Sonunda öğretmen yanında müdür ve müdür yardımcılarıyla sınıfa geldi . Çok heyecanlanmıştım . Okulun ilk günü ile ilgili bir şeyler söylediler ve gittiler.
Öğretmen ile tanıştık herkes ismini söyledi . Sıra bana geldiğinde heyecendan dalıp gitmiştim . Arkamda oturan Beste beni dürttü de öyle kendime geldim . Daha okulun ilk gününden tam rezil olmasamda yine kötü hissediyordum. Hele ki Selim ' in karşısında...
Bu arada beni benden alan çocuğun adı Selim . Öğretmene derken duydum . Ne kadar da güzel İsmi var. Burslu değilmiş. Ama tikilere de benzemiyor. Bu çocuk bir istisna sanırım .
Öğretmenle konuşurken konuşurken hop zil çaldı . Herkes dışarı oraya buraya dağıldı . Sınıfta , ben , Ada , Beste ve Selim vardık. Kalbim yerinden çıkacaktı . Çünkü Selim bize doğru bakmıştı . Vay be aşk böyle bir şeymiş galiba...
Beste ve Ada kantine inmek istediler ama ben istemedim . Onlar kantine indiler. İşte şimdi heyecen daha da doruğa çıktı . İnanamıyorum şimdi sınıfta sadece ben ve Selim vardık . İçimden yanına gidip tanışmak geliyordu ama bir yanım da " sen salaksın mısın kızım ilk gün tanıdığın ve aşık olduğunu kişiye ilk günden açılmak mı? " delirmiş olmalıyım .
Ama kalbime yenik düşerek yanına gittim ve ,
- Merhaba
Hiç bir tepki vermedi.
- Ben Gökçe. Huyu ordamısın . Dedim.
Yüzüme aval aval bakarak ,
- Ne oldu ne istiyorsun şımarıklarla işim olmaz bunu şimdiden söyleyeyim.
Konuşmam biraz şımarıkça olduğu için beni şımarık biri sandı herhalde diye kendimi avutmaya çalışıyordum. O sırada Ada ve Beste geldiler sınıfa ve ,
- Ayyy kantin kantin değil ne pahalı be ,bu bizim gibi burslulara biraz fazla kaçar. Dedi ve " Biraz mı ne birazı çok çok pahalı " diye ekledi.Ben,
- Ne sandınız kızım burası bizim devlet okullarına benzemez .
Selim anlamıştı benim şımarık tikilerden olmadığımı . Ama yinede çaktırmıyordu hep soğuk davranıyordu . Aslında bu sene ilk senem daha önce hiç kimseyle sevgili olmadım. Ama bu senem benim için gerçekten çok önemli. Kendimi derslerime sıkı sıkıya vermem lazım. Tabi ben aşık leylayken bu biraz zor ama neyse .
İkinci derse girmiştik . Öğretmen elinde bir kaç kağıtla sınıfa girdi. Bize,
- Evet arkadaşlar bu elimde gördüğünüz kağıtlar kulüp kağıtları . Her kulübe ikişer kişi gidicek şekilde kulüp seçimi yapacaksınız .
Çocukluğumdan beri oyunculuğa merak salmışımdır ve tabi müzikli oyunculuk yani hem şarkıcı hem de oyuncu olmak istemişimdir. Bu yüzden tiyatro ( konservatuvar ) kulübünü seçtim . Şans o ki Selim ile aynı kulüpteydim. Sanki biraz da onun için katılmıştım kulübe . Ama tabi tiyatro gibi şeyleri severim . Kendimi alıştırmam lazım bu konulara. Ne de olsa oyuncu olmak istiyorum. Ama farklı bir oyunculuk şarkılı , danslı ...
Boş zamanlarımda , sinirli olduğum veya üzgün olduğum zamanlarda dans ederek ve bağırarak şarkı söylerim. Annem ve babamdan dolayı bu hep olur böyle. Dans etmek şarkı söylemek beni hep mutlu etmiştir .Bu konularda yetenekli olduğumu hem ben hem de çevremdekiler bilir . Yani öyle diyorlar. Hatta eğer okulda dans kursu varsa ona bile katılırım.Ders bitti ilk gün olduğu için ders işlemiyoruz . Dersler boş geçiyor . Yarın başlarız herhalde derslere. Derslere çok sıkı çalışmam lazım ki konservatuarı kazanıyım .
Sanki Selim de bu konulara merak duyuyor gibi ya da bana öyle geldi . Okul çıkışı ilk kulüp günüydü . Kocaman bir salona gittik . Hoca geldi .
- Merhaba arkadaşlar bu sizlerle yaptığımız ilk kulüp çalışması . Ben hocanız Lara artık pazartesi günleri okul çıkışı birlikteyiz . Evet şimdi sizleri ilk haftadan boğmak istemiyorum . Bu elimde gördüğünüz kağıtlarda senaryolarınız var . Ama bunları haftaya rollerinizi dağıttıktan sonra vereceğim.
Yine çok kötü heyecenlıydım. Acaba ben kim olacaktım ya da benim prensim kim olacaktı...
..................+++++++++++++++++.................
Evet arkadaşlar bu bölümünde bu kadardı . Umarım beğenmişsinizdir. Oylamyı unutmayın. Bir sonraki bölümde görüşmek üzere. Hepinize teşekkürler .
Hepinizi öptüm...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK Yağmuru
ChickLitAh ne de güzel bir intihar biçimiydi esas kız için esas oğlan ile göz göze gelmek...