Amy cumartesi günü kulübe gidip gitmeme konusunda çok üzgündü.
Normalde her fırsatta giderdi. Ama Marie, erkek arkadaşıyla hafta sonu için uzakta olduğu için özgür değildi. Amy normalde tek başına gitmedi. Ama Bay Laufeyson'ı gösteri yaparken görmek oldukça güçlüydü.
Marie ona mesajla gidip gitmesi gerektiğini söyleyip durdu, çünkü gitmezse başka türlü pişman olurdu. Ama Amy o kadar emin değildi. Onunla ilgilenme ihtimalinin olmadığını biliyordu, neden peşinden koşsun ki? Sırf ona aşık olduğu için mi?
'Urgh, et.' Amy yataktan çıkarken inledi, saat zaten 15:00'teydi. Bütün gece ders çalışıp ödevlerini yaptı. Üniversite olmadığı zamanlarda biraz gece kuşuydu.
Başını bir iç çekerek ellerine verdi.
Sonra duş aldıktan sonra karar verdi, siktir et. Öğretmenine aşık olmanın yanlış bir yanı yoktu. Yasadışı değildi. Ve onu bir gösteride izlemekte yanlış bir şey yok. Eğer bir şey varsa, bu ona biraz fantezi yakıtı verir. Ki hiç yoktan iyidir diye karar verdi.
Neden en iyi elbiselerinden birini giymeye karar verdi, emin değildi. Ve neden normalden daha fazla makyaj yaptı, hala emin değildi... Tamam, kendine yalan söylüyordu. Nedenini biliyormuş. Tabii ki Bay Laufeyson'ı etkilemek istedi.
Hazırlanması normalden bir saat daha uzun sürdü. Sonra taksiyle şehrin diğer tarafına geçti. Taksiyi geri almak da bir bombaya mal olacaktı, çünkü Marie onunla değildi, ama onu emdi ve bunu telafi etmek için kulüpte daha az içerdi.
Kulübe geldiğinde, normalde cumartesi geceleri olduğu gibi oldukça meşguldü. Merhaba dedi ve düzenli olarak giderek aylar boyunca tanıdığı birkaç kişiyle sohbet etti.
Ama tüm bu zaman boyunca etrafa bakıp bellibirini aradı. Ama ondan hiçbir iz yoktu.
'Demoyu izlemeye geliyor musun?' Küçük gruptaki adamlardan biri, Liam, ona sordu.
'Evet, tabii ki.' Amy başını sallayıp onları aşağıya kadar takip etti.
Grubun ortasında odanın arkasında duruyordu. Bay Laufeyson'ın orada olup olmadığını görmesini isteyip istemediğinden emin değildi.
Onu bir kadınla mini sahneye çıkarken görünce kalbi yerinden fırladı. Beyaz gömlek ve siyah pantolon giyiyordu. Harika görünüyordu..
'Vay canına, çok seksi.' Birlikte olduğu kızlardan biri ona fısıldadı ve Amy de aynı fikirde başını salladı.
Halat süspansiyonu kurarken huşu içinde izledi. Her şeyin güvenli olduğundan emin olmak için birkaç kez test etti. Sonra konuşmaya başladı ve tüm oda anında sessizliğe büründü. Normalde odanın sakinleşmesi birkaç dakika sürdüğü için oldukça nadirdi. Ama Bay Laufeyson'da insanların ona saygı duyduğu ve anında dinlediği bir şey vardı.
Sesi odanın etrafında kolayca dolaşıyordu, tabii ki bir sınıfla konuşmaya alışkın olması onun için ikinci doğa gibiydi. Önce uzaklaştırmayla ilgili güvenlik sorunlarının üzerinden geçti. Sonra kullandığı ip ve süspansiyonun kendisinden bahsetti. Kaçınılması gereken vücuttaki tüm parçaları ve bağlı kalmak için en iyi parçaları işaret etmeyi unutmayın. Yanındaki kadını tanıştırdı ve sonra güvenli sözünün ne olduğunu ona söyledi ve hazır olduğundan emin oldu.
Amy, Bay Laufeyson'ın kadını bağlamasını izlerken biraz kıskançlıktan kendini alamadı. Ellerinin iple ustaca çalışması büyüleyiciydi. Daha da fazlası, devam etmeden önce kollarını kaldırdığında.
Onu havaya uzaklaştırmadan hemen önce gözleri kalabalığa baktı ve Amy'yi arkada saklanırken gördü. Devam ederken ona doğru bir gülümseme gönderdi ve Amy'nin dizlerini biraz zayıf hissettirdi.
Loki onu kalabalıkta gördüğüne sevindi. Gelip gelmeyeceğinden emin değildi ama gelip gelmediğine sevindi. Onun güzel bir kız olduğunu inkar etmiyordu. Zekası da büyük bir beraberlikti. Daha önceki çalışmalarını ve ortaokuldan sınav testlerini görmüştü. Yılının en iyileri arasındaydı. Çok çalışkan ve hayattan ne istediğini biliyordu.
Bir öğretmenin profesyonel bir ilişki dışında bir öğrenciyle ilişki kurmanın kurallara aykırı olduğunu bilmesine gerek yokken, çarşamba gecesi onu kulüpte gördüğünden beri onunla ilgili bir şey vardı.
Bağladığı ve uzaklaştırdığı şeyin o olmasını dilediğini.
Gösteriyi yaptıktan ve kadının dom'una bakım sonrası için yeterince güvenli bir şekilde geri döndüğünden emin olduktan sonra, Amy'yi tespit edip olup olmadığını görmek için doğruca bara gitti.
Ama hayal kırıklığına uğradı, ondan hiçbir iz yoktu.
