Selamlar efeniiim! Dün söz verdiğim için yeni bölüm atmam gerekti ama sanırım iki haftadan önce yeni bölüm atamayacağım:/ İyi okumalar!
Şam'dan
“Ben de galiba sana karşı boş değilim.”Bu, bu duyduklarım gerçek miydi? Kulaklarıma inanamıyordum, sevdiğim kız da beni seviyordu! Artık önümüzde hiçbir engel kalmamıştı. Hiç kimsenin bizi bulamayacağı bir ülkeye gidip evlenebilirdik. Bu fikirlerimi müstakbel karıma da söylemem gerektiğine karar verdim.
“Duyduklarım doğru değil mi bir tanem? Öyleyse eğer önümüzde hiçbir engel kalmadı, kimsenin bizi bulamayacağı bir ülkeye gidip evlenebiliriz ve ömrümüzün sonuna kadar mutlu mesut yaşarız!”
Beklentiyle Zeynep'in yüzüne bakmaya başladığımda kararsız görünüyordu. Bir yanı istiyor gibiydi ama bir yanı da korkuyor gibiydi. Gözlerini gözlerime sabitleyip konuşmaya başladı.
“Söylediklerin çok güzel ve elbette isterim ama arkamızda bıraktıklarımız ne olacak? En azından el ele karşılarına çıkacak cesareti göstermeliyiz bence.”
Haklıydı. Kesinlikle haklıydı. Ben de arkamda kimseyi bırakamazdım. Aniden ayağa kalktım ve Zeynep'in ellerini tutarak onu da ayağa kaldırdım.
“Geri döneceğiz ve herkese aşkımızı ilan edeceğiz. Gerekirse yine kaçırırım seni ama asla elimi bırakmana izin vermem. Gel hadi, gidiyoruz.”
Sımsıkı tuttuğum ellerini bırakmadan tozlu merdivenlere doğru ilerledim ve Zeynebi de peşimden sürükledim.
“Ah!”
Lil Zey'den
“Ah!”
Ne olduğunu anlamadan sürüklenmeye başladığımda bileğime giren ağrı istemsizce ağzımdan bir inleme çıkmasına neden oldu. Galiba bileğim incinmişti. Şam endişeyle bana döndüğünde elimle bileğimi gösterdim. Elleriyle yavaşça bileğimdeki farklı yerlere baskı uygularken tekrar hissettiğim ağrı yüzümü buruşturmama sebep oldu. Şam üzgün bir ifadeyle yüzüme bakarak konuşmaya başladı.
“Ç-çok özür dilerim bileğinin incinmesine ben sebep oldum sanırım. İnan böyle bir şey olsun istemezdim senin kılına bile zarar vermek istemem çok özür dilerim.”
Bu çocuk beni benden bile fazla düşünüyordu. Sanırım bayılacaktım aşırı doz sevgiden.
Bir anda ayaklarım yerden kesildiğinde bir anlığına ne olduğunu anlayamamıştım. Kafamı kaldırdığımda gülümseyen bir yüz gördüm. Şam beni kucağına almıştı. Ben de ona gülümserken arka cebimdeki cüzdanım yere düştü ve içindeki eşyalarım yere saçıldı. Bu fotoğraf da öyle.
Şam yavaşça beni yere indirdiğinde bu fotoğrafı görmemesi için hızlı hızlı cüzdanımı toplamaya çalışırken eline fotoğrafı aldı. Artık çok geçti.Şam'dan
Merakla fotoğrafı elime aldığımda Zeynep korkuyla yüzüme bakıyordu. Fotoğrafı incelediğimde Volkan(ceg) ile Zeynep'in samimi bir fotoğrafı olduğunu gördüm. Bir aralar sevgili olduklarına dair bir dedikodu yayılmıştı ama ihtimal bile vermediğim için önemsememiştim. Demek ki önemsemeliymişim. Kurduğum hayaller yerle bir olmuş gibi hissediyordum. Bana söyledikleri yalan mıydı yani? Benden hoşlandığını söylemesi, evlenmek istediğini söylemesi yalan mıydı?
Elimdeki fotoğraf yavaşça yere düştüğünde merdivene oturdum ve başımı ellerimin arasına alarak düşünmeye başladım. Onu beni sevmesi için zorlayamazdım. Nasıl getirdiysem buraya, geri RedKeys binasına götürecektim. Sonra da bunlar hiç yaşanmamış gibi hayatıma devam edecektim. Nasıl edeceksem.
Oturduğum yerden kalkarak Zeynep'in cüzdanını topladım ve kapüşonumun cebine koydum, ardından Zeynep'i kucağıma alarak evi terkettim.Lil Zey'den
Ön koltuğa oturmuş yaklaşık bir saattir yolu izliyordum. Şam bir kez bile bana dönüp bakmamıştı ve tek kelime etmemişti. Kendimi çok kötü hissediyordum. Ani bir hareketle Şam'a döndüm ve ufak bir yalan söyledim.
“Lütfen arabayı kenara çeker misin sanırım kusacağım.”
Bir anda frene bastı ve arabayı kenara çekti. Hızlı hareketlerle arabadan çıkıp kapımı açtı ve ellerimi tutarak yürümeme yardım etti. Eğer konuşmak istiyorsam bu role biraz daha devam etmeliydim. Zaten midem bulanıyordu kaç saattir bir lokma şey yememiştim. Rahatsız bir yüz ifadesi takınıp konuşmaya başladım.
“Arabada su varsa getirir misin?”
Başını salladı ve torpidodan bir şişe su alıp açtı ve bana uzattı. Mecburen suyu alıp içmeye başladım. Mide bulantımın biraz da olsun dindiğini hissediyordum.
“Nasılsın biraz daha iyisin umarım Zeynep?”
İsmimi onun ağzından duymak çok hoşuma gidiyordu ve kalbim sıcacık oluyordu. Cılız bir tebessümle “İyiyim.” dedim. Arabaya doğru yürümeye çalıştığım an koluma girdi ve konuşmaya başladı.
“Bileğin pek iyi durumda değil zorlamamalısın. Seni bu durumda görünce Onur bana ne yapacak bilmiyorum ama durumunun daha da kötüleşmesine izin veremem.”
Bana kızgınken bile beni düşünüyordu. Onu üzgün görmeye artık dayanamıyordum bu yüzden artık bir açıklama yapmam gerektiğine karar verdim.
“Volkan ile ben bir davette karşılaştık ve toplu olarak bir fotoğraf çekildi. Bu fotoğrafı kırpmışlar bu yüzden gereğinden yakın görünüyoruz ama yemin ederim tamamı böyle değil. Neden cüzdanımdan çıktığını merak ediyorsan Onur abiye göstermek için bir çıktısını alıp cüzdanıma koymuştum. Aramızda hiçbir şey olmadı, olmaz da zaten. Lütfen asma suratını seni böyle üzgün görmeye dayanamıyorum çünkü seni çok seviyorum.”
Bence yeterince uzun bir bölümdü KFPSKRWPFKSLFKWLFSLFLWPDLS hatalarım varsa kusura bakmayın telefondan yazdım da.
Ya Şam'ı romantik manyağın teki olarak yazarken o kadar cringe oluyorum ki. Gözlerim kanıyor resmen. Ama merak etmeyin bir sonraki bölümde gülmekten öleceksiniz mükemmel sahneler var.
Düşüncelerinizi alayım
Evveeet bir bölümün daha sonuna geldik ne zaman yazarım bi daha bilmiyorum :D Ayrıca burdan kültür savunucusu yüce t-rex teiye saygılarımı iletiyorum birçok şey onun fikriydi. Kendinize iyi bakın, adios!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Türkçe Rap Cringe Kurgular
HumorUYARI: BU KİTAPTAKİ HER ŞEY HAYAL ÜRÜNÜDÜR. Öncelikle sıkı bir Türkçe rap dinleyicisi olduğumu bilmenizi isterim. Yazdığım hikayeleri eğlencesine, günlük cringe dozumu almak için ve kafamı dağıtmak için yazıyorum. Cringe olmak istiyosan ne bekliyosu...