LOVE THE BAR (Barda aşk)

Herkezin Yaraları Var

  Aşkın ne zaman kapıyı çalacağı belli olmaz, bunun için ne zaman senin kalbinin bir sahibi olucağını bilemezsin.Ve  onun kalbinin en iyi yerin de olduğunu bilemezsin.Sen sadece onun gözlerine bakıp anladığını sanarsın ama yanılırsın.Sizce bir kişinin size aşık olduğunu nasıl anlarsınız?

    Off hep uykunun en güzel yerinde uyandırıyorlar, gözlerimi açmak istemiyorum ama dedem kalkmassam eğer  şarkı söylemeye başlıyacak o kadar kötü sesi var ki dinlemek istemezsiniz. Dedem ''aaa 1 2 3 aa'' demeye başladı bile  şuan şarkıya başlamak için hazırlanıyor, yandım çabuk kalkıp gitmem gerekiyor gözlerimi açmaya çalışıyorum ama açılmıyorlar tanrım yardım et, gözlerimi oydum resmen ama hala açılmamak için direniyorlar sanki birbirlerine yapışmışlar  dedem şarkısını söylemeye başladı bile yataktan gözü kapalı bir şekilde banyoya doğru yavaş yavaş yürüdüm ve suyu bulup yüzümü yıkamaya başladım gözlerimi iyi bir şekilde öfeledim ve sonunda gözlerim açıldı, oh şimdi kaçmam gerekiyor çabucak odamdan çıktım ve merdivenlerden inmeye başladım mutfağa girdim ve elime bir bardak aldım ,içine su koydum ve  içmeye başladım.Dedem aşağıya iniyordu ayak seslerini duydum ve merdivenlere yöneldim dedeme ''günaydın moruk'' dedim.Dedem ''hangi ara uyandın sen? bücür'' dedi.Ben ''oo dede sen kendini iyi kaptırmıştın şarkı söylemeye, bende o güzel sesini ve şarkını yalnız bırakıp aşağıya indim''dedim.Dedem bana yaklaşıp kolunu boynuma attı ''cidden güzel söylüyor muydum?'' dedi.Dedemin bu halleri çok hoşuma gidiyordu çok rahatlatıyordu beni bir anlam da ferahlatıyordu tabi biraz da komik buluyorum, canım benim ya dedemin kafasını eğip sorusunun cevap beklediğini fark ettim ve dedeme ''acayip süper söylüyordun moruk, yemin ederim bir ara bende ses yok dedim içten içe'' dedim yemek masasına otururken.Dedem kahkaha atarak ''nereden çıkardın sesinin güzel olmadığını senin sesin o kadar güzel ki anlatamam , kendine şarkıcı diyenler utansın senin sesin karşısında,tabi ki kime çekmişsin yani'' dedi kendini işaret ederek.Ben dedemin en son söylediğine dayanamayıp gülmeye başladım,tabi bir süre dedemde eşlik etti  sonra gülmesini durdurup bana ''sana güzel bir haberim var artık okuluna devam edebileceksin'' dedi.Ağaya kalkıp bağırarak oleyy diye bağırdım ve dedeme sarıldım sonra yerime oturdum ve sonra aklıma okula gideceğim için erken kalkıcağım aklıma geldi ve ödev sorunu aman tanrım herşey güzel de niye erken kalkmak zorundayım ki?off,bunları düşünürken dedem ''okula gelecek hafta başlayacaksın zaten şurada okulun tatil olmasına  2 ay kaldı sık dişini bücür'' dedi.Dedeme ''dede bu işler hiçte göründüğü kadar kolay değil,bir de birkaç hoca sana kafasını takmışsa'' dedim dedem gülerek ''sen başarırsın şurda iki ay kaldı dayan biraz sorun olursa bana söylersin hallederiz'' dedi ve sofradan kalktı yanıma geldi ve yanağıma öpücük kondurdu sonra konuşmaya başladı ''bugün bir sürü toplantım var tatlım,  akşam yemeğine gelemeyeceğim beni merak etme ve biraz gez toz arkadaşlarınla takıl bir şeyler yap'' dedi el sallayarak.Ha siktir anasını sattığım ne yapıcağım ben şimdi en iyisi hannah'yı arayayım dedim ve yukarıya odama çıkıp telefonu aldım ve hannah'ı aradım telefonu kapalıydı iki üç kez denedim ama telefonunu kapatmıştı heralde dün gece ki olan olay dan dolayı utandı ve kendini kötü hissetti ondan olsa gerek ne yapsam ki? hannah'ya ulaşamıyorum  evden de çıkmak istemiyorum,en iyisi arka bahçeye inip orada oyalanmak havuz da var yüzebilirim de neyse üstümü değiştirdim ve tabletimi ,gitarımı alarak aşağıya bahçeye indim. Bahçemizde bulunan sallanan koltuğa oturdum ve tabletimi açtım facebook da gezindim hiç birşey yoktu sıkıldım kore filmi izlemeye başladım 2 saat sonra film bitmişti gitarımı elime alıp roy kim bom bom 'u çalıp söylemeye başladım bir kaç şarkı daha söyledikten sonra eve girdim ve catlin teyzenin yanına gittim yemek yapmasında yardım ettim sonra beraber oturup yaptığımız yemeğin tadını çıkardık yemek bittikten sonra catlin teyze bulaşıkları filan halledip bana ''bir isteğim varmı'' diye sordu bende ''hayır yok siz gidebilirsiniz'' diyince evden çıktı .Bende saate baktım saat 5'di yukarıya çıktım ve odama girdim giyinme odasına girdim dolabımı açtım ve kıyafet seçmeye başladım siyah deri etek ve ve siyah dekolteli atleti aldım üzerine de asker yeşili deri çekette karar kıldım ve aynanın karşısına geçip giyindim giyindikten sonra banyo ya girdim ve aynanın karşısına geçip gözüme kalem çektim üzerine eyeliner çektim dudağıma da kırmızı bir ruj sürdüm saçlarımın uçlarını da saç şekillendirme makinası ile şekillendirdim ve banyodan çıktım saate baktım 6 olmuş ayakkabı dolabından kısa siyah deri yüksek taban botlarımı aldım ve ayağıma geçirdim telefonumu aldım ve evden çıktım.Barry arabanın içinde uyuyordu arabanın kapısını açıp arabaya bindim hızlı bir şekilde kapıyı kapattım kapının sesini duyan barry uyandı ve arkasını dönerek bana baktı ''adriana'' dedi.Bende ''evet benim beni bara götürebilir misin?'' dedim Barry ''tabiki yolculuk bar diyerek arabayı çalıştırdı yaklaşık yarım saat sonra oradaydık ''barry  iyi akşamlar,bardan ayrılıcağım da seni ararım'' dedim ve arabadan çıktım.Bardan içeri girdim aşırı süper di  bu akşam ,yavaş yavaş herkes de gelmeye başlıyordu.Ben ilk olarak bandalp'ın odasına yönedim odaya ulaşınca, kapıyı çalmaya üşenip çat kapı içeri girdim, keşke girmez olsaydım .Bandalp şok bir halde ''ha siktir'' dedi ve içeri girdiğimde öpüştüğü kızı itti ve geri bana döndü. Bende ona bakarak ''ha siktir en güzel yerinde böldüm'' dedim şok içinde.Öpüştüğü kız ''evet tatlım en güzel yerinde böldün'' dedi bana bön bön bakarak.Sonra bandalp'a dönerek ''aşkım bu  kız da nereden çıktı ,bu kız ne yaptığını sanıyor?'' dedi.Bende gülerek ''öpüşmenizi böldüğüm için özür dilerim sürtük,iş konuşmam gerektiği için içeri daldım onun için senden bir ricam olucak konuşmamız bitene kadar dışarıya çıkar mısın?'' dedim.Aslında içten içe kötü oldum midem bozuldu onları öyle görünce ama neyse.Kız  bandalp'a dönerek  ''bu kız ne diyor?yaa... ne işi ve niye ben dışarı çıkıyorum o çıksın'' dedi.Bandalp ''çık dışarı'' diyerek bağırdı  sinirli bir şekilde.Bende kıza ''hadi tatlım duymadın mı aşkını sonra geri gelirsin merak etme'' dedim. Kız çıkmamak için ısrar edince bandalp sinirli bir halde kızı kolundan tutup odadan attı ve üzerine kapıyı kapattı bandalp'ı böyle yaptığını görünce hiç şaşırmadım tuhaf bir kişiliği var çünkü.Bandalp konuşmaya başlamadan ben yerime oturdum ve konuşmaya ilk ben başladım ''bugün dijey olarak işe başlıyorum yarın barmen olucağım, yani dediğin gibi olucak kısacası sorun yok değil mi?'' dedim.Bandalp bana biraz daha baktıktan sonra ''sorun yok,işe başlıya bilirsin zaten çokta geç kaldın'' dedi.Bende ''tamam o zaman ben kaçar'' dedim.Tam kapıyı açacaktım ki  bandalp bana '' sevgilim değil sadece eski bir arkadaş yanlış anlama'' dedi.Ben gülerek ''bu senin hayatın beni ilgilendirmez onun için bana hiçbir açıklama yapmana  gerek yok ''dedim.Bandalp ayağa kalktı ve yanıma yaklaştı gözlerime bakarak ''hiç mi'' dedi ne yaptığını anlamadığım için ''evet bana hiç birşey için açıklama yapmak zorunda değilsin '' dedim.Bandalp tuhaf bir şekilde bakarak '' gidebilirsin'' dedi.Bende kapıyı açtım ve odadan çıktım manyak mıdır nedir ne kadar tuhaf davranıyor öyle ya, neden beni ilgilendirsin ki tam bir gerzek işte.Odadan çıkar çıkmaz  barmenin yanına gittim ve bir ''baileys lütfen'' dedim.Hadwin(sarışın barmen) ''hemen'' dedi ve içkimi hazırlayıp bardağı bana uzattı içki mi yudumlarken aklıma hannah geldi elime telefonumu aldım ve hannah'yı aradım sonunda açmıştı telefonunu ''neredesin? kızım çok merak ettim seni, nereye kaçtın sabahtan beri telefonlarımı cevapla mıyorsun?'' dedim hızlı ve seri bir şekilde bağırarak.Hannah ''kızım sus be manyak, barın önündeyim bara geldim sende gel konuşuruz'' dedi. Ben ''ben zaten bardayım gerzek çabuk gel içeri'' dedim ve telefonu kapattım.İki üç dakika sonra hannah'ın yüzünü görebilmiştim ama yanında bir çocuk vardı bu dünkü çocuk değil miydi?hannah ile yanıma geldiler ve hannah ''tanıştırayım bu adriana en yakın arkadaşım'' dedi sonra hannah  bana dönerek eliyle ''eliot, adriana dünkü olay da tanışmıştık ilk'' dedi.Ben ikisini süzerken bandalp ''ovv eliott dostum naber'' diye bağırarak bizim olduğumuz yere doğru geldi.Ben ne olduğunu idrak etmeye çalışırken hannah'ya dönerek ''yoksa siz çıkıyor musunuz?'' diye sordum.Hannah biraz durakladı ve eliot'a baktıktan sonra bana döndü ve konuşmaya başladı ''evet dünkü olaydan sonra birkaç kez daha karşılaştık , bu raslantıların tuhaf olduğu düşündük bizde  birbirimizden elektrik aldığımız için çıkmaya başladık'' dedi.Ben ''ne elektrik mi? iğrenç bu zaman da hemde''dedim ve gülmeye başladım.Sonra yanımda ki bandalp'ı fark ederek eliot' a bakarak ''peki sen bunu nereden tanıyorsun?'' dedim.Eliot ''o mu bandalp ve ben baba tarafından kuzeniz birde küçüklükten beri arkadaşız'' dedi.Ben ikisine bir tip tip bakarken hannah ''ben bilmiyordum,bizde adriana ile küçüklükten beri arkadaşız olaya bak'' dedi.Bandalp hannah'ya tuhaf bir şekilde bakarak ''orası bilindik birşey zaten'' dedi.Hannah ''sen biliyor olabilirsin ama arkadaşın bilmiyor'' dedi.Ben bandalp'ın ağzını açacağını fark edince ''neyse benim işim var bugün dijey olarak iş başı yapacağım sizinle uğraşamam yani ne halt yerseniz yiyin sadece birbirinize girmeyin bu arada size de mutluluklar dilerim''dedim. Hannah ''sanki birbirimizi öldüreceğiz ,neyse sen git biz burada takılıyoruz'' dedi.Yerime geçtim ve DJ ilk kez çalıştırdım michael calfan treasured soul şarkısını çalmaya çaldım bir yandan dans ederken bir yandan da insanlara bakıyordum hepsi bir heyecan hevesle şarkı ile beraber dans ediyorlardı onların bu halleri beni mutlu ediyor ve ben daha fazla çoşuyordum sıra sıra şarkıları çalmasını sağlıyor ve herkez ile birlikte dans ediyordum gecenin sonu geldiğinde hepimiz kafayı bulmuştuk ve ben DJ masasından ayrıldım barmenin yanına gidip bir martini istedim hannah ''çok iyidin'' dedi bende ''teşekkürler eğlendiniz mi?'' diye sordum.Eliot evet diyecekken bandalp ''eh başlangıç için fena değil'' dedi.Bende ''teşekkürler patron beğendiğine sevindim'' dedim.Hadwin ''süper sundun bence ben çok beğendim ,burayı aydınlattın resmen'' dedi.Bende iltifatına karşı ''abartmayalım ama ilk denemeye göre bence de iyiydi'' dedim.Hadwin ''martini hazır bu arada'' dedi.Ve içki kupasını show yaparak bana uzattı sonra da ''başarılar'' dedi.Bende kupayı aldım ''saol'' dedim ve sonra hannah'a dönüp ''hadi dansa'' dedim ve çekiştirerek dans pistine götürdüm elimde içki ile dans ederken  eliot ve bandalp ta aramıza katıldı hep birlikte dans ettik gece sonuna kadar gece sonunda herkez ayrılırken ortamı toparlamak için yardımcı oldum hannah ve eliot'da giderken yanıma gelip ''bugün çok eğlenceli idi hadi görüşürüz'' dediler ve el sallayarak gittiler.Bende işimi bitirdiğim için çantamı aldım herkeze ''görüşürüz iyi geceler'' diyerek bardan çıktım barry bekliyordum o arada karşımda duran oğlanın yüzünden irkildim ve ''buyurun'' dedim.''Efendim?'' diye tekrardan sordum , oğlan tebessümle  gülerek ''merhaba beni hatırlamadın mı?'' dedi.''Tanımadığım birini nasıl hatırlıyım ki ben''diye cevap verdim.Oğlan ''barın açıldığı ilk günlerinde karşılaşmıştık ben sarhoştum''dedi.Biraz düşündükten sonra hatırladım ''sen sarhoş tatlı çocuksun'' dedim gözlerim fal taşı gibi açık bir şekilde.O da ''evet ama bana çocuk demesen adım Vernon Anderson tanıştığıma memnun oldum'' dedi.Ben hala tuhaf tuhaf bakarken çocuk cevap bekliyomuş gibi durduğu için cevap verdim''tamam sana adınla seslenirim, benim adımda Adriana Garcia bende tanıştığıma memnun oldum'' dedim.Vernon ''sevindim o zaman ne zaman dan beri seni arıyordum'' dedi.Bende neden beni aradığını merak ettiğim için ''neden arıyordun ki?beni'' dedim.O ise'' beni kafamı yarmaktan kurtarmıştın o gün, fazla iyi olmasa da sarhoş halde yüzünü gördüm insan dışı bir melek gibiydin teşekkür etmek için arıyordum ve belki arkadaş oluruz'' diye.Ben cevap olarak ''insan dışı melek saçma bir iltifat oldu ama saol, arkadaş meselesi olabilir neden olmasın bende tanıştığıma memnun oldum, ama şuan gitmem gerekiyor barry geldi de yarın görüşürüz iyi geceler'' dedim ve arabaya bindim barry'e  ''kusura bakma seni beklerken biri ile tanıştım da ondan seni beklettim'' dedim barry ''önemli değil, adriana kızım deden hala eve gitmemiş bana haber verdi güvenliği uyaracakmışım evde yalnız kalabilirsin demi deden evde yalnız kalamazsa arkadaşını çağırsın'' dedi.Bende ''anladım önemli değil evde tek başıma kalabilirim zaten güvenlikte var kim bilecek benim evde tek başıma olduğumu sorun yok yani''dedim.Sonunda eve gelmiştik arabadan inerken barry amca ''birşey olursa haber ver ben buralardayım biliyorsun'' dedi.Ben '' teşekkürler barry amca ''dedim.Barry amca  şok olmuş bir şekilde bana baktı bende ''artık zamanı geldi amca demenin saygı kelimeleri kullanmanın, sen benim büyüğümsün ne de olsa'' dedim. Barry amca mutlu olmuştu ''çok mutlu oldum'' dedi.Sonra'' iyi geceler'' diyerek eve girdim.Odama geçtim ve giyinme odasına girerek geceliklerimi aldım ve üstümü değiştirdim lavaboya girerek elimi yüzümü yıkadım sonra da odama geçip tableti alıp haberlere felan baktım sonra da  face girdiğimde arkadaş istekleri yığın olmuş bir şekilde beni bekliyordu sonra kimler arkadaşlık isteği yolamış diye baktım bazılarını kabul ettim bazıları kabul etmedim ama biran tanıdık yüz ve tanıdık bir isimle karşılaştım Vernon Anderson yazıyordu tıkladım ve profiline baktım çok tatlı ve hoş bir çocuktu arkadaşı da çok heralde vernon'nın isteğini de kabul ettim sonra tableti kapattım, müzik açtım ve yatağa uzandım gözümü kapattım ve uyumaya başladım.Sabah 10 gibi kalktım ve aşağıya mutfağa indim bir bardak su içtim elime elma aldım tam ısıracaktım telefonumun sesini duydum koşa koşa merdivenler den yukarıya çıktım.Arayan gizli numara idi kim olduğunu bilmediğim bu telefona cevap verecektim telefonu açtım ve ''buyurun kiminle görüşüyorum acaba'' dedim.Gizli numara dan arayan kişi ''bilmesen de olur zaten ileride öğreniceksin,hazırlıklı ol'' dedi ve telefonu yüzüme kapattı salak mıdır? nedir? adam ya neyse boşver sene telefonu yerine koyacakken numarası gözüken ama kayıtlı olmayan biri arıyordu elimdeki telefonu açıp direkmen kulağıma koydum ''buyurun kimsiniz?'' dedim.Telefondan gelen ses vernon sesiydi ''ben vernon, adriana rahatsız etmedim demi? kusura bakma sabah sabah rahatsız ettim bugün arkadaşlarla bir yerlere gidicektik de sende gelebilir misin? diye soracaktım tabi müsaitsen'' dedi.Ben seri şekilde konuşan vernon'a ne cevap vereceğimi bilmediğim için ''bugün müsaitim heralde, gelebilirim evde de sıkılıyorum zaten ama arkadaşımda gelebilir mi?'' dedim.Vernon ''tabi gelebilir arkadaşını da getirmene sevinirim'' dedi ben de ''iyi o zaman saat kaçta? nerede buluşucağız?'' dedim.Vernon ''11.30'da florida panama sahilin de arkadaşlarla buluşucağız, görüşürüz o zaman bay'' dedi. Bende ''bay'' diyerek telefonu kapattım sonra hemen hannah'yı aradım hannah telefonuma hemen cevap vermişti telefonun başında bekliyormuş gibi aynı ''efendim aşkısım noldu?'' dedi.''Bişey yok canım bugün napıyorsun?'' dedim.Hannah ''eliot'la sahile gidicektik'' dedi bende lafa atlayarak ''o zaman benle geliyorsunuz'' dedim.Hannah ''neden? nereye?'' dedi.Bende ''bir arkadaş beni sahile çağırdı arkadaşlarıyla beraber gidiyorlarmış bende onun çevresini pek tanımıyorum diye arkadaşımda gelebilir mi dedim o da tabiki dedi nolur benle gelin işin ucunda yine sahil var ha olur mu?''dedim.Hannah ''saat kaçta? nerede ki sahil?'' dedi.Ben sevinçle ''saat 11.30'da florida panama sahilinde gelicek misin?'' dedim.Hannah ''tabi ki de geliceğim seni yalnız bırakamam, zaten sahile giderken bizde seni de çağırmayı düşünüyorduk ,tamam o zaman 11.30'da görüşürüz ben hazırlanıyım biliyorsun şimdiden hazırlanmam lazım ancak yetişirim bay görüşürüz canım'' dedi ve telefonu kapattı.Bende tekrardan mutfağa inerek kendime bir sebzeli omlet yaptım yanına da latte yaptım ve yemeye başladım yemeğim bittikten sonra bulaşıkları makina'ya koydum ve yukarıya çıktım ilk soğuk bir duş aldım duştan çıktım ve  her zaman yaptığım gibi duş jelimi felan sürdüm giyinme odasına girdim ve kıyafat seçmeye başladım açık mavi olan elbisemi alıp üzerime giydim saçlarımı su dalgası yaptım ve gözüme göz kalemi, eyeliner çektim, dudağımada yeni aldığım kırmızı mat ruju sürdüm, ayağıma sandalet'imi giydim, ve beyaz çantamı aldım içine telefonumu, evin anahtarını, yedek kıyafet, çikolata ve güneş kremi koydum ve evden çıktım.Barry amca dan bana arabanın anahtarını vermesi için izin istedim anahtarı aldım ve arabaya bindim ve arabayı kullanmaya başladım sonunda sahile ulaşmıştım çantamı aldım ve arabadan indim arabayı kilitledim ve sahile indim vernon'ı ararken omuzum da bir el hissettim ve elini tutarak yere yapıştırdım yerde duran kişi vernon dı inanmıyorum yere eğildim ve ''kusura bakma başkası sandım refleks olarakta seni yere attım özür dilerim'' dedim.Vernon ''popom off  çok acıyor'' dedi.Sonra hannah'nın sesini duydum ve yanıma geldi sonra yere tuhaf bir şekilde baktı ''burada noldu?böyle'' dedi.Ben ''vernon olduğunu bilmiyordum omuzum da bir el hissettim ve refleks olarak yere serdim olan bu'' dedim.Vernon ''artık biriniz yardımcı olsanız yerden kalkmama'' dedi.Eliot ''sen hiç hoşuma gitmedin ama neyse'' diyerek yere eğildi ve elini uzattı kalkmasına yardımcı oldu.Vernon ''saol bu arada hoşgeldiniz buyrun buradan'' dedi.Tam vernon takip edicek ken eliot ''biraz bekleyin biri daha geliyor'' dedi.Ben tuhaf bir şekilde ''kim'' diye sordum hannah ''eliot bende orada sıkılırım dediği için bandalp çağırdık'' dedi.Ben derin bir nefes alıp ''hamm o eksik kalsa olmuyor'' dedim kısık sesle vernon ''çok kişiyiz desene çok sevindim'' dedi.Sanki bana iyilik meleği manyak biraz dan görürsün sen çok kişiyi dedim içimden eliot ''işte geldi'' dedi.Vernon ''iyi o zaman hadi beni takip edin'' dedi.Sonra hep beraber vernon takip ettik diğer arkadaşlarının yanına gelmiştik artık hepimiz tanışmıştık birbirimizden herkez birbiriyle sohbet ederken  vernon biranda  ''sörf yapmak isteyen'' dedi ayağa kalkarak vernon ve birkaç arkadaşı sörf için giderken vernon benim yanıma gelip ''sen sörf yapmıyor musun?adriana'' dedi.Ben ''hayır ben sörf yapmayı bilmiyorum'' dedim.Bandalp sözümü bölerek ''cahil işte,neyi biliyorsun ki sen '' dedi.Vernon heralde duydu ki ''sen biliyorsun heralde gel sende bizimle yarış yapalım çok biliyorsan'' dedi.Bandalp'da söylediğini duğduğunu çakınca yüzünün rengi değişti sonra vernon sorusuna cevap verdi ''teşekkürler siz yarışın boşverin siz beni, sizi yenerim ben'' dedi.Hannah ile ben bir den gülmeye başladık bandalp'a, vernon ''anlıyorum yenilirsin diye korkuyorsun, tamam sen burada otur  bizi izle o zaman, nasıl sörf yapılırmış gör'' dedi.Bandalp sinirleri hoplamış bir şekilde ayağa kalkarak ''ya da boşver sizin yenilginizi izlemek güzel olacak bende geliyorum'' dedi.Eliot ''salak mısın oğlum sen otur oturduğun yerde'' dedi.Eliot'un böyle söylemesi onun sörf yapmayı bilmediğini felan gösteriyordu bende bandalp'a ''yenildiğini  izlemek gayet güzel olucak başarılar'' dedim sonra vernon dönerek ''başarabilirsin vernon sana güveniyorum'' dedim.Vernon ''teşekkürler canım bu iyi geldi'' dedi ve  yanağımda bir anda öpücük aldı ve el sallayarak sörf yapıcakları yere gittiler öpücüğe şaşırmıştım hannah ''vovv kızım noluyor böyle'' dedi.Ben hannah'nın ima etmeye çalıştığı şeye sinirlenerek ''yok birşey öylesine birşeydi o, saçmalama '' dedim.Hannah ''tamam canım birşey demedim'' dedi eliot ''acayip kötü şeyler olucak'' dedi.Ne dediğini anlamasam da ''nasıl kötü birşey olabilir ki? '' dedim.Eliot ''izle birazdan görürsün'' dedi.Yarış başlamıştı hepsi güzel sörf yapıyorlardı, hepsi dengelerini iyi sağlamışlardı, bandalp'ın  ama yüzü şekilden şekile giriyordu neden böyle tuhaf yüz şekilleri sergiliyor bilmiyorum ama eliot'un dediği gibi kötü birşey olmaz inşallah bandalp bir anda hepsinin önene geçti ve büyük dalganın gelmesiyle gözden kayboldu biz izleyenler biranda ayaklandık ben ''noluyor?'' dedim.Eliot ''demiştim'' dedi.Eliot'un yakasını ellerimle tutarak ''söyle de bizde bilelim  kötü şeyi sadece kötü birşey olacak diyorsun'' dedim sinirli bir şekilde bağırarak  hannah nolduğunu anlamadığı için tip tip bize bakıyordu.Eliot ''bandalp denizden ve sahil gibi yerlerden normal de korkar küçükken bir kaza geçirdi ama sörf yapmayı biliyor kaza dan sonra sörf yapmayı bıraktı'' dedi.Ben söyledikleri karşısında ne olacağını bilmediğim için kafam karıştı eliot'un yakasını bırakıp dalganın içinden kaybolan bandalp'ın çıkıp çıkmadığını kontrol ediyordum herkez sörfü bırakıp kıyıya gelmişti ama orta da bandalp yoktu sinirli bir şekilde bağırarak '' bandalp'ı bulacak veya kurtaracak biri yok mu'' dedim.Bunu söylememle bütün herkezin gözü benim üzerimde idi vernon sakinleş ''birşey olmayacaktır''dedi.Ben dayanamayarak sahil güvenliğini çağırdım her ne olur olmaz diye sahil güvenlik sahil de bandalp'ı ararken hepimiz bulunmasını diliyorduk.Hava git gide kararıyordu ama bandalp hala bulunamamıştı.Herkez yaşadıklarında şok olmuş kafayı yiyeceklermiş gibi bir o yana bir bu yana gidiyorlardı aynı benim gibi bir anda sahilden gelen güvenlik aracının ışığı ile hepimiz ayaklandık sahil güvenlik kıyıya yaklaştı ve herkezin sabırsız halleri son bulacak an geldi sahil güvenlik aracında ki adamlar indi ve arkadan havlu'ya sarılmış bir şekilde bandalp indi sahil güvenlik ''dalgalara kapılmış çok ilerilere gitmişti bulduğumuzda baygın dı şuan durumu iyi'' dedi ve ''iyi akşamlar'' dileyerek  yanımızda  ayrıldılar.Bandalp'ın bulunmasına herkez sevinirken bandalp benim ne tepki vereceğimi bekliyormuş gibi beni izliyordu ben bandalp'a yaklaşarak ayağına tekme attım ve ''salak mısın sen sahil den korktuğun halde sahile giriyorsun sörf yapıyorsun'' dedim.Bandalp böyle bir tepki vermeme rağman bir şey söylemedi haklısın der gibi baktı sadece bana masum masum ben tepki vermemesine sinirlenerek ''gerizekalı erkekler gururlarını hiçbir zaman kenarda bırakamaz mı'' dedim.Bandalp üzgün birşekilde bakarken herkez yavaş yavaş geçmiş olsun dedikten sonra sahilden ayrılıyorlardı bende arabanın yanına geldiğimde vernon'a ''teşekkür ederim birde kusura bakma gününü mahvettim'' dedim.Vernon ''hayır ya güzel bir gündü, üstelik senin hatan değil, önemli değil yani ama arkadaşın bir daha böyle bir hata yapmasın'' dedi.Bende ''doğru kendinden küçük kişi ile uğraşıyor sonra kendine zarar geliyor bebek gibi'' dedim.Vernon ''haklısın ama erkek işte'' dedi  gülerek.Bandalp herşeyi duyuyordu vernon eliot'un arabasının yanına giderek bandalp'ın oturduğu koltuğun camından bandalp'a ''geçmiş olsun iyi bir yarıştı seninle yarış yapmaktan  büyük zevk aldım'' dedi eliot'a dönerek ''tanıştığıma memnun oldum,dikkatli olun''dedi.Ve yanımızdan ayrıldı bende arabama binerek eliot'un arabasına el salladım ve son hız  yapıp eve gittim.Eve geçtim dedem televizyon izliyordu dedemin yanına gittim ''ton ton naber iş toplantın nasıl gitti'' diye sordum.Dedem ''iyiydi canım ama seni çok özledim kızım ya sen naptın? ben yokken evde  arkadaşlarınla sahile gitmişsin eğlendin mi canım?nasıldı?''dedi.Bende ''çok güzeldi ama bandalp sorun çıkarana kadar'' dedim.Dedem ''noldu ki? bandalp'a ne sorun çıkardı?'' dedi.Bende ''bir kaç arkadaş sörf yarışı yapacaktı bandalp'ta küçük bebek gibi bende sörf yapabilirim dedi sonra dalga'nın birinin içinde kaldı kaç saat çıkmasını bekledik çıkmadı sonra sahil güvenliği çağırdım onlar akşam karanlığına doğru ancak buldular bandalp küçükken bir olaydan sonra denizden ve sahilden kormaya başlamış heralde eliot öyle dedi sahile girincede korkmuş heralde dalganın altında bayılmış sahil güvenlik dalgalar baygın bir şekilde onu ilerilere götürmüş ilerilerde baygın bir şekilde bulduk dedi''dedim.Dedem ''anlıyorum ama  bandalp küçükken kaçırıldı o zaman da mark'ın söyledğine göre zincirle bandalp'ı bağlamışlar ve denize atmışlar zincirle bağladıkları için bandalp'ta yüzemiyormuşdu heralde  denizin içinde nefes alamıyormuştu onun için  bayılmış  o zaman daha 10 yaşındaydı ve bandalp  o zamana kadar sörfçü olmayı hayal ediyordu bu olayda sonra hayallini bir kenerda bırakmak zorunda kalmış dı mark bana anlatmıştı oğlunun durumuna üzüldüğü için perişandı benle paylaşmıştı oradan biliyorum canım''dedi.Dedemin söylediklerini duyunca çok üzüldüm dedeme iyi geceler diyerek odama çıktım ve duşa geçtim ama duş alırken üzerimde bir yük varmış gibi hissedip duş açık bir şekilde altına oturdum ve ağlamaya başladım sonra farkına vardım ki her insanın yaraları vardı bandalp'ında.