Herkese merhaba.Yazdığım bölüm silindi.Ondan sonra çok sinirlendiğim için o gün yazamadım.Şimdi anlıyorum çoğu arkadaşın nasıl hissettiğini. Hikayem hakkındaki düşüncelerinize ihtiyacım var. İyi ya da kötü önemli değil. Size iyi okumalar.
Multimedia : Ecrin
"Sakın gözlerini açma..." Çağrı'nın söylemesine rağmen gözlerimi açma dürtüsüne karşı gelemedim.Gözlerimi açtığımda artık etrafta karanlık yoktu.İçerisi daha aydınlıktı. Bunu sağlayan duruma sevinsem mi üzülsem mi?Karşımda çıkan alev gözlerimin istemsiz büyümesine sebep oldu.
"Olamaz" Cümlemle ne kadar endişelendiğimi belli etmiş olmalıyım.
"Tamam sakin ol. Seni buradan kurtaracağım."Omuzlarımdaki ellerini yavaş bir şekilde ellerime indirdi. Yüzüme bakıyordu. Söylediği cümleye kendisini bile inanamıyormuş gibi duruyordu. Sadece beni kandırıyordu, belkide kendisini. Öncelikle etrafına neler yapabileceği için baktı. Ellerini emniyet kemerime getirerek açmaya çalıştı. Zorlasa da açamadı.Açmaktan da vaz geçmiyordu. Açmaya çalışmaktan vazgeçmiş olacak ki ceplerini aramaya başladı.Aradığı şey her ne ise ceketinin cebinde bulmuştu. Çıkardığı çakıyı aceleyle açmaya çalışırken elini kesmişti.
"Bekle elin..."Cümlemi bitirmeme izin vermeden susturdu beni.
"Bırak şimdi elimi. Bu küçük sıyrıktan daha büyük bir sorunumuz var."Elini çekmesiyle birlikte tekrar kemerime yöneldi. Kalın kumaş halindeki kısmı kesmeye başladı. Kalın olmasına rağmen, pes etmiyordu. Kesilecek gibi durmuyordu.
"Seni kurtaracağım buradan. Beraber yada tek başına, çıkacaksın buradan. Sana bir şey olmasına asla izin vermem. Veremem. " Konuşurken bile elleri durmuyor, kesmeye devam ediyordu.
"Hayır buradan tek başıma çıkmayacağım. Yanımda sadece sen varken çıkarım .Eğer kurtulacaksak beraber kurtulacağız, kurtulamazsak da sorun değil. Nefesini ,ellerinin sıcaklığını hissederek öldük derim.Beni kurtarmaya çalışırken öldük derim.En azından beraber , birlikte öldük derim. İşte o zaman ölüm zor gelmez, koymaz bana." Gözlerimden bir damla sıcak yaş düştü. Ardından gelen yaşlara da engel olamadım.
"Hayır, hayır. Çıkacaksın. Ben olmadan da gideceksin. Seni ölüme terk edemem."
Elimin üzerine bana ait olmayan,benim göz yaşımdan dahi sıcak gözyaşı geldi. Çağrı'nın ağladığını bilmek beni daha da üzmüştü.
Çağrı kesim işlemini daha da hızlandırdı. O da yorulmuştu ama yükselen ve bize daha fazla yaklaşan alevler onu endişelendiriyordu. Etrafa yayılan sıcaklık ve nefes almamızı engelleyen alevler yüzünden öksürmeye başladım. Tüm umudumu yitirmek üzereyken bedenim gevşemesiyle başımı Çağrı'nın ellerine çevirdim. Kemerimi kesmişti.
"Tamam oldu bak. Seni kurtaracağımı söylemiştim. Hadi ,şimdi geldiğimiz yöne doğru durmadan koş!"
"Hayır. Bende sana buradan sen olmadan çıkmayacağımı söylemiştim ve gitmeyeceğim."
"Bırak beni düşünmeyi . Sadece sana söylediğim şeyi yap. Çabuk ol alevler büyüyor."
"Asıl sen bırak beni düşünmeyi . Böyle yaparak daha iyi olacağımı düşünüyorsan yanılıyorsun."
Yaşlı gözlerimle birlikte Çağrı'nın bıraktığı çakıyı aradım. Gözlerim onu bulunca hiç zaman kaybetmeden elime aldım. Şimdi kurtarma sırası bendeydi. Çağrı'nın emniyet kemerine uzanarak kesmeye başladım.Çağrı'da onu burada bırakıp, tek başıma ayrılmayacağımı yeni idrak etmiş olmalı ki elimdeki çakıyı alıp kendisi kesmeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNTİKAM ATEŞİ
Romanceİntikam almak için hayatında yapmadığı şeyleri yapmak üzere yemin eden masum bir kız ne kadar ileri gidebilir? Yada gittiği zaman kime daha çok zarar verir? Benliğini değiştiren katiline mi yoksa sırf intikam için değişen kendisine mi?