Multide Kerem
RÜZGAR'IN AĞZINDAN
Neden bu kadar deli olmuştum bu olaya bilmiyordum tek düşünebildiğim o pislik eğer Masal'a zarar vermeye kalkarsa onu öldüreceğimdi.Masal'ın o partide olduğunu pis Kerem'in muhtemelen kaçıncı sürtüğü olduğunu bilmediğim Sıla diye bir kızın arayıp söylemesi bana çok koymuştu.
Biliyordum Masal isteyerek gitmezdi oraya, ama en azından benim haberim olmalıydı. O çocuğun önceden yaptığı normal şeyler değildi. Tam 20 dakikadır Masal'ı bekliyordum ve gelmemişti.
Acaba bana kızdığı için mi gelmedi, fazla mı tepki verdim? Ya ona bişey olduysa? Endişemin tavan yaptığı dakikalarda telefonu elime alıp rehbere girdim ve tam arayacaktım ki,
"Masal arıyor..."
Hemen yanıtladım ve konuşmaya başladım "Oh Masal şükürler olsun."
Ve telefonda başka bir sesle karşılaşınca donup kaldım "Vay vay vay Rüzgar bey nasılsınız" Bu Kerem'di.Kahretsin onu o partiye asla göndermemeliydim. Direk bağırdım " Ne yaptın Masal'a! " Rahat bi şekilde cevap verdi "Ah, o gayet mutlu şuanda meşgulüz, o yüzden daha sonra ara bence."
Lanet olsun Masal bunu yapmazdı. Telefonun kapandığını anladığımda hemen cebime yerleştirip taksiye atladım. Adama yolu tarif ettim. Yaklaşık 10 dakikalık bir yolculuğun ardından Kerem'in evine varmıştım.
MASAL'IN AĞZINDAN
Kerem bana doğru yaklaşıp fısıldadı "Sana güvenmiyor Masal, gelecek ve göreceksin"
Bileklerim bağlandığı ipler nedeniyle acımaya başlamıştı.Aslında bir çırpıda kendimi çözebilirdim ama Rüzgar'ın ne yapacağını merak ettiğimden dolayı kıpırdayamıyormuş gibi davranıyordum.
Birden birisi kükremeye başladı "Kereem!" Başımı kaldırdığımda Rüzgar'ın geldiğini gördüm. Kerem gayet rahat bir şekilde Rüzgar'a bakarak alkışladı ve konuştu, "Masal?" Ona pis pis baktım. "Sana güvenmediğini söylemiştim, senin yanında olmayı haketmiyor."
Gerçekten bunu yaptığımı düşünmüş olabilir miydi? Rüzgar bana doğru yorulmuş gözlerle bakıyordu ve bende doğrudan o gözlere baktım. Bugüne kadar hep yanımda olan o gözlere.
Bir çırpıda ellerimi çözdüm ve koşarak Rüzgar'ın yanına gittim ve koşmaya başladık. Normalde Kerem'in yakalayacağı kesin bir şeydi ama dalgınlığına gelmişti ve bu çok işime yaramıştı.
Sonunda bir taksi çağırıp hızla bindik ve soluk soluğa birbirimize baktık. Aynanda konuştuk, "Özür dilerim." Gülüştük ve ben tekrar sessizliği bozdum "Sen sadece beni merak ettin Rüzgar, böyle bişey yapmayacağımı bildiğini biliyorum." gülümsedi ve önüne döndü. Kesinlikle bugün daha iyiye gidiyordu.
Salak kendini suçlu sanıyordu ama bütün suç bendeydi bence, o partiye gittim bunu ondan sakladım ve bile bile bağlı olduğum yerden kaçmadım. Ama bu konuyu tekrar açacak mıydım? Tabiki hayır. Şuan yeterince iyiydi herşey.
Taksi durunca dışarıya baktım ve bizim eve geldiğimizi gördüm, Rüzgar tam birşey diyecekti ki izin vermeden "Bize gelsene" dedim. Onaylarcasına başını salladı ve taksiden indik.
Çantamdan anahtarları çıkarıp deliğe soktum ve içeri girdim, annem henüz dönmemişti. Rüzgar salona geçti ben de bir şeyler hazırlamak için mutfağa gittim. Çoğu insan hayatım çok rutin diye lanet okurdu ama kesinlikle hayatımı isteseler seve seve verirdim.
Kahveleri hazırladım ve salona götürdüm, Rüzgar telefonuyla uğraşıyordu ve çok ciddi görünüyordu bu yüzden sessizce yanına oturdum ve kahveleri masaya koydum. Rüzgar telefona baktıkça gözleri pörtledi ve bana baktı.
Meraktan çatlamak üzereydim, "Rüzgar noluyor?" Rüzgar aceleyle ayaklandı ve "Yok,yok bir şey benim acil bir işim çıktı hemen gitmem gerek sonra görüşürüz"dedi ve zoraki bir gülümsemeyle ayrıldı. Ben de salaktım zaten, bir şeyler dönüyordu.
KISA KESTİM AMA BİR DAHAKİNDE TELAFİ ETMEYE ÇALIŞICAM AFFEDİN SKDJKDJ
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kardeşten öte
Ficção AdolescenteYine kafam almıyordu şu dersleri, çözemiyordum. Tek bi nedeni vardı bunun, Ege. Kardeşim dediğin çocuğa aşık olmak. Bok çukuruna girsin kalbim, herkese aşık olabilirdim laf atanlara göbeğiyle saldıran çocuğa bile razıydım ama kardeşime olmamalıydı.