🎵Spring Waltz-Frederic Chopin
Ekim 1997, York, Birleşik Krallık
Sevgili HelenaKüçük biricik meleğim, kim bilir bu satırları okurken aklından neler geçecek, nerelerde olacaksın . Elinde tuttuğun kağıtları okumadan önce başına neler geldi, neleri sevdin nelerden nefret ettin. Nelere ağladın, sevindin hiçbir zaman bilemeyeceğim. Ne sen beni tanıyacaksın ne de ben seni. Elbet adımı duyacaksın ama eski bir anı bile olmayacağım senin için
Küçüğüm , sen benim gibi yalnız kalmayacaksın, benim yaşadığım korkuların, ayrılıkların, kayıpların hiçbirini yaşamayacaksın. Ne de kardeşlerin gibi babasız kalıcaksın.
Orada çok mutlu bir çocuk olucaksın, büyüyüp güzeller güzeli bir kız olucaksın.
Ancak küçüğüm, bir insanı en çok annesi sevebilir. Seni en çok ben seveceğim.
İnsan yaşamının her evresinde acı çeker ve her çektiği acının en büyük olduğunu düşünür, ancak bu kocaman bir yalandır. Her zaman daha büyük acılar bulur insanı. Bugüne kadar her başıma gelen olayda olduğu gibi. Ama artık eminim, ayrı kalmaktan büyük bir hüzün olmayacak.
Burada herkes seni ne kadar çok seviyor bir bilsen. sanki herkes seni bekliyordu. Küçücüktün. Yemyeşil gözlerin minnacık ellerin vardı sanki ne dediğimizi anlamaya çalışır gibi bizi izliyordun. Bir onun bir bunun kucağında gezdin durdun, kimse seni bırakmak istemedi. Seni bırakmak istemiyorum...Şu an her şeyden çok seni büyütebilmeyi diliyorum meleğim. Ellerinden tutan, saçlarını okşayan, kalbin kırıldığında onaran ben olmak istiyorum, arkadaşlarını tanımak, seninle konuşmak, ya da sadece susup yan yana oturmak ; anne dediğin duymak istiyorum.
Anna ve George sana çok iyi bakacak, sana olan sevgilerinden bir an bile şüphe etme meleğim. biliyorum bunları öğrendikten sonra yaşayacağın boşluğun ne bende ne de bir başkasına tarifi var. Ama geçicek İnan bana alışacaksın, daha önünde çok uzun bir hayat var. Kendine bir yerde takılıp yazık etme. Aşık ol, birini seviyorsan Peşinden koş, gurur yapma, küsme boş yere kimseye, kendini hiçbir şey için zorlama, gez hem de gezebildiğin her yeri, üzül, ağla; benim için tüm duyguları ve hiçbiri için pişmanlık hissetme. Yıllar sonra geriye dönüp baktığında iç çekmek zorunda kalma...çünkü hayat sandığından daha kısa.
Baban seni seviyor, hem de aklının almayacağı kadar. Bastırdığı duygular yüzünden söküp almadığın sürece hiçbir şey hissetmediğini sanarsın onun. Ancak ben biliyorum, senin için her şeyi yapmaya hazır. Onu bağışla, beni de bağışla sana anne babalık yapamadığımız için...
Anna seni seviyor, kimseye bakarken gözlerinin o denli parladığına şahit olmadım. Sana harika bir anne olabilicek tek insan o, bunu benden iyi yapacağına eminim.
Daniel seni seviyor senin etrafında dört dönüyor adeta. Her zaman seni güldürüyor. Ne yanında ağlıyorsun ne de huysuzlanıyorsun onunla birlikte etrafa ufak kahkahalar saçıyorsun
Nathaniel seni seviyor, o kadar küçücük geliyorsun ki ona, sana dokunmaya bile korkuyor bazen. Ürkek ürkek yaklaşıyor.
Şimdi yanımda beşiğinde uyuyorsun huzurluca. Kucaklayacağım birazdan seni öpeceğim yanaklarını saçlarını minik ellerini, kokunu içime çekeceğim...tekrar ve tekrar... Ve sonra bunu tekrar yapabilmeyi dileyeceğim her zaman olduğu gibi.
Seni seviyorum Helena, hem de çok. Ve bu kadar sevdiğim birini son görüşüm olmayacağına inanıyorum. Hayal gücünün ötesinde zamanın ilerisinde Veya gerisinde bekliyor olacağım. Ölüm sadece beni senden bedenen ayıracak. Kalbinin en derinliklerinde olduğumu daima hatırla. Benim geleceğim çoktan yazıldı. Ancak seninki daha değil. Onu canlı ve iyi bir gelecek yapmak senin elinde. Ölümü düşünme, ne şimdi ne yarın. Eline verilen ipleri nasıl kullanman gerektiğini biliyorsun. Seninle gurur duyuyorum ne yaparsan yap ve ne olursan ol. Belki yazmakta en zorlandığım kelimeleri yazıyorum hayatımda. Bir veda hiç bu kadar zor olmamıştı yeryüzünde...Güzel kızım, meleğim...
Hoşçakal Helena.Seni her daim seven annen,
Emma William
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dearest Helena
Short Story"Bir iple intihar da edebilirsin, salıncak da kurabilirsin. Hayatın ipleri senin elinde."