Senin Tonun

HEEYY !! BENCE AYNI GEZEGENDE OLMAMIZ TESADÜF DEĞİL.

İlk görüşte aşka inanırmısın ? Ben inanmazdım. Hatta ben aşka bile inanmazdım. Kitaplarıma duyduğum aşk dışında aşk yoktur ki...
Eğer sizde benim gibi bir sürü kitap okuyup film izliyorsanız bilirsiniz ordaki aşkları yaşamak istemişimdir hep.
İlk çıkma teklifini çok yakışıklı bir çocuktan, başbaşayken almak, ilk öpücüğünüzün tartışma esnasında gerçekleştiğini düşünsenize... Sonra lise boyunca çıkarsınız, yıldızların altında denize sıfır bir yerde evlenme teklifi, kır düğünü, ölene kadar beraber geçecek bir hayat...
İstediğim tam da bu olduğu için hiçbir teklifi kabul etmiyordum hatta düşünmeden kestirip atıyordum.
Sadece birinde düşündüğümü hatırlıyorum o da çocukluk aşkımın eski sevgilisiydi. Onda da düşündüğüm tek şey o kadar yakışıklı bir çocuğun yüzüne nasıl "HAYIR" derim olmuştu. Siz siz olun yakışıklı erkekleri üzmeyin.
Neyse konumuzu dağıtmayalım...
Gene kendimim diye söylemiyorum ama yakışıklı erkekleri görünce ağzı bir karış açılan, her önüne geleni Brad Bitt sanan bir tipim.
Bir gün bu en yakın arkadaşım dediğim -Masal- kızla kantinden çıkmış bunun aşırı sivilceli eski sevgilisini tartışıyorduk.
Ben bizim zeytin gözlümü gördüm (gördüm demek masumca oldu gözlerimle yedim resmen). İlk bi durdum ve o an aklımdan geçen ilk şey "Kasları gerçekmi acaba ?" oldu. Evet, bir çift kahverengi göz size bakarken kimin aklına "Dokunsam kızarmı ki ?" geçmez ki ? Benim aklımdan geçiyor işte. Kopasıca kafam hep böyle şeylere çalışır zaten.
Masal: "Bana baksana sen ne var orada ? Düşeceksin embesil !"
Masal'ın cırlamasıyla kendime geldiğimde kantinin son basamağında duruyordum. Kaslı erkeğim ise bahçenin ortasındaki ağaca gayet "Gel beni ye" şeklinde yaslanmış, elleri cebinde beni süzüyordu. Masal bana bir kez daha seslenince o seksi "Çocuklarımın anası" bakışları (Bana göre öyle bakıyordu) benden Masal'a kaydı ve yüzünü buruşturup arkadaşlarıyla sohbetine döndü.
İçime dolan kelebekler ve sinirle Masal'a patladım. O da yetmedi en yakın arkadaşımla çıktığı halde bana çıkma teklifi eden bok beyinli çocuğa gittim tokadı bastım. (Bu hareket tüm okul hayatım boynca başıma kakıldı). Böylelikle Masaldan ona bağırmama rağmen 1 altın yıldız bir de bizim kantine özgün çikolatalardan kazandım.
Altın yıldızlar bizim kızların şifreli tebriğidir. Ve bu yıldızlar sayısına göre işe yarar. Örneğin 5 yıldız biriktirdiyseniz haftasonu kahve parasını siz ödemezsiniz. Daha önce bahsettimmi bilmiyorum ama okul hayatım boyunca hiç o havalı kızlardan olamadım. Gün içinde beni heyecanlandıran tek şey test kitaplarından okuma kitaplarına geçtiğim o andır. Haftasonlarım ise klasiktir. Kız arkadaşlarımla buluşur, kahve içer, sinemaya gideriz ; dönüşte ise tek başıma bir kitapçıya uğrayıp saatlerimi ve aylığımı harcayarak çıkarım. Bu yüzden altın yıldızlar benim için çok önemlidir. 10 tl kahveye vermektense kitap alırım daha iyi dimi ? Ama bu sefer altın yıldızımı Masal'a geri verip benim için bir araştırma yapmasını istedim. Keşke istemeseydim. Bir an önce unutup can sıkıcı aşksız hayatıma geri dönseydim ama iş işten geçmişti...
-------------------------
Okuma ve yorum sayılarına göre ileriki bölümlerin uzunluğu belirlenecektir.
Tekrar ilginiz için teşekkür ederiz.
Marleey_Sarfati / Koalovesyu