Sabahın ilk ışıklarıyla gözlerimi açtım.Aşağı inip bahçeye çıktım.Etrafa bakındım ama bizi izleyen kimse yoktu.içeri girecekken birinin adımı seslendiğini duydum.Baktığımda Bunun Ceren olduğunu gördüm.Sabahın bu saatinde nereden geliyordu acaba?Daha fazla sorgulayamadan Ceren bana sarıldı.Ne olmuştu şimdi birdenbire.Cemreyi görmüş ve Cemre ona bir şey söylemiş olabilirmiydi.
Didem:Ceren iyi misin
Ceren:iyiyim sadece içimden sana sarılmak geldi
Didem:içinden bana sarılmak geldi
Ceren:evet olamaz mı
Didem:olur neyse hadi gel de kahvaltı hazırlayalım
Ceren'in bu söylediğine inanmamıştım.Neler döndüğünü öğrenecektim.Ama bundan kimsenin haberi olmayacaktı.Kahvaltıyı hazırladıktan sonra Cellat'ı uyandırmak için yukarı çıktım.odasına girdiğimde uyanmış olduğunu görüp yanına gittim.
Didem:Cellat sen ne zaman uyandın
cellat:hiç uyumadım ki
Didem:aa neden uyumadın
Cellat:Cemreyi düşündüm burda ne işi var neden tekrar karşıma çıktı anlamaya çalışıyorum
Didem:bilmiyorum Cellat ama sen düşünme bunları eninde sonunda ortaya çıkar niye geldiği
Cellat:neyse sen niye gelmiştin
Didem:seni uyandırmaya geldim Kahvaltı hazır gel hadi
Cellat:tamam geliyorum
odadan çıkıp aşağı indim.Baran uyanmıştı.Cellatta gelince kahvaltı yaptık.Masayı topladıktan sonra Cellatı yanıma çağırdım onunla konuşmam gerekiyordu.
Cellat:beni neden çağırdın Didem
Didem:Cellat seninle konuşmam gereken bir konu var
Cellat:nedir bu benimle konuşman gereken konu
Didem:sabah ben uyandım bahçeye çıkıp biri bizi izliyormu diye baktım.izleyen birini göremeyince içeri geçicektim ki Ceren bana seslenip yanıma geldi ve bana sarıldı.
Cellat:bunu mu söyleyecektin Didem
Didem:evet bunu söyleyecektim
Cellat:ee ne var bunda kız gelmiş sana sarılmış işte bazı şeyleri çok büyütüyorsun
Bunu söyleyip içeri geçti.benim lafım daha bitmemişti oysaki.içeriye geçtiğimde ne Cellatı ne de Cereni göremedim.
Baran:ne o küçük fare kuzenini mi arıyorsun
Didem:evet onu arıyorumda sanane bundan ayrıca küçük fare deme bana
Baran:kuzeninle Ceren dolaşmaya çıktılar küçük fare
Didem:bana küçük fare deme lakap takılmasından nefret ederim ben
Baran:iyi sen nefret ediyorsan demeye devam ederim bende
Baran
Nedensiz bir şekilde Didemi sinir etmek hoşuma gidiyordu.yanından ayrılıp bahçeye çıktım.Arkamdan geldiğine adım kadar emindim.bana seslenmesiyle ona döndüm.
Didem:sen uyuz musun ya bana lakap falan takma istemiyorum
Baran:senin isteyip istememen umrumda değil ben sana küçük fare demek istiyorum ve dicem
Hiçbir şey söylemeden yanımdan uzaklaşıp içeri girdi.Onu kendime yaklaştırayım derken ben ona bağlanıyordum.Bu olmamalıydı.Ben sadece kendimi onlara yaklaştırıp koruyacak sonrada gerçekleri anlatıp gidecektim.Zaten ben gerçekleri anlattıktan sonra kendileri kovardı beni.Bian önce gerçekleri söylemeliydim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Külden Aşka
Novela Juvenilsevdiği bir insandan nasıl nefret edebilir ki insan? Bu kadar severken aynı zamanda nefret etmek çok garipti. Saklanılan sır çok ağırdı.genç kız ne kadar severse sevsin vazgeçmek zorundaydı.Aynı şey genç adam içinde geçerliydi. En...