SOOBİN VE AŞKI

766 44 71
                                    

"Ben neden senin aşk meselenle ilgilenmek zorundayım? Abartma ve git söyle çocuğa" Okulun kantininde yaklaşık yarım saattir Soobin Yeonjun'u izliyordu. Bana sürekli anlatıyordu. Zordu aslında farkındayım. Yeonjun gibi birini sevmek cidden zordu.

Yeonjun, sırf ailesi yüzünden hiç sevmediği bir kızla sevgiliydi. Ailesinin durumu çok iyiydi. Bu okuldaki herkesin neredeyse durumu çok iyiydi. Okula yüksek miktarda para ödeyip girebiliyorduk. Fakat Yeonjun, bir başkaydı. Onun ailesi kadar zenginini göremezsiniz. Ailsenin birden fazla şirketi var desem, az çok anlarsınız

"Ya ama kanka, sen etmezsen kimse bana yardım edemez" Haklıydı. Ben etmezsem kimse edemez. 

"O zaman bir plan yap, Soobin. Sana yardımcı olmak istiyorum ama senin utangaçlığın yüzünden olmuyor. Çocuktan kaçma. Önce git aranızda 1 metre olacak kadar yanına yaklaş. Aranızda 10 metre olsa yanıma ışınlanıyorsun" Haklıydım. Geçen gün öyle yapmıştı. İlk defa bu kadar yakınlardı Yeonjun ile. Bizim masamızın hemen önündeki masadalardı. Arada 2-3 metre vardı.

"Tamam yaptım plan. Sen şimdi şu yanındaki Taehyun var ya, onun yardımı ile Yeonjun'un benim hakkımdaki düşüncelerini öğreniyorsun. Sonra benden nefret ediyorsa, ben pılımı pırtımı toplayıp Mars'a göçüyorum. Sen de Uranüs'e gelirsin. Ara sıra birbirimizi ziyaret ederiz. Ha, olurda beni severse, evleniriz. Üç çocuk yaparız. Bir köpek, bir kedi. Ferah ve şehirden biraz uzak fakat azıcık yakın bir evde yaşarız. İki katlı olur. Ve şu sevgilisi olan şeytanı da keser öldürürüz. Nasıl plan, iyi mi?" Gözlerim yuvalarından fırlamak üzereydi. Gözlerimi şaşkınlıktan o kadar büyük açmıştım. Bu çocuk ne diyor? Anlayan varsa yardımcı olsun

"Kanka sen, ruh hastası mısın? Çocuğun seni tam tanıdığı yok sen çocuk diyorsun ev diyorsun." Derin bir nefes alıp konuşmaya devam ettim. "Cidden senin o zavallı beynine gelen plan bu mudur? Kafayı yemek istiyorum"

"O zaman Sayın Choi Beomgyu, daha iyi bir planın var mı?" Vardı. Bir planım vardı. Fakat imkansızın ötesinde bir plandı bu

"Evet var. Her şeyi Taehyun üzerinden ben halledeceğim." Nasıl yapacağıma dair en küçük bir fikrim yoktu. Cidden nasıl yapacağım? Vaz geçemem. Soobin şu an çok ümitlendi. Onun kalbinin kırılmasını cidden istemiyorum. Yapacağım!

"Cidden mi? Yapar mısın? Yapacak mısın? Ay şu an çok mutluyum. Hihiii, gidip biraz mutluluktan ağlasam mı?" Ben bu ümidi boşa çıkaramam...

"Yapacağım, ben yapacağım. Sen merak etme. O bende" Taehyun değil, önce bu tarz işleri harika yürüten birine danışacağım. Hatta kendisi de sevdiği için bu yolu deniyor. Ama ben ona Taehyun ile nasıl konuşulur? Nasıl anlaşılır? Sorularını, soracağım. Çünkü Taehyun ile anlaşma sağlayan tek kişi o. Yeonjun bile bunu yapamadı. 

---------------

"Jongho, rahatsız ettim. Kusura bakmayın. Seninle iki dakikacık bir şey konuşabilir miyim?" Yardım isteyeceğim ilk kişi, Jongho. O da Yeosang için, Wooyoung ile anlaşmaya çalışıyor. Başarılı olduğundan dolayı, ondan yardım isteyeceğim. Ondan önce San lafa daldı

"Çok özel değilse burada yanımızda konuşun. Fakat isterseniz bir gidebiliriz" Aslında, onların yanında konuşabilirdim. Güvenilir insanlar. 

"Sizin yanınızda konuşabilirim aslında" Seonghwa bir sandalye çekip oturmam için işaret etti. Gülümseyip oturdum. Nereden başlasam diye düşünüyordum

"Rahatça anlatabilirsin. Tereddüt etme" Jongho güven verici bir şekilde konuştu. Pekala, o zaan ben anlatayım bir zahmet

"Yunho, bunu sen biliyorsun. Soobin Yeonjun'a aşık." Yunho hariç diğerleri biraz şaşırmıştı. Soobin hiç belli etmezdi. Ne olursa, ne yaşarsa zerre kadar belli etmezdi. Bir ben anlardım onu. Ben dinlerdim. Annesinden bile çekinirdi Soobin. O kadar utangaçtı. "Benden yardım istiyor. Bende bir plan yaptım. Anlatıyorum. Şimdi herkes biliyor, Yeonjun'un ailesinin zoruyla bir sevgilisi var. Zaten kızda ona takıntılı. Yeonjun gay, ve bu kızdan nefret ediyor. Bu kız Soobin'i tehdit ediyor. Sakın yaklaşma sevgilime diyor" Derin bir nefes aldım. "Soobin haliyle korkuyor yani. Bende Taehyun aracılığıyla her şeyi öğreneceğim. İşte sana da..." Benim yerime her şeyi anlattı. Zeki çocuk, hemen de anladı

"Ben de Yeosang için aynı şeyi uyguluyorum. Sende benden yardım isteyeceksin. Fakat Taehyun ne alaka?"

"Şimdi şöyle. Senden Taehyun'u ika etme konusunda yardım alacağım. Sonra Taehyun dan Yeonjun Soobin hakkında neler düşünüyor? Bunun cevabını alıp meseleyi orada yürüteceğim" San ben bunlar anlatınca aşırı önemli bir noktaya değindi

"Taehyun kabul etmezse?" Seonghwa iyi kalpli çocuk. Yine kurtardı beni

"Taehyun kabul etmezse, yine bizden yardım ister" Evet, o kabul etmezse yine buradaki insanları rahatsız etmek zorunda kalacaktım. Fakat onlar her ana yardıma açık. Asla sorun etmiyorlar böyle şeyleri. Alakaları olmasa da yardım ediyorlar

"Pekala. Taehyun, asla kolay kolay ikna olmaz. Hatta imkansız bile olabilir" Haklıydı. Taehyun odun kelimesinin vücut bulmuş haliydi. İnatçının tekiydi. "Onu ikna etmek için. aşırı geçerli bir sebebin olmalı. Bu mesele onun için ne kadar önemli bilmiyorum. Eğer Yeonjun Soobin'e karşı ufak tefek şeyler hissediyorsa, sana azıcık yardım eder. Yeonjun Soobin'e aşıksa, sana tam anlamıyla yardım eder. Fakat Yeonjun Soobin'e karşı normalse sana yardım etmez. Hata seni ve Soobin'i tüm okula rezil eder. O yüzden ona pat diye söyleme"

"Tamam, ben geçiştirerek söylemeye çalışırım. Gerçekten çok teşekkür ederim. Siz olmasınız... Anladınız işte. Görüşürüz" Onlarla vedalaştım. Ardından çantamı da alıp oradan ayrıldım.

---------------

Not: Kitaplarımı kimse okusun diye yazmıyorum. Sadece burada saklayabileceğimi düşünüyorum. Kimse bana gelip kimse senin hikayeni okumaz, sevmez demesin. Not bitti


Nap Of A Star || TaegyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin