Sevgili okurlarım evet beklemiyor olabilirsiniz ama bu kitabımın da sonuna geldim. İlk başta kısa olacağını söylemiştim. Gerçekten uzatmak istedim çok gereksiz geldi bana uzatmak. Pek güzel fikirler de bulamadım açıkçası. Önceki kitabımı olduğu gibi bu kitabımdı da sıkmadan ve saçmalamadan bitirmek istedi. Sadece dört gün olmuş başlayalı slsksk. Lütfen bitirme kararımı anlayışla karşılayın. Hem bu sefer mutlu son yaptım. Başka bir kurgu yazarsam orda görüşmek üzere. Muhakkak haber vereceğim size. Hepinizi çok seviyorum. Buralardayım eğer bir şey sorarsanız ya da konuşmak isterseniz çekinmeden yazabilirsiniz. Okuyan oy veren yorum yapan herkese çook çok teşekkür ederim. ❤️
"Peter"
Derek yerde yatan Peter'ın yanına gitti. Peter yavaşça ayağa kalktı. Derek etrafına baktı. Anlaşılan avcılardan kurtulmuşlardı.
"Tilki kız nerede"
Peter başını yere eğdi. Derek'in üzüntüsünü hissetmemesi için dua ediyordu.
"Gitti"
Dedi ve kızın gittiği yöne doğru baktı. Ormana doğru giderken konuştu.
"Hadi gidelim"
Peter tabii ki kızın geri gelmesini istiyordu. Ona fazlasıyla alışmıştı. Ve ona karşı dike getiremediği şeyler hissediyordu.
"Burda olduğunu nasıl anladın?"
Peter omuz silkti.
"Son bir saattir nedense nasıl desem"
Derek Peter'ın lafını tamamladı.
"Zekisin. Etrafı gözlemledikçe yeni bilgiler ediniyorsun"
Peter kaşlarını çatarak ona döndü. Şaşırmıştı. Hem de çok.
"Nasıl biliyorsun?"
"O sana taşı vermiş. Scott seni öptüğünü ve senin 'bu da ne?' dediğini Deaton'a anlatmış"
Peter bi yandan hayal kırıklığına uğramıştı. Çünkü onun onu sevdiği için öptüğünü düşünmüştü. Ama bir yandan da sevinmişti. Çünkü taşı ona verdiğine göre ona güveniyordu.
Tabii o zaman kurt olduğunu bilmiyordu. Eğer şimdi olsa taşı ona verir miydi diye düşündü? Ama artık kendisine güvendiğini düşünmüyordu.
"Gitti dedin"
Peter kafasını salladı.
"Kurt olduğumu öğrendi. Sonra gitti"
"Üzülmüş gibisin"
Peter duygularını saklamayacaktı.
"Evet üzüldüm"
Derek böyle bir şey beklemiyordu. Şok içinde Peter'a döndü ama Peter yürümeye devam etti.
***
(1 hafta sonra)
Kapı çalınca Peter ayağa kalktı. Derek kapıya bakmaya zahmet edememişti. Her kim geldiyse kokusunu alamıyordu ve bu da onu endişelendiriyordu haliyle. Düşman olabilirdi ne de olsa.
Kapı durmadan ısrarcı bir şekilde çalınca Peter daha hızlı yürüdü. Kapıyı açınca onu gördü. Fısıldadı.
"Portakal"
Peter sarılmak istiyordu ama kız selam vermek için önünde eğildi. Değişmişti. Geleneksel kıyafetler gitmişti. Kimono gibi. Saçı özenle toplanmıştı. Hafif bir makyajı vardı. Ama karakter olarak da değişmişti. İlk baştaki gibi nazikti.
"Merhaba Peter"
Peter kapıyı sonuna kadar açtı ve kenara çekildi. Kızı içeri davet etti.
"İçeri gel"
Kız nazik bir şekilde Peter'ın teklifini reddetmişti.
"Sohbete gelmedim"
Kız biraz duraksadı. Yutkunup cümlesine devam etti.
"Veda etmeye geldim"
Peter kaşlarını çatıp sordu.
"Ne?"
"Tilki kadınların olduğu nir klana rastladım. Ve aana düzgün bir şekilde veda etmem gerektiğini düşündüm"
Evet kız bir haftadır yoktu ama bu şekilde giderse üzülürdü. Zaten bir haftadır gelmesini büyük bir umutla bekliyordu. Şimdi dönmüştü ama sonsuza kadar veda etmek için.
Kız Peter'ın önünde kibarca eğildi. Peter ise hala olanları idrak etmeye çalışıyordu.
"Yaptıkların için teşekkür ederim. Taşımı teşekkürüm kabul et"
Kız doğruldu. Arkasını dönüp giderken Peter bağırdı.
"Gitme"
Kız durdu ama arkasını dönmedi. Bir şeyler daha duymak istiyordu. Bir yandan da kulaklarını tıkayıp hiçbir şey duymamak istiyordu. Çünkü biliyordu ki Peter'ın ağızından çıkan küçük bir sözle bile burada kalabilirdi. Ama mantığı gitmesini söylüyordu kalbinin aksine. Ve o mantığıyla haraket etmek istiyordu.
Peter hızla kızın yanına geldi.
"Özür dilerim. Sana söylemeliydim"
Kız Peter'a gülümsedi. Bir hafta sonra ilk kez gülümsemişti ona. Gülümsemesini özlediğini fark etti Peter.
"Unuttum bile"
"O zaman niye gidiyorsun"
Kız derin bir nefes aldı.
"Çünkü gitmek zorundayım"
Peter hüzünle gülümseyip başını sağa sola salladı.
"Hayır değilsin"
Kız kafasını iki yana salladı. Gözleri dolmuştu.
"Elveda Peter"
Arkasını döndü. Ama Peter onu kolundan tuttu ve kendine doğru çekti. Ona sarıldı. Zorla başını göğüsüne yasladı. Kız ilk başta Peter'ın kollarından kurtulmak istedi ama sonra karşı çıkmayı bıraktı. O da Peter'a sarıldı. Peter nazikçe kızın saçını okşuyordu. O zaman uzun süredir ihtiyacı olan şeyin bu olduğunu anladı. Kız Peter'ın kulağına fısıldadı.
"Gitmek istemiyorum"
Peter güldü. Kız Peter'ın güldüğünü anlamıştı. O da güldü. Doğru kararı verdiği hissetti. Peter kızın yüzünü elleriyle kavrayıp kendine bakmasını sağladı. Kız ile uzun süre bakıştı. Sonra Peter kızı kendine çekti. Kız ilk başta olayın şokuyla karşılık vermedi. Peter da kızın onu sevmediğini düşündü haliyle. Peter geri çekildi.
"Ben"
Peter lafını tamamlayamadı. Bu sefer kız Peter'ı kendine doğru çekti. Peter gülümsemişti. Bunun olduğuna inanmıyordu.
Derek de onları pencereden görmüştü. Peter'ın birini böyle sevebileceği bin yıl düşünse aklına gelmezdi. Ama bu Derek'i de mutlu etmişti ister istemez. Çünkü Eğer Peter birini seviyorsa bu kişi onun için doğru kişidir diye düşünüyordu.
Sizi seviyorum 💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Teen Wolf • Peter Hale
FanfictionEfsaneye göre, kurtulması için birinin resimdeki tilkiye dokuz tane kuyruk çizmesi gerekir. İnsan formunu alabilmesi için 100 insanın kalbini yemesi gerekir. İnanılmaz güzeldir ve bir resme hapsedilmiştir. Başlangıç:12 Nisan 2021 Bitiş: 16 Nisan 2021