Artık cidden bıktım!

396 34 102
                                    

 Jungkook asaleti der susarım cidden

Uzun zamandır düzgün bir şekilde bölüm yazamıyorum o yüzden özür dilerim...

Nasılsınız? 

İyi değilseniz benimle konuşabilirsiniz her zaman...


Çıkmaya başladığım merdivenlerden inip yavaşça kapıyı açtım...

"Lisaaa!"

"Buyurun benim. İmza mı isteyeceksin? Maalesef bebeğim şu an veremem."

"Egoist. Soe Dan nerde?"

"O gelmedi. Aslında ben istemedim gelmesini. Ya ayrıca beni içeri alacak mısın sen?"

"T-tabii." dedikten sonra onunla salonda oturmaya başladık.

LİSA: Öyle işte kuzum. Sınavlar yaklaşınca Kore'ye dönmek zorunda kaldım. Soe Dan da gelip yorulmasın istedim.

"Hımm beni özlediğin için gelmedin yani"

LİSA: Yiaa kuzum ben onu mu kastettim. Eee zeki kız sen çalışmışsındır tabi.

deyince gözlerimi kaçırdım. Yok Jungkook yok Do Yun derken hiç çalışamadım ki sınavlara.

LİSA: Ben şok ben iptal. Sınavlara çalışmamak ve Soo Mi aynı cümlenin içinde bile iki uyumsuz kelime.

"Abartıyor musun acaba?"

LİSA: Hiç abartmıyorum kuzum. Sen bile çalışmadıysan ben ne yapacağım acaba?

"Lisaaa yeter mi bu kadar eğlendiysen yatabilir miyiz? Biliyorsun yarın okulumuz var."

LİSA: Ay niye hatırlatıyorsun ya. Unutmuştum ne güzel iki saliselik sevincimi bitirdin resmen. Hah yatıp zıbarabiliriz şimdi.

--------------------------------------------------------

"Lisa bir kere de makyaj yapmadan gitsen şu okula nolur ki bir tanem?"

LİSA: Olmaz bebeğim. Uzun bir aradan sonra okulun kraliçesi geri dönüyor. Bırak da bir zahmet güzel gideyim.

"Peki Hanım efendi. Umarım ilk gününüzden geç kalıp hocadan azar yemezsiniz."

LİSA: Allah korusun ya. Karizmam sıfıra düşer.

----------------------------

"Biz seninle nasıl kankayız acaba?"

LİSA: Eskiden ben de sorguluyordum ama artık sorgulamayı bıraktım. Yani Elizabeth'in kankası nasıl bir Soo Mİ oluyor.

"Az abarttın." deyip tebessüm ettim. Sonuçta o hastane olaylarında oldukça olgundu. 

X: Kafana bir sim dökmemişsin Lisa.

"Sus valla. Karışma Lisam. Sınıfımıza gidelim düzgünce nolur kavga çıkmasın."

LİSA: Kavga mı? Bir tanem sence ben eski sevgilisini kıskandırmak için sınıfın en eziğiyle çıkan birisiyle kavga mı ederim? Ben o kişiye sadece acırım.

Kısık sesle;

"Keşke kavga etseydin be kanka."

LİSA: Hak etti ama kanka. Bu arada matematik dersine geç kalacağım aşkım biraz hızlı olalım. Senin ilk dersin ne?

"Fizik." dedikten sonra o kendi sınıfına geçmek için bir kat daha merdivenlere çıktı bense koridorun sonundaki mavi kapılı sınıfıma girdim.

----------------------------------------------

HOCA: Bilgilerinizi test etmek için sözlü yapacağım çocuklar. Soo Mi tahtadaki bu soru senin. Açıkla bakalım.

Ben olmaz ya. Onca kişinin içinden neden ama ya...

"Hocamm... ben nasıl yapacağımı bilmiyorum."

HOCA: Bu konuyu da yapamıyorsan sen hiç sınava girme kızım. 

Hayatımda ilk defa böyle bir tepki aldım. Hiç bir hedefi olmayan bir kızım kendimden ne bekliyorum ki zaten.

X: Arkadaşın tek başarısı bu tiple sevgili yapmak hocam.

Hoca var diye bir şey demeden yerime oturdum.

(Hoca olmasa sanki bir şey diyebilecek. jerfjej)

------------------------------------------------------

LİSA: Resmen derse katılımımla tam gaz devam ediyorum havalılık konusunda. Senin derslerin nasıldı kuzum?

"Gayet güzel." diyerek geçiştirdim Lisa'yı. Onunda moralini bozmak istemiyorum.

LİSA: Kafeye falan gitsek mi ya? Ya da bir filme?

"Bilmem."

LİSA: Sen iyi misin bir tanem?

"İyiyim kuşum."

LİSA: Bu nasıl iyi olmak anlamadım. Aman boş ver film izlemeye gitmeyelim evimizde güzelce oturup dedikodu yapalım.

"Olur kuzum."

Yol boyunca boş boş yerdeki çizgilere falan baktım eve geldiğimizde Lisa'yla bir şeyler hazırlayıp sohbet etmeye başladık.

"Soe Dan ne yaptı peki?"

LİSA: Sabim olaylar karşısında sadece boş boş bakmakla yetindi.

"Eee başka ne yaptınız?"

LİSA: Ayy dur şeyi anlatayım. Biz Soe Dan'la dışarı gezmeye çıktığımızda gıcık, pislik, salak bir kız benim KOCAMA yürümeye çalıştı. Hayır insan bir yüzüğe bakar öyle yürür değil mi?

"Sen yaptın acaba? Kız hala yaşıyor ama değil mi?"

LİSA: Yaşıyor yaşıyor.

Yaptığı şeyden öyle gurur duyarmışçasına oturuyor ki.

Biz biraz daha sohbet ettikten sonra Jungkook aradı. 

 Üzerime daha düzgün bir şeyler giydikten sonra Jungkook'un yanına gittim.

JUNGKOOK: Niye bu kadar solgunsun? Hasta falan mı oldun?

"Yo. İyiyim."

JUNGKOOK: Bence hiç değilsin.

"Notlarım kötü, herkes tek başarımın seninle sevgili olmam olduğunu düşünüyor, bir amacım yok, ne olmam gerektiğini bilmiyorum, bir hayalim bile yok, her seferinde mutlu gözükmeye çalışıyorum ve artık cidden bıktım. Kimsenin beni anlamamasından çok yoruldum." hepsini tek solukta söylediğim için acı bir soluk verip önümüzdeki manzaraya bakmaya başladım.

Uzun bir sessizlik olduktan sonra bana sarıldı.

JUNGKOOK: Tek yapabileceğim bu olduğu için özür dilerim ama derslerine çalış kelebeğim. Seni bekleyeceğime söz veriyorum. Ben aramam sen molalarında ararsın. Hem çok kalmadı sınavına. Sana söz veriyorum asla ama asla seni bırakmayacağım. Notların ne olursa olsun ben yanındayım. 

"Teşekkür ederim..."

--------------------------------------------------

Artık sadece ben ve derslerim varız. Bekle beni fizik. Göstereceğim ben size tek başarımın sevgilimden daha fazlası olduğunu...


BÖLÜM SONU KUŞLARIM...

OY VERİP YORUM YAPARSINIZ DEĞİL Mİ?

SİZ ÇOK ÖZLEDİM DESEM BİLE AZ KALIR GALİBA.

SİZE BİR İTİRAFTA BULUNAYIM HİÇ KİTAP OKUMAYAN BİR İNSANIM AMA BUGÜN KİTAP ALDIM. BİRAZDAN O KİTABI OKUMAYA BAŞLAYACAĞIM. EĞER BEĞENİRSEM SİZE DE ÖNERİRİM.

💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜💜

JJK SAHTE SEVGİLİM (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin