~Barış'tan~
Kendime geldiğimde hala başım dönüyordu halsizdim acaba öldüm mü diye düşünürken vücudumdaki acıyı hissetmiştim bukadar gerçeksi acıyla ölmüş olamazdım galiba.
Hafiften gözümü açtığımda karşımda bulut vardı yani eski arkadaşım.
Bu:Sonunda kendine geldin kardeşim iyimisin?
B:Canım acıyor olsada iyiyim.
Bu:Geldiğimde çok kan kaybetmiştin.
B:Evde değilmiydin?
Bu:Yok dışardaydım ama eve gelince seni gördüm tabi sorna hemen eve taşıdım üç gün sonunda uyandın.
B:Oha ben üç gündür uyuyormuyum?
Bu:Evet.
B:Benim hemen gitmem gerek.
Bu:Nereye?
B:Eve.
Bu:Gidemezsin bu durumda seni hiçbir yere salamam.
B:Kalamam,sonuçta buda ilk vurulmam değil.
Bu:Lan biraz daha üstten vurulsan böbreğini kaybetçekmişsin durumun iyi değil diyorum çok kan kaybı yaşadın ve vücudun şuan burdan eve gitmeni bile kaldırcak durumda değil.
B:Umrumda değil eve gidicem.
Bu:Evde bukadar önemli ne var?
B:Yaprak var.
Bu:Yaprak kim?
B:Kaçırdığım bir kız.
Bu:Eee senin için niye bukadar önemli bu kız?
Ne cevap verebilirdim ki sadece bu soruya susabilirim.
Bu:Yoksa seviyormusun lan,oha harbiden seviyorsun.
B:Susarmısın.
Bu:Yıllar sonra melikeden sonra ilk defa bir kızı seviyorsun.
B:Olamaz mı?
Bu:Olabilir çok sevindim ama yinede eve gidemezsin sen evi tarif et ben kızı alıp geleyim.
B:Cidden gidermisin?
Bu:Niye gitmeyeyim ki?
B:Ne bilim kafam bir boku algılamıyor zaten.
Bu:Normal değil mi?
B:Normal galiba,ozaman ben evi tarif edim bulman biraz zor olabilir.
Bu:Niye zor olsun ki?
B:Çünkü ormanın içinde.
Bu:Neyse daha çok sorgulamıycam.
B:Sorgulamasan daha iyi zaten.
Evi tarif ettikten sonra kendimi yine geriye doğru bıraktım acaba yaprak üç gündür bensiz napıyordu acaba merak etmişmidir umarım bir kötülük gelmemiştir başına.
Bu:Gitmeden önce sana yiyecek birşeyler hazırlayayım öyle giderim.
B:Gerek yok belliki serumlar yetmiş aç değilim sen bir an önce eve git.
Bu:Peki sen bilirsin.
Bulut evden çıkınca bende gözlerimi kapayıp az dinlenmişim gibi biraz daha dinlenmeye bıraktım kendimi.
~~~
Kapı sesine gözlerimi açmıştım içimdeki umut ışığı bulutu tek görünce sönmüştü evimi bulamamıştı acaba.
B:Yaprak nerde,yoksa evimi bulamadın?
Bu:Evi buldum ama gittiğimde lambalar kapalıydı okadar kapıyı çaldım ama açan olmadı.
B:Nasıl kapıyı açan olmadı şakamı yapıyorsun amına koyim.
Bu:Abi niye şaka yapayım durduk yere, açmadı işte.
B:Ozaman benim kalkıp aramam lazım burda oturup boş boş bekleyemem.
Bu:Barış gidemezsin diyorum anlamıyormusun?
B:Beni hiçbir kuvvet burda tutamaz ben gidicem.
Bu:Ah senin şu inadın yokmu yıllar geçti ama sen hâlâ aynısın.
B:Yaprak evde olmasa kalayım ama gitmek zorundayım zaten tehlikedeyiz üç gündür birde tek daha fazla kalamam.
Bu:Ozaman çok gitmek istiyorsan ben götürürüm seni ama tek gitmene izin veremem.
B:Tamam sen götür,yeterki eve gideyim.
Bulut gelip kalkmama yardımcı olmuş sornada beni tutup yürümeme yardımcı olmuştu.
Arabaya bindiğimizde birazdaha rahatlamıştım cidden tek gitmeye kalksam gidemezmişim yürücek halim bile yokmuş birde yürüdükçe dikişin acımasıda var.
Acaba evi bulan birimi olmuştu yada vedat herşeyi anlayıp yaprağı falan kaçırmışmıydı umarım hiçbiri olmamıştır ne yaprağa nede bebeğe zarar gelsin istemiyordum.
~~~
Eve vardığımızda yine bulutun yardımıyla kapının önüne kadar gelmiştim.
Sonra o telefonunu unuttuğu için arabaya geri dönmüştü.
Kapıyı çalıp beklemeye başlamıştım.
Bir süre sonra kapı açılmıştı yaprak karşımdaydı hali hiç iyi değildi ama karşımdaydı.
İlk beni gördüğüne şaşırmış sonra ağlamaya başlamıştı sonrada bir anda tokat atmıştı.
Tokatla beraber gözüm kararmış sersemlemiştim destek almak için duvara yaslandığımda yaprak gelip bu seferde sarılmıştı.
Noluyordu anlamıyorum ilk vurup sonra sarılması garipti.
Bende özlediğim için yaprağa sarılmıştım bir yandanda biraz yükümü ona veriyordum cidden ayakta durcak halim yoktu ama yaprağada farkettirmek istemiyordum.
Y:Kaç gündür neredesin sen aptal herif meraktan öldüm burda.
B:Yaprak ben-.
Y:Sen ne birde açıklama yapıyor insan üç günde hiç aramazmı kaç gündür kafayı yedim burda vedatla bile konuştum.
B:Yaprak arıcak durumda değildim.
Y:Arayamazsın zaten mal olduğun için telefonunu evde bıraktığın için arayamazsın.
Başım dönmeye başlıyordu gözüm tekrar kararıyor gibiydi karnımdaki acı çoğalıyordu.
Bir an dengesizlikle yere yapışmıştım.
Bulutun koşarak geldiğini görüyordum.
Y:Ba-barış,niye üstünde kan var iyimisin?
Bu:Kardeşim noldu?
Konuşmak istesemde o gücüde kendimde bulamamıştım sıçıcam bu kan kaybınada ya yine zihnim kapanıyordu.
~~~
Uyandığımda odada yataktaydım yanımda bekleyen yaprağı ve bulutu görmem fazla uzun sürmemişti.
Y:Barış iyimisin,çok korkuttun beni.
B:İyiyim merak etme.
Y:Gerizakalıya bak ne halde hala iyiyim diyor.
B:Halimi görüyorsan niye soruyorsun ozaman.
Bu:Biraz sakin,barış kardeşim yorma kendini.
Y:Durumu çok mu kötü?
Bu:Yani biraz daha üstten vurulsa bir böbreğini kaybedebilirmiş ama bir iki santimle normal karnından vurulmuş ama çok kan kay kaybetti ondan bukadar halsiz.
Y:Anladım.
B:Ben bulutu buraya yollamıştım seni alması için niye kapıyı açmadın?
Y:Tanımadığım için olabilirmi her tanımadığıma kapıyı açıyor olsam şuan burda olmazdım ama değil mi?
B:Sende haklısın.
Y:Haklıyım tabi,zaten burda üç gündür kafayı yedim.
B:Niye okadar merak ettin ki?
Bu:Şey ben odadan çıkayım siz tek kalın konuşcak şeyleriniz var.
Bulut odadan çıkınca yaprağa döndüm.
Y:Niye okadar merak ettin diye sorumu olur üç gündür ortalıkta yoksun merak etmeyip napıcam.
B:Yaprak sadece merak etmediğin yüzünden belli ayriyetten ağlamış ve uyumamışsın beni niye bukadar umursuyorsun?
Y:Onu bunu geç sen bana hesap ver o gün nereye gitmiştin niye haber vermedin.
B:Lafı değiştirme cevap ver.
Y:Ben lafı değiştirmiyorum ama hesap sorması gereken kişi benim.
B:Patron yani vedat şerefsizi göreve yolladı bende yanımda telefon falan götürmeyi sevmem not yazsammı diye düşünmüştüm ama hemen gidip gelmeyi planlalıyordum öylede olucaktıda son anda birisi gelip arkam dönükken vurdu bende oraya yakın diye bulutun yanına gittim.
Y:Bana seslenebilirdin gidiyorum diyebilirdin en azından bukadar meraklanmazdım.
B:Bende onu diyorum işte niye beni bukadar umursuyorsun.
Y:Çünkü.
B:Çünkü ne yaprak.
Y:Neyse ya boşver.
B:Söylesene yaprak.
Y:Söylesemde birşey farketmiyeceği için gerek yok.
B:Ne söylüyeceğine bağlı.
Y:Önemli birşey değil sonuçta sen beni kaçıran kişisin sen olmasan sıkılır burda yalnız bir başıma kalırım biyerede gidemem.
B:Sadece bu yani.
Y:Evet başka nolabilir ki?
B:Hiç,hiç birşey.
Y:Hadi sen dinlenmene bak bende sana yicek birşeyler hazırlayayım.
B:Gerek yok ben kendi işimi kendim hallederim.
Y:Bu halde mi?
B:Evet bu halde.
Y:Saçmalıyorsun şuan.
B:Saçmalamıyorum kendi işimi kendim halledebilirim yardımına ihtiyacım yok sen yokken nasıl idare edebiliyorsam şuanda edebilirim seni merak edip hemen eve gelende kabahat zaten.
Y:Sen niye merak ettin.
B:Boşversene ya.
Y:Söyle söyle.
B:Yaprak şuan kavga etmek istemiyorum odamdan çıkarmısın yalnız kalmak istiyorum.
Y:Şimdi böylemi olduk.
B:Aynen böyle olduk hadi çık.
Y:Çıkmıyorum zorlamı.
B:Kızım malmısın anlamıyormusun beni sinirlendirmeden duramıyormusun yalnız kalmak istiyorum diyorum anlamıyormusun.
Y:Çıkmıyorum çıkara biliyorsan çıkar.
B:Sen bilirsin.
Yataktan zorda olsa kalkmıştım yaprağın kolundan tutup kapıya doğru sürükledim.
Y:Napıyorsun?
B:Seni odamdan çıkarıyorum.
Yaprağı kapının önüne koyup kapıyı kapayıp kilitledim.
Y:Benden böyle kurtulabileceğinimi sanıyorsun?
B:Aynen böyle kurtulucam.
Karnımdaki dikiş zorlanıyordu galiba şuan tekrar ağrıyıp acımaya başlamıştı yatağıma yatıp tekrar kendimi dinlenmeye bıraktım.
Yaprağa durduk yere sinirlenmiştim belki ama beni merak etmemesi veya şuanki bahanesi sinirimi bozmuştu.
Baheneye bak yalnız kalıp korkmak biz burda endişelenelim merak etmişmidir birşey olmuşmudur diyelim onun için bu halimde kalkıp gelmişim ama onun yaptığına bak umursamıyor bile,burda vurulmuşum hala hesap alma peşinde insan bi endişelenir üzülür sahteciktende olsa bi tepki gösterir ama yok bizimki anca kızsın.
Durduk yere sinirim bozulmuştu.
Y:Barış.
B:Bak küfür etmek istemiyorum yürü git şurdan.
Y:Gitmiyorum.
B:Yaprak ciddiyim kalbini kırarım git diyorum anlamıyormusun.
Y:Anlamıyorum.
B:Siktiminin yerinde birkerede sözümü dinlesen nolucak.
Y:Ozaman yaprak olmamın anlamı kalmaz.
B:Şimdi evden giderim dönmemde mal gibi kalırsın burda.
Y:Hiçbiryere gidemezsin salmam.
B:Sana salarmısın diye sorduğumu hatırlamıyorum.
Y:Şuan abartıyorsun barış.
B:Hiçbirşeyi abartmıyorum.
Y:Abartıyorsun.
B:Yaprak git diyorum git.
Y:Bende gitmiyorum diyorum.
B:Allahım sen bana sabır ver.
Y:Amin amin cümlemize inşallah.
B:Oğlum malmısın gitsene.
Y:Asıl sen malmısın gitmiyorum diyorum.
B:Sinirden evi yıktırtcan şimdi bana.
Y:Çok sinirli bir insansın.
B:Öyleyim sanane.
Y:Hadi çok konuşmada kapıyı aç.
B:Yo açmıyorum nerden geliyor bu samimiyet.
Y:Barış boş yapıyorsun.
B:Sen boş yapıyorsun,bak son kez söylüyorum sen gitmezsen ben gidicem.
Y:Gitmiyorum sende biryere gitmiyorsun.
B:Yaprak yedi ceddini siktirtcen şimdi bana yürü git diyorum.
Y:Gitmiyorum kelimesinden ne anlıyorsun.
B:Hiçbirşey.
Y:Belli.
B:Gidiyormusun yoksa gitmiyormusun?
Y:Gitmiyorum.
B:Peki.
O gitmezse ben giderdim cidden sinir olmuştum.
Karnımı tutup yerimden kalktım yine telefonu almıyacaktım.
Kapıyı açtığımda yaprağı umursamadan yanından geçip yürümeye devam ettim.
Y:Nereye?
B:Cehhenemin dibine gidiyorum gelicekmisin.
Y:Gelicem.
B:Nah gelirsin.
Yaprak peşimden gelip kolumu tutmuş olsada gücü bana yetmezdi.
B:Bune şimdi beni böyle tutabileceğini sanıyorsan yanılıyorsun çünkü seni tek elimle bile kaldırabilirim.
Y:Bende kuala gibi yapışırım koluna.
B:Bu hiçbirşeyi değiştirmez.
Y:Değiştirir.
B:Bak yanlış hareket yaparım bebeğe zarar gelir senle sonra yine ben uğraşmak zorunda kalırım o yüzden yürü git şurdan.
Y:Sen kıyamazsın.
B:Gözüm dönünce hiçbirşeyi görmediğimi hatırlatırım.
Y:Gözün dönecek bir olay yok şuan.
B:BULUT.
Bu:EFENDİM?
B:YAPRAĞI GELİP ALIRMISIN ŞURDAN.
Bu:EMİNMİSİN ALAYIM MI?
B:AL AL.
Y:Barış ne saçmalıyorsun ya.
B:Ben birşey saçmalamıyorum sadece senden kurtulmaya çalışıyorum.
Y:Ne bu triplenmeler ya.
B:Yaprak triplendiğim falan yok,benim sinirimi bozma.
Bu kız cidden benim ayarlarımla oynuyordu dakikadan dakikaya dahada sinirimi bozuyordu elimden bir kaza çıkmasından korkuyordum zaten arada bir yine gözüm kararıyordu ayakta bile zor duruyorken yaprakla uğraşmak zorluyordu.
Bulut geldiğinde birazda olsa rahatlamıştım.
Y:Sakın bana dokunayım deme.
B:Bulut kardeşim sen yaprağa bakma al birşey yapmaz aşıları tam.
Y:Barış seni gebertirim.
B:Hadi ya bi gebertsene bakim nasıl gebertiyorsun.
Bu:İkinizde biraz sakinmi olsanız diyorum biriniz yaralı biriniz seslerden duyduğum kadar hamile şuan tartışmak ikiniz içinde sağlıklı değil.
Y:Sanane sağlığı etkilenecek biz değilmiyiz.
B:Sen evde dura dura çok terbiyesizleşmişsin daha yeni tanıdığın seni düşünen birine böyle davranmak hiç hoş değil.
Y:Terbiyeyi psikopat senmi öğretiyorsun güldürme beni.
Bu:Benim için sıkıntı yok.
B:Bak çocuğu üzdün.
Y:Uydurma barış uydurma.
B:Abi ne bekliyorsun alsana şunu kolumdan.
Bu:Peki.
Biraz zor olsada bulut kolumdan yaprağı almıştı ne hırçınlaşmış bu kız alt tarafı üç gündür görmüyorum kendi kendine delirmiş manyak.
Yaprağın bağırmalarını kızmalarını takmadan evden çıktım.
Hava karanlıktı saate geçti bulutun arabasında fener görmüştüm diye hatırlıyordum kapıyı kilitlemediğini biliyordum.
Arabaya doğru ilerleyip arabaya bakmaya başladım.
Sonunda bulmuştum yani ormandada az vakit geçirmemiştim o yüzden kaybolacağımı sanmıyordum.
Feneri alıp arabadan çıktım ve ormanın derinliklerine doğru yürümeye başladım.
Küçükken karanlıktan korkardım ama şimdi karanlık hoşuma gidiyordu ben bir renk olsam siyah falan olurdum galiba yani bir şarkı veya bir söz seni anlatır ama beni sadece siyah rengide anlatabilir siyahla okadar iç içeyim.
~~~
Bir nehir bulduğumda gidip köşesine oturdum ay ve yıldızlar kendini suda belli ediyordu burası fenersizde yeterince aydınlıktı.
Nehir kenarına uzanıp sadece yıldızları izlemeye başladım.
Burda uyuyabilirdim galiba.
