ama ben tatlı şeyleri sevmem

4.8K 414 170
                                    

BENNNN GELDİMMMMM

TELEFONUM ARIZALANDI O YÜZDEN BÖLÜM HİÇ ATAMADIM

dedim bilgisayardan yazayım

VEEEE 9K OLDU ŞOKTAYIM NASIL MUTLUYUM

YORUM ATTIKÇA ÇOK MUTLU OLDUM 

ÇOKK TEŞEKKÜR EDERİMMM İYİ OKUMALARR💜



"Gerçekten mi? Bu kadar dengesiz bir çocukla nasıl sevgili oldun?"

Jimin, yeniden Jungkook'un omzuna vurdu. Annesiyle buluştuktan sonra yedi kişi toplanmışlardı, Jungkook da olanları anlatırken annesinin ilk tepkisini söylemişti. Arkadaşları kahkaha attığında Jimin önündeki patatesten birkaç tane sıkıştırdı Jungkook'un ağzına.

"Yalan söyledin anneme. Sevgili miyiz biz?" 

Arkadaşları bıkmış ifadeyle ikisine baktı. Neredeyse iki aydır, balo günü iki ay olacaktı. Sürekli böyle tartışıyorlardı. Başta gerçek olsa da şu anki tavırları biz birbirimize aşığız diye bağırıyordu.

"Hayır, değiliz. Olamayız da annenin dediği gibi dengesiz biriyle birlikte olamam.  

"Namık Kemal." Yoongi'nin dediği şeyle herkes gülmüştü. "Beni daha çok şaşırtan şey aynı sınıfta olmaları, o yıl bende o okuldaydım. Jungkook ile o yılın sonunda arkadaş olduk."

İkisi de Taehyung'a döndü. "Ne diyorlardı sana?"

Taehyung söylemeyeceğini belli ederek başını iki yana salladığında Yoongi bakışlarını ona çevirdi. Aralarındaki soğukluk fazlaydı, Yoongi şans vermeyi reddediyordu her seferinde. "Söyle."

Taehyung, Yoongi isteyince direkt gülümsemişti. "Çilek diyorlardı, çok fazla yediğim için.

"O çok fazla yemek değildi, herkesin tabağından çalıyordun."

Yüzünde elli belirsiz bir gülümseme beliren Yoongi, "Tatlıymış." dedi.

Taehyung mutlu bir şekilde yüzünü ona çevirdi ve gülümsedi. "Ama ben tatlı şeyleri sevmem."

Taehyung'un yüzü yeniden düştüğünde Seokjin çantasını açıp önüne bir kutu çilek bıraktı. "Eve götürecektim ama madem çok seviyorsun senin olsun." 

"Teşekkürler Jin hyung." Önemli değil dercesine başını salladıktan sonra hepsi yemeğine geri döndü. "Peki sonra ne oldu?" Normalde ilişki konuşmalarından nefret eden Namjoon ortamın gerginliğini azaltmak adına soruyu Jimin'e yönlendirdi. 

"Annemin favori öğrencilerinden biriymiş Jungkook, şimdiki başarılarından da bahsedince üstelik basketbolcu olduğunu da öğrenince çok memnun kaldı." Jungkook gülümseyerek yanağını sıktı Jimin'in. "Bir de beni gerçekten sevip sevmediğini sordu Kook'a."

Hoseok'un elindeki hamburgeri tabağına düştüğünde Namjoon alıp, ısırmasına yardımcı oldu. Bu gerçekten merak uyandırıyordu. Yakında iddia bitecekti ve Jimin hoşlandığını epey belli ederken Jungkook zerre bir şey anlamalarına izin vermemişti. "Ne dedi peki?"

"Hayatıma saçma bir olayla girdi ve rekabet adı altında aslında birbirimize çok fazla uyduğumuzu, onun yanındayken rahat ve mutlu olduğumu anlamam çok uzun sürmedi. Her ne kadar umursamaz bir yapıya sahip gibi görünse de aslında birçok şeyde gözlerindeki o her şeyi kafaya takan kişiyi fark ettiğimde içimdeki hisler artık bambaşka boyuta geçti. Bir bahaneyle onunla olmaya ve yüzünü güldürmeye çalıştım her zaman. İlk defa birisini kıskandım. Bugün sizinle tanışmaya geldim çünkü bunları ona söylesem bir bahane uydurup, ciddiye almayacaktı. İçimdeki hisleri uzun süre düşündüm ve ona aşık olduğumu kabullendim. Hislerim yeni olsa da sağlamlığını hissediyorum, onu seviyorum." 

hey, stupid! | jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin