başladı

     Uzun bir sessizlikten sonra konuşmaya başladı 'Bir çok eğitimi başarıyla tamamlamışsın , bununla ilgileneceğim'

- Son bir şey daha soracağım... Diğer kişiyi belirlediniz mi?

-Evet , Robert'i seçtik, hem Mars'a gitti hem de eğitimlerin hepsini en iyi dereceyle geçmiş'

     Robert'in gözünde mutluluk akacaktı sanki. Onu en son lise de herkesin karşısında övüldüğü gün böyle mutluydu.