Tozkoparan İskender

24.bölüm Seni sevmeyen ölsün

Rüya: Oturun çocuklar.

Biz oturduk. Rüya hocada masasına geçti. Rehberlik dersindeydik. Rüya hoca ya etkinlik yaptırırdı ya da serbest bırakırdı.

Rüya: Bugün sizinle yapmak istediğim bi etkinliğim var. Empati etkinliği. Şimdi aranızda iki kişi seçicem. Tayfuncum gelir misin?

Tayfun: Tabi hocam.

Rüya: Iğhhm Sinancım bide sen gel.

Sinan ve Tayfun tahtaya kalkmıştı kavga çıkmasa bari.

Rüya: Şimdi sizden birbirinizi taklit etmenizi rol yapmanızı istiyorum.

Tayfun: Hocam ben nasıl taklit edicem bunu.

Sinan: Valla hocam bende empati yapmıyorum çünkü kendimden başka biri olmak istemem.

Rüya: Aaa hadi ama.

Tayfun: O zaman başlıyorum. Durun şuna laf sokiyim. Bana kimse laf atamaz. Ben sinirliyim. Ben öfkeliyim. Kimse bana karşı çıkamaz.

Sınıftakiler ve kasırga gülünce Sinan sinirle Tayfuna baktı.

Sinan: Ben bu okulun lideriyim. Kimse karşıma çıkamaz. Kasırga kurallarına uyun yoksa babaanneme söylerim.

Sonra Sinan bian da ağlama takliti yapmaya başladı.

Sinan: Ühüü ühü babaannecim bize karşı geldiler. Mavi ay bizden daha iyi bunu içten içe biliyorum o yüzden onları göndermeliyiz. Babaannecim ühü ühü.

Bütün sınıf -tabiki kasırga hariç- gülüyorduk.

Rüya: Tamam çocuklar. Bu böyle birşey değil ama neyse geçin yerlerinize. Madem mavi ay ve kasırga bu kadar düşman bide onları başkalarının gözünden görelim. Hımm Asyacım gelir misin? Duygucum sende gel. Bize şimdi maviay ve kasırgadan olmayan biri lazım.

Sinem: Hocam ben geliyim mi?

Rüya: Gel sinemcim. Şimdi senden Duygu ve Asyanın dışardan nasıl göründüğünü taklit etmeni istiyorum. Başlayabilirsin.

Sinem: Ben kasırganın lideriyim. Benim istediğim olur. Bu okul benim. Egomdan beni göremessiniz. Çok süslüyüm. Makyajsız bir adım atamam. Her tenefüs saçlarıma bakarım.

Biraz ağır konuşuyordu ve sınıftakilerde gülüyordu.

Sinem: Ah ben bilişim uzmanıyım. Teknoloji benim hayatım-

O sırada kapı açıldı ve nöbetçi girdi.

Nöbetçi öğrenci: Rüya hocam Refika hanım sizi çağırıyor.

Rüya:Çocuklar siz devam edin geliyorum.

Sinem: Ah ne diyordum. Teknoloji benim hayatım. Telefonumsuz yaşayamam, İskendersizde yaşayamam. Ağy onu kıskanıyorum ve aşığım ama onun benim yüzüme baktığı bile yok ühü ühü.

Asya: Yok böyle olmicak ben seni yolarım.

Asya kızın saçına yapışmıştı. Duygu da " Ben eksik kalamam" dedikten sonra ciddi ciddi kolunu sıvayıp kızı tırmalamaya başlamıştı. Hepimiz şoktaydık. Şuanda Duygu ve Asya Sinemi yoluyordu. Yoluyordu! Hemen kalkıp ayırmaya başladık. Duygu Tayfun ve Ayberk tarafından tutulmuşken İskender Asyayı çoktan belinden yakalayıp kaldırarak dışarı çıkarmıştı. Sineme baktığımda kötüydü. Saçları dağılmış ve yolunmuş yüzü de tırmalanmıştı. Haketmişti biraz ama yinede üzüldüm.

Elif: İyi misin?

Sinem: Bırak beni gerizekalı.

Elif: Seni düşünende kabahat. Naparsan yap.

Duygu: Rüya hoca geldiğinde bu konu açılmicak yoksa biliyosunuz ki size okulu dar ederim. Yaparım!

Biz zaten söylemezdik işin içinde Asya vardı. Biz yerlerimize geçtiğimizde. Ecede Duyguyu sakinleştirmişti be oturmuşlardı.

Asyadan

İskenderin beni sınıftan çıkarmasıyla debelenmeyi bıraktım ama çok sinirliydim.

Asya: Salağa bak ya. Neler diyo. Bıraksaydınız da az daha yolsaydım çiyanı.

İskender: Asyam niye bu kadar sinirlisin. Dediklerinin sadece biri yanlıştı. Biraz sakin olur musun? Hem niye takıyosun ki. Yüzüne bakmadan duramam ki ben senin bilmiyo musun? Öfkeni kontrol etmelisin güzelim. Benim için.

Asya: Ama o öyle diyince ben çok sinir oldum. Zaten sana yürümüştü. Bak yine sinirlendim.

İskender: Sakin. Kalbim çoktan sana hapsolmuş zaten kıskanma bu kadar.

Kalbim tekledi. Kollarımı boynuna sarıp "Çok güzel seviyosun." dedim. O da kollarını belime sarıp "Seni sevmeyen ölsün." dedi. Gözlerim dolmuştu İskender gittiğinde napıcaktım. Geri çekildiğimde gözümden yaş düştü. Anlamıştı sanırım İskender. Neden ağladığımı sormadı. Burukça gülümsedi önce. Sonra konuşmaya başladı.

İskender: Ağlama, gözlerindeki yıldızlara gölge düşüyor.

Gözlerimi silip kendime gelmeye çalıştım. Ağlamam durmuştu. Hem onuda üzmeye hakkım yok.

Asya: Tamam. Özür dilerim iyiyim.

İskender: Sen ağlama Asya. Ben gözlerindeki o parıltıya çok aşığım. Gözlerin hep yıldız olarak kalsın aklımda hep öyle hatırliyim.

Asya: Seni seviyorum.

İskender: Bende seni seviyorum. Rüya hoca geliyo sakin ol içeri girelim.

Arkama döndüm

Asya: Ee hani yok.

İskender: Duyuyorum Asya geliyo.

Elimi tuttu ve sınıfa girdik. Herkes oturmuştu. Sineme baktığımda somurtarak saçını düzeltmeye çalışıyordu. Sırıttım ve yerime geçti. Sonrada Rüya hoca girdi.

622 kelime

İsas ve kavga sözüm vardı buyrun kaosunuz.

Güzel miydi bölüm?