Sabahın ilk ışıklarıyla gözlerimi açtım.Tüm gece uyuyamamış olanları nasıl anlatacağımı düşünmüştüm.Gerçekten nasıl anlatacaktım? Anlattıktan sonra Ceren benim yanımda duracak mıydı? Bunları düşünmeyi bırakıp kalktım.Elimi yüzümü yıkayıp aşağı indim.Kimse uyanmamıştı.Bahçeye çıkıp çimlere oturdum.Mesaj sesiyle telefonuma baktım.Mesajda sadece bir adres ve saat yazılıydı.Gidip gitmemek konusunda kararsızdım ama bu bilinmeyenin kim olduğunu öğrenmem için bir fırsat olabilirdi.Saate baktığımda derse az bir vakit kaldığını görüp içeri geçtim.Didem uyanmış kahvaltıyı hazırlamıştı yanına gittim.
Baran:oo Didem hanım siz bu saatte uyanırmıydınız
Didem:arada uyanıyorumda sen ne demeye çalışıyorsun
Baran:sakin ol bir şey demeye çalışmıyorum
Didem:iyi tamam Cellat uyandı sen git Cereni uyandırda kahvaltımızı yapıp derse gidelim
Cevap vermeyip Ceren'in odasına gittim.Kapıyı çaldığımda ses gelmedi hala uyuduğunu anlayıp odaya girdim.
Baran:Ceren uyan artık
Ceren:ne oldu
Baran:sabah oldu daha ne olsun
Ceren:off Baran git başımdan
Baran:Ceren kalk derse geç kalıcaz
Ceren:tamam ya kalktım
Cerenle beraber aşağı indik.Cellatta gelmişti kahvaltımızı yapıp evden çıktık.Bu tatil 1 aylık bir tatildi her sene yaptıkları gibi yeni döneme alıştırmak için yaptıkları bir etkinlik.Ve bu tatil bitmeden Didemi kendime biraz daha yaklaştırmalıydım.eve döner dönmez Didemede gerçekleri anlatmayı planlıyordum ama ondan önce yakın durmalıydım.
DİDEM
Ders alanına geldik çok geçmeden öğretmende geldi.Bugün dörderli gruplara ayrılıp ormana gidicekmişiz.Ama gruptaki kimse birbirini tanımayacakmış.Hocayı bir şekilde en azından iki kişinin birbirini tanıması için ikna ettik.Benim olduğum grupta;Baran,Adem diye bi çocuk ve Buse adında çok tatlı bir kız vardı.Cellatların gruba baktığımda Ceren,Cellat,Kürşat ve Mehmeti gördüm.yanlarına gidip Cellatı çağırdım.
Cellat:noldu Didem
Didem:bunlar niye bu grupta
Cellat:hocayı ikna etmişler bende bilmiyorum
Cellat bunu söyleyip Ceren'in yanına geri döndü.Umarım kavga çıkmazdı.Şuan aklımdaki tek soru Kürşatın burda ne işi olduğuydu.Bildiğim kadarıyla ailesi tarafından yurtdışına gönderilmişti.Hocanın konuşmasıyla düşüncelerimden sıyrılıp grubumun yanına döndüm.
......
Hocanın uzun ve sıkıcı konuşmasından sonra ormana gelmiş ve dolaşmaya başlamıştık.ne aradığımıza dair hiçbir fikrim yoktu.
......
Uzun bir günün ardından eve gelebilmiştik.hemen odama çıktım.çok yorulmuştum bu yüzden duş alıp pijamamı giydim yatağıma uzandım.Uyuyacağım sırada dışardan bağırış sesleri duydum.merak edip bahçeye indiğimde Kürşatla Cellat kavga ediyorlardı.Ceren ise onları ayırmaya çalışıyordu.Hemen yanlarına gittim.Kavga büyümeden Kürşatın gitmesini sağladık.
Ceren:Deniz iyi misin
Deniz:iyiyim merak etme
Cerenin Deniz demesiyle bir an şok yaşasamda kendimi toparladım.Deniz'e bunun hesabını sormayı aklıma not edip ona baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Külden Aşka
Jugendliteratursevdiği bir insandan nasıl nefret edebilir ki insan? Bu kadar severken aynı zamanda nefret etmek çok garipti. Saklanılan sır çok ağırdı.genç kız ne kadar severse sevsin vazgeçmek zorundaydı.Aynı şey genç adam içinde geçerliydi. En...