Angel In My World

3. Bölüm -IN A STRANGER HOUSE-

-Angel in My World-

Yazar: Lindatr2011

Çeviri: mugeceren

İki adam sahneye geldiler ve Luhan'ı uzaklaştırdılar. Kris adamların Luhan'ı sürüklemesini izledi.

"Etkinliğimiz burada sona eriyor." dedi Bay Kim. "Teklifte bulunanlar lütfen ayrılmayın,diğerleri gidebilirler."

Teklifte bulunanlar hariç herkes salonu terketmişti. Bir çift teklifçi kendi koleksiyonları için oradaydı. Kris Luhan'ı almak için Bay Kim'i bekliyordu .

"Git ve arabamı hazırla." Kris Tao'ya emretti.

"Tamam efendim." Tao eğildi ve salonu terketti. Bay Kim mutlulukla Kris'e doğru yürüyordu.

"Merhaba ben Bay Kim." Mutlulukla elini ona uzatırken söyledi.

Kris sert bir şekilde ona bakarak elini görmezden geldi. "O nerede?" dedi.

Bay Kim gülümsedi ve ellerini çıtırdattı, aynı adam Luhan'ı Kris'e getirmişti. Luhan Kris'in önünde zayıf adımlarını atıyordu. Kris ceketini Luhan'ın çevresine sardı. Sonra o Bay Kim'in önünde durdu ve çek defretini çıkararak para miktarını yazdı.

"Al." Kris Bay Kim'e çeki verdi. "Onun bütün borçları ödendi. Ve ona bu şekilde uyuşturucu vermenize gerek yoktu."

Bay Kim şokla Kris'e baktı. "Borcu olduğunu nereden bildiniz?" diye sordu.

Kris onu görmezden geldi ve Luhan'ın yürümesine yardım etti ama Luhan ayakta durmak için çok güçsüzdü. Kris onu gelin tarzında kucağına aldı.

"Bu şekilde muamele görüyor ve nasıl onun borcu olmadığına inanmamı bekliyorsun?"  Kris kollarındaki Luhan ile uzaklaşmadan soğukça söyledi.

Luhan  bilinçsizce göğsünde yatarken Kris,büyük salondan çıkarak  Tao'nun arabayla onları beklediği yere gitti. Tao Kris'in kollarındaki genç çocukla beraber yürüdüğünü gördü, hızlıca arabanın kapısını açtı.. Kris nazikçe Luhan'ı yolcu koltuğuna oturttu ve kapıyı kapatmadan emniyet kemerini taktı.

"Cidden onu aldın." Tao hala şoktayken söyledi.

"Bunu zaten gördün ve ben onu arabaya kadar taşıdım. Ne bekliyordun?" Kris umursamazsa söyledi.

"200 milyon dolar bir şaka değil."

"Artık çok geç. Para gitti. Onu kaybettiğim için pişman değilim." Kris sürücü koltuğuna otururken söyledi.

"Neden?" Tao merakla sordu.

"Ne, neden?"

"Neden o?"

Kris uzağa baktı, beyninde mantıklı bir açıklama aradı ama bulamadı. Direksiyon başına geçti ve spor arabasını sürdü. Lüks villasındaki garaja arabasını park etti, diğer tarafa geçerek Luhan'ı yeniden kucağına aldı. Kris villaya girdi ve ayakkabılarını çıkardı ve yatak odasına gidip Luhan'ı nazikçe yatağa bıraktı.

"Hmmmm." Luhan uykusunda mırıldandı. "Jebal...." Krisin gömleğini tuttu.

Onun kelimeleri Luhan'a bakarken Kris'in kalbini zayıflattı ve yumuşakça onun yüzüne dokundu. Kris banyoya gitti ve küveti sabunlu sıcak suyla doldurdu. Odaya geri döndüğünde Luhan'ı kolları arasına aldı ve banyoya doğru yürüdü. Kris kucağındaki bilinçsiz Luhan ile beraber tuvalet setinin üzerine oturdu. Luhan'un büyük gömleğinin düğmelerini açmaya başladı. Düğmeler açıldıkça kalbinin hızlandığını hissetti.

Luhan aniden gözlerini açmadan onun ellerini itti.

"Yapma..." Luhan titreyerek mırıldandı. "Yapma.."

"Endişelenme. Canını acıtmayacağım. " Kris Luhan'a bakarken yumuşakça söyledi.

Luhan bilinçsizce onun kucağında yatarken yavaşça tutuşunu kaybetti. Kris onu soymaya devam ediyordu, onun büyük gömleğini ve iç çamaşırını çıkardı. Önündeki muhteşem küçük vücuda bakarken kalp atışının daha önce hiç bu kadar hızlanmadığını hissetmişti. Kollarında yumuşak beyaz bir ten, Kris nazikçe onu küvete soktu,kafasının altına bir havlu koyarak küvetin başına yasladı. Kris küvetin yanında durarak Luhan'ın narin yüzüne baktı, sol elini yüzüne dokundurmak için hareket ettirdi. Sonra eline bir sünger geçirerek yavaşça Luhan'ı yıkamaya başladı, Luhan'ın boynundan ovalamaya başladı ve çıplak vücudu boyunca devam etti. Alt bölgelere geldiğinde eli Luhan'un üyesine değmeden hemen önce durdu. Elini o bölgeden uzaklaştırdı ve başka bir tarafa bakarak derin nefesler aldı.

"NE sikim yapıyorum burada?" Kris fısıldadı.

Kris küvetin yanında oturmaya devam ederken hareketi hakkında düşünüyordu. Bir saat kadar sonra odasına pijama bulmak için gitti. Sonra banyoya geri döndü ve Luhan'ı giydirmeden önce bir havluyla nazikçe kuruladı. Onu yatak odasına geri taşıdı ve yatağa yatırdı,üzerine yorgan örttü. Bir dakika boyunca yatağın kenarında oturarak Luhan'a baktı. Elini yavaşça Luhan'ın yanağında gezdirdi. Kris yatak odasını terk etti ve salona gitti.

~~~~~~~~~~

Sonraki gün Kris uyandı ve Luhan'ı kontrol etmeye gitti. Luhan hala onun yatağında uyuyordu. Kris onun yanına gitti ve önünde diz çöktü, Luhan'a yakından bakıyordu. Luhan uyanmadan önce üzerini değiştirmeye gitti. Kris Luhan hala uyurken işe gitti.

İşte, Kris ofisine yürürürken Tao ona doğru koşuyordu.

"Yah! Kris." Tao ona bağırdı.

Kris durdu ve dönerek Tao'ya baktı.

"Çocuk nasıl?" diye sordu Tao.

"Hala uyuyor."

"Onunla ne yapacaksın? O çalışabilir mi?

"Onu çalıştırmayacağım." dedi Kris. "O sadece benim evimde kalıp, evimi temizleyebilir."

"Bir hizmetçi gibi." dedi Tao.

Kris başını salladı.

"Bir hizmetçi için 200 milyon dolar." Tao meraklıca söyledi.

"Ona ödeme yapmayacağım, sadece market alışverişleri için para vereceğim."

"Wow." Tao şaşkınca söyledi.

Kris içini çekti ve elindeki dosyayı onun kafasına vurdu.

"Owww." Tao başını ovalarken inledi.

"Sen ve senin aklın.." dedi Kris.

"Ne diyorsun?" dedi tao aptalca.

Kris onu görmezden geldi ve yürümeye devam etti.

İşten sonra hızlıca eve gitti. Odasına çıktı ve hala orada olan Luhan'ı gördü, gerçekten oradaydı ve hala onun yatağında uyuyordu. Kris odayı terketti ve Luhan ve kendisine yiyecek birşeyler yapmaya gitti.

Odada,  uyuşturucu ilaçlar sonunda Luhan'ın bedenini terketmişti ve o nihayet uyanmıştı. Yavaşça ve zayıfça olduğu yere oturarak lüks odanın içine bakındı. Sonra, olan herşeyi ve onu alan adamın yüzünü hatırladı. Yataktan dışarı çıktı, duvarlara tutunara yürümeye çalıştı. Yavaşça odadan çıktı ve yürümeye devam ederken mutfakta başkasıyla konuşan Kris'in sesini duydu. Luhan açık olan mutfağa gitti ve Kris'in telefonu kapattığını gördü.

"Kris sandalyesinden onu gördü, "Uyanmışsın." dedi.

"Mianhe.... Ne kadar uzun süredir uyuduğumu bilmiyorum." Luhan titrek sesiyle söyledi. "Neredeyim?" diye sordu.

"Benim evimdesin." diye yanıtladı Kris.