NECATİBizler normal Çocuklar olarak doğmamıştık. Annemiz, üçüncümüz doğduktan hemen sonra ölmüştü. Uzunca bir süre bizi Denar adında yaşlı bir adam büyüttü. Ateş ile oynar, yenilmeden dövüşür, dünyada o güne kadar konuşulmuş her dili bilir, hiç yaraları olmaz ve hiç yorulmazdı. Bizleri de kendisi gibi yetiştirirdi.
Elimi ateşin içine daldırıp 3 dakika hiç çıkarmadan tutabilirdim. Sonra ateşten çıkarıp korun üstüne bastırabilirdim. Acımasızca ve şefkat nedir bilmeden büyütülmüştüm. Diğer kardeşlerim de öyle.
Denar bize ölümsüzlüğü bahşetmişti ancak sonsuz yaşamın içinde sahip olmamız gereken tek şeyi bize bir kez olsun vermemişti. Sevgi .
Bize öğretebileceği tüm gizemleri öğrettiğini düşünmüş olsa gerek, bir gece iki kardeşim ile birlikte yaşadığımız evi, terk etmişti. Üzerinden asırlar geçti. Denar şu anda nerede ve ne yapıyor bilmiyoruz. Çok uzunca bir süre bunun peşinden koşsak da yer yarılmış da içine girmişti sanki. Pes ettiğimizde fani soyu 17. yüzyılını yaşıyordu.
Kul kendisinde olmayan ile sınanır. Bizler Eskiler 'iz. Yer yüzünün ilk ölümsüz veliahtları. Bütün ölümsüzlerin babaları. Dünyaya kötülüğü getiren yegane ruhlar. Pandora'nın kutusunun marangozları. Sevilmeden büyümüş ihtiyarlarız.
Antik Yunan'da, insanlar zengin insanları Tanrı sayıp sonsuz adaklar adarken var olduk. Dünyanın tüm uygarlıklarını gördük. Bildik. Öncesi bize gösterildi. Rüyalarımızı yönettik ve ne istersek onu yaşadık. Sonsuz bir güç ile kutsanmıştık. Bizler insanların içinde yaşayan Tanrılardık. Bu inandığımız tek yalandı. Bu bizi öldürecek tek gerçekti.
İnsanlık var oldukça biz de var olduk. Çağın en zengini bizdik. Zamanla şekil değiştirmeyi öğrendik. Işığı kontrol ettik ve gölgelerle dost olduk. Üstün bir zekamız vardı. Ticaret, sanat, bilim, din ... Aklınızın alabildiği her şeye biz hakimdik. 50 senede bir kaybolurduk. İnsanlığın tüm kuşakları bizi unutunca tekrar kendimizi gösterirdik.
Bir gün tüm doğa emrimizdeyken kardeşlerimden birisi doğaüstü bir güç ile tanıştı. Aşk .
İşte hayatımızın sonunu getirecek ilk tohumu böyle ektik. Kardeşim Tekin bir gece ilk aşkının içine kendi tohumlarını bıraktı. Onun arkasından diğer kardeşim Ragıp ve ben de sonsuz yalnızlığımızın yok olması umudu ile kendi içimizin kötülüğünü ölümlü bedenlere dağıtmaya başladık. Fani zamanına göre 9 ay sonra dünyaya bir canavar gelmişti. Bizim biricik veliahtlarımız. Bizim yaratık çocuklarımız.
Kendi soyumuz kontrol edilemiyordu. Hep aç, söz dinlemeyen, hayvani ve tehlikeli güdüleri olan, sapık çocuklar var ediyorduk. Doğarken annelerinin karnını yırtan canavarlar dünyaya geliyordu. İnsanlık Rönesans ile uğraşırken bizler kendi Rönesansımızı yaşıyorduk. Tüm inanç sistemimiz çökmüştü. Bildiğimiz hiç bir şey işe yaramıyordu.
Ragıp bir sabah uyandığında bu çocukların ölmesi gerektiğini söyledi. Ragıp'ın uyandığı sabahtan üç gece sonra da Tekin kendi tohumunun boğazını altın bir hançer ile kesti. İşte kendi soyumuzun katili böyle olduk.
Tekin korkaktı. Bir cinayeti üstlenmek istemedi. Katil olmak benim üstüme kaldı. Ben de Necati Cellat oldum.
Öldürdüğümüz çocuklarımızı Ragıp yok etti bizi siyahtan beyaza o çıkardı. Ragıp Akbaş oldu.
Tekin ise tüm bunlar olurken masumu oynayıp etrafa soylu kanımızın kudretini gösteriyordu. Tekin Beysoy oldu.
Herkes bir neden ile bir şey olur. Bize çok şey oldu. Bizim çok nedenimiz vardı. Dünyaya kötülüğü işte böyle getirmiştik.
Lakin cinayet bir yere kadar işe yaramıştı. Güneşli bir sabah bir hafta önce öldürdüğümüz çocuklardan bir tanesi geldi. Ölümsüz yetiştirmeye o gün başlamıştık.
Katili olduğumuz ruha yalanlar fısıldadık. Yaşaması için ölmesi gerektiğine inandırdık. Dünyanın en yalancıları işte böyle olduk.
——————————BÖLÜM SONU---------------------
Herkese merhaba :)
Seneler önce yazmaya başlayıp bir gece tek bir tuş ile sildiğim ilk hikayemi hatırlıyorum. Hiç bir emeğimi düşünmeden silmiş ve yazmak defterini kapatmıştım.
Bir kaç aydır sabahları işe giderken telefonumun notlar kısmına minik pasajlar yazıyordum. Yazdıklarım bir süre sonra uzamaya ve canlanmaya başlayınca derin bir nefes ile yeniden yazmaya karar verdim.
Uzun ve sırlarla dolu bu kurguda benimle birlikte yürürseniz beni çok mutlu edersiniz. Aşağıya kitabımızın İnstagram adresini bırakıyorum. Kitap ile ilgili tüm sorularınızı bana iletebilirsiniz.
Beğenip yorum yaparsanız beni çok mutlu edersiniz.
Sevgilerle Diligenterscribere...
İnstagram: modernzamanolumsuzleri
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MODERN ZAMAN ÖLÜMSÜZLERİ
General FictionRagıp kanlar içinde kalan kadının bedenini uçurumdan aşağıya attıktan sonra yerde ağlayan bebeği kucağına aldı. Tekin, ürkekti. " Onu da atın uçurumdan. Kıyametimizi büyütmek istemiyorum. " diye söyleniyordu. Necati ayağa kalktı. " Biz büyütmeyece...