Lycoris | Changlix

0.2

Belki yüzlerce kişinin hayatını sonlandırmıştır Dedektif Seo Changbin. Çok kişiyi bıçak altına alıp inceleme yapmıştır Otopsi Doktoru Lee Minho. Eminim ki defalarca yüzündeki kanları silerken yüzünü buruşturup iğrenmiştir Dedektif Han Jisung.  Ve diğer dedektif arkadaşalrı gibi Hyunjin'in ülkenin yarısını yaptıklarına pişman ettiğini tahmin etmek ise hiç zor değil.

Ülkenin en başarılı dedektifi Seo Changbin ve zekinin üstü diyebileceğimiz yardımcısı Han Jisung bir cinayetin daha katilini bulmak için olay yerine gelmişlerdi. 

Kurbanın 'ölüm' kokusu uzaktan bile duyuluyordu. Jisung burnunu kırıştırarak cebindeki maskesini çıkardı ve taktı. Changbin göz ucuyla arkadaşına baktıktan sonra yürümeye devam etti. ''Bu çiçek kokulu maskelerin leş kokusunu bastırıyor mu?'' 

''Belki... Aslında hayır, ama birebirden iyidir?'' Dedi Jisung cinayetin işlendiği eve yürümeye devam ederken. ''Hıhım.'' diye mırıldanarak yanıtladı Changbin onu. Bu daha çok abartılı bir onaylama şekliydi. 

''Ne kadar zaman geçerse geçsin ceset görmekten her zaman iğreneceğim.'' diye söylendi Jisung.  "Dava sonuçlanana kadar cesetin fotoğraflarına bakıp ufak bir ipucu bulmaya çalışan birinin bunu demesi?" dedi Changbin net sesiyle ve anında cevap geldi Jisung'tan. ''Delilik diyelim?'' ''Ben de öyle düşünüyordum.''

Çevredeki meraklı insanların arasından sıyrılıp polis memurunun kaldırdığı bariyerden hafif eğilerek geçtiler. "Jisung sen ihbar eden ev arkadaşı ile konuş ben içeriye girip bakacağım." 
Jisung kafasını salladıktan sonra Changbin'in yanından ayrıldı.

Changbin ise doğrudan eve girdi.Uzaktan bile duyulan leş kokusu daha da ağırlaşınca Changbin kaşlarını kaldırarak Jisung'un maskesine ihtiyaç duyduğunu fark etti. 'Kaç gündür kanlar içinde yatıyordu acaba?' diye düşünürken yanına gelen diğer polis düşüncelerinden ayırdı.

Polis başı ile selam verdikten sonra hemen konuşmaya başladı. "Kim Se-ra, 24 yaşında, üniversite öğrencisi, birkaç defa nezarethaneye düşmüş." Changbin yerdeki bakışlarını memura çevirdi. "Neden?" "Geçimini sağlamak için hayat kadınlığı yaptığı mekân basılmış."

"Yazık." Changbin ilk başta üzülmüştü işin iç yüzünü bilmeden herkese üzülürdü zaten. "Ev arkadaşı ailesini ziyarete şehir dışına gitmiş. 1 haftadır yokmuş. Geldiğinde ise arkadaşını kanlar içinde bulmuş." "Kaç gündür bu halde, anlayabildiniz mi?'' Memur kafasını salladıktan sonra konuştu. "En az 3 gün dediler ama otopsi sonucunda daha iyi anlaşılır. Karnının ,özellikle rahminin olduğu yerden 5 kere bıçaklanmış. Sağ işaret parmağı ise kesilmiş." "Nasıl kesilmiş?"

"Dedektif bunu söylemek komik gelecek belki ama... Gayet düzgün kesilmişti. " Changbin gözlerini kısarak konuştu. ''Ne anlatıyorsun sen?'' Polis memuru nefes aldıktan sonra devam etti. ''Yani...Bir doktorun elinden çıkmış gibi kusursuzdu.'' 

Changbin kafasını salladıktan sonra kabanının iç cebinden çıkardığı küçük defterine hızlıca not alıp polise tekrar döndü.  "Parmağı niye kesersin be? Almış mı parmağı ne yapmış, bulundu mu?" Dedi hiçbir şey anlamadığını belli eden yüz ifadesiyle. "Hayır evin içinde yok. Ekipler çevreye bakıyorlar." 

Tekrar kafasını salladı ve yerde yatan kurbana bakmayı yineledi. Bu seferde kolundaki saçma bir simgeye takıldı Changbin. "Kadının kolundaki şey nedir?." Polis memuru kurbanın koluna baktıktan sonra Changbin'e döndü. "Çiçek desenine benziyor, ipucu olduğunu düşünüyoruz.Ve araştırıyoruz.''

"Tamamdır teşekkür ederim." Eline eldiven giyerken polis memurunun yanından ayrıldı. Gerçekten çok kötü kokuyordu. Yerde yatan bedene yaklaşıp kesik eline baktı. Gerçekten kusursuz kesilmişti. Sonra cesedin kolundaki desene baktı ,kanla bu kadar güzel resim çizilir miydi? Daha önemli soru neden çizilirdi? Katil ipucu mu veriyordu? Changbin düşüncelerle boğuşurken arkasında duyduğu  Jisung'un sesi ile düşüncelerinden ayrıldı.