Uzun zaman olmuştu onu görmeyeli. Yine insanın içini delip geçen masmavi gözleriyle Piper' a bakıyordu.Piper onun bu bakışını tanıyordu:
"Yardım et!" diyordu bu gözler...Çatkapı gidi salona .Hemen ardından da kapıyı kapattı ve tamamen kilitledi.Piper hala gözlerine inanamıyordu.Sonra aniden damarlarında bir öfke patlaması hisseti . Ne zannediyordu kendini?Onca yıl sonra evine çatkapı girip kapıyı ardından kilitlemişti.Tam ona öfkeyle bağırıp dışarı atacakken Jack yere yığıldı.Piper da salak gibi yanına gitti.Onu görünce nedense her şeyi birden unuttu.Eee tabi kan görünce fenalaştığını da...Yanına eğildi ve eğilmekle kalmayıp Jack'in yanına yığıldı.Tek hatırladığı -hayal meyal- Peter'ın ona doğru koşup aynı zamanda da küfürler savurmasıydı.
Piper hastanenin loş ışıklarının altında her zaman midesini bulandıran iğrenç hastane kokusu eşliğinde açtı gözlerini .Normalde hastaneye gidince onu ilgilendiren tek önemli şey sigortasıydı ama bu iğrenç ortamda onu "daha kötüsü olamazdı"'dan çok çok daha kötü olan bir şey bekliyordu:Jack.
Şimdi ise ne yapacağını bilmiyordu ki bu pek de yadırganacak bir şey değildi.Tüm iradesini zorlayarak yan yatakta mışıl mışıl uyuyan eski sevgilisine baktı ,yakışıklılığından hiçbir şey kaybetmemişti.Açıkçası tuvaleti de gelmişti .Kendini zorlayarak yataktan kalktı ve kapıya yöneldi. Tam çıkacakken kulağına boğuk bir ses geldi.Bu Jack'ti.Ama nedense konuşamıyordu. Sadece kulağa inleme gibi gelen tuhaf bir ses çıkarıyordu.Belli ki acı çekiyordu .Yanına oturdu.Gözleri ,söyleyemediği her şeyi açıklıyordu.Yine de kendinde bir şeyler söyleme zorunluluğunu hissetti.Yatağın yanına usulca oturarak masmavi gözlerini uzun uzun seyretti.Hayır,söyleyemezdi.Ona ne kadar kızdığını ya da onu ne kadar özlediğini ya da diğer şeyleri.Bunları ona söyleyemezdi.Nedenini bilemiyordu.Ama hayır.Bu defa olmayacaktı.Bu defa korkaklık yapmayacaktı.Tüm cesaretini toplamış, konuşmasına başlayacakken Jack olduğu yerden doğrulmaya çalıştı.Piper da ona yardım etti.Sesi tıpkı metallerin birbirine sürüldüğünde çıkan iğrenç sese benziyordu.Evet Piper bir doktor değildi belki ama gırtlağının ağır bir hasar aldığını söyleyebilirdi.Zorla da olsa ağzından bir şeyler çıktı.Tam olarak ne dediğini anlamıyordu.Sadece; kan,silah,kaçın, ölmek,bilet,İngiltere gibi. Şeyleri anladı-gerçi bunların ne anlama geldiğini çözemedi .Sonunda Jack düzgün bir cümle kurmayı başardı."94.Cadde Em Teyze'nin yeri."Piper yine anlayamamıştı .Sonra odaya tuhaf görünümlü bir adam girdi ve ondan çıkmasını istedi.Piper diretince adam belindeki silaha davrandı ve Piper'ın tam anlının ortasına dayadı.Dışarıdan birkaç adam daha geldi.Ama bu kez başı dertte olan Jack'ti.Yatağının başına dikildiler ve serumuna tuhaf bir sıvı karıştırdılar.Piper'ın da ağzını bantlayıp onu odanın balkonunun tellerine bağladılar.Fakat telllerin dışa bakan kısmına.Piper manzaranın harika olduğunu düşündü.Eğer düşecek olursa-ki bu olası bir ihtimaldi-en azından lüks arabaların üstüne düşerek ölecekti.Ama şu an sorun Jack'ti.Son hatırladığı bağrışmalar ve silah sesleriydi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECE
Teen FictionDuydu..Belki de duyduğunu sandı ama, ortam o kadar sessizdi ki..Ortamın sessizliği sayesinde kalp atışlarını duydu.Deli gibi atıyordu. Sonra yere oturdu.Zemin soğuktu.Koca odada tek başına kaldığını her hatırladığında içi daha da ürperiyordu.Bu...bu...