3.Bölüm

40 3 3
                                    

Çalan telefonum beni uykumdan ayırdı.Yatağımda el gezdirerek bulmaya çalıştım.Bir türlü bulamıyordum.Yataktan doğrulup yorganı iterek aramaya başladım.Bulamamın üzerine iyice kulak kabartıp sesin geldiği yeri tespit etmeye çalıştım.Ses yastığın altından geliyordu.Elimi yastığın altına atıp telefonumu çıkardım.Arayan Selim'di.


"Günaydın Selim."

"Ne günaydını Defne Yoksa yenimi uyandın?Öğlen oldu öğlen."


Gözlerimi ovuşturup kulağımdaki telefonu çevirerek saate baktım.Gördüğüm saatle gözlerim büyüdü.Saat öğlen 2 olmuş.Bu kadar uzun hayatta uyuyamazdım.Dün gece uyuduğum saat aklıma gelince şaşkınlığım azaldı.


"Dün yorucu bir gündü uyanamamışım."


Kıkırdayarak cevap verdi

"Bende kiracın selma ablaya uğradım hallettim birikmiş kiranı.Söylemeyecektim ama sen daha fazla dert etme diye söyleme gereği duydum."


"Selim...Hakkını nasıl öderim bilmiyorum. İyiki varsın. Ne kadar teşekkür etsem az."

"Önemli değil güzelim.Ben bu günler için varım.Hem ben yardım etmeyeceğimde kim edecek birbirimizden başka kimsemiz mi var?"

Öyleydi Selim'de benimle aynı kaderi yaşıyordu.Lisede arkadaş olmuş benzer hayat hikayelerimizden dolayı birbirimize bağlanmıştık.En iyi ve tek arkadaşım oydu.

"Evet öyle.Senden başka kimsem yok...Gerekte yok."

"Duygusala bağlama hemen.Uğrayıp bir kahveni içecektim ama şimdi uykulu ve duygusal bir Defne çekemem hiç."

Bu söylemine burukça gülümsedim.Çok iyi bir karar verdin Selim.Bu buz gibi evde ancak bir fincan çıkacak son kahvemi seninle paylaşmaktan mutluluk duyarım ama beni bu halde görüp acımanı istemiyorum.

"Uykumu açtım sayılır ama neyse akşam zaten birlikte çalışacağız.Birbirimizi görme fırsatı buluruz elbet."

Sesimi mutlu çıkarmaya özen göstererek gelmesi için ikna edici bir şey söylemedim.Hatta bu kararı onayladım.

"İnşallah güzelim.Müşterinin çok sık olmadığı bir vakitte kesinlikle uğrarım yanına."

"Çok mutlu olurum Selim!Görüşürüz o zaman akşam."

"Görüşürüz."

Hızla yataktan kalkıp kendimi banyoya attım.Elektirik ve su faturasınıda bu ay ödeyebilmiş olmama şükrederek sıcak suyu açtım.Güzel ve sıcak bir duşun ardından havluya bedenimi sarıp dolabımın karşısına geçtim.Gri bir eşofman altı üzerinede ince beyaz bir kazak çıkardım.Üzerimi giyinip mis gibi kokan saçlarımı taradım.kuruması için toplamadan serbest bıraktım.Mutfağa gidip kendime çay demledim.dolaptan zeytin salça peynir çıkarıp masaya koydum.Birde yumurta pişirmeye karar verip tavaya yetecek kadar yap ekleyip yumurtayı kırdım.Bu rahatlığım işe başlamamdan kaynaklıydı.Çünkü çoğu zaman önemsemez bazen çay bile yapmadan kahvaltı ederdim.Çoğu kişi tarafından bu pintilik olarak görülsede idareli olmam gerekiyordu.Ancak bu şekilde faturalarla başa çıkabilirdim.Yavaş yavaş yemeğimi yiyip çayımı yudumladım.Sofrayı toplayıp odama geri döndüğümde saat 7 olmuştu.İşe 10'da gidecektim.Bir süre daha odamda oyalanıp saati zar zor 9 yapabildim.Dolaptan siyah bir pantolon onun üstünede sarı renk bir kazak alıp giydim.Düz saçlarımı tarayıp önümdeki tutamları kulağımın arkasına aldım.kapının önündeki korna sesiyle Yağız beyin beni almak için yolladığı araba olduğunu anlayıp hızlıca dışarıya çıktım.Dışarıdaki hava ince montumdan içime işliyor bacaklarımın titremesine neden oluyordu.Şık ve oldukça pahalı görünen arabadan şöför çıkmış kibarca bana kapıyı açmıştı.Daha fazla üşümeme katlanamayarak hızlı adımlarla arabaya bindim.Yol boyunca çıtım çıkmamış camdan dışarıyı seyretmiştim.BLUE CLUB yazısını görmemle yaslandığım kottuktan doğruldum.İşte başlıyoruz işimin ilk gününe.Heyecan karnımda hareketlenmeye sebep olurken içimden kendime sakin kalmamı söyledim.Araba durunca şöförün kapımı açmasını beklemeden indim.Sonuçta ikimizde burada sadece çalışandık.Benim ondan bir üstünlüğüm yoktu.Yavaş adımlarla bara girdim.Dünkü gelişimden farksızdı.İçi çılgınlar gibi dans edip eylenen insanlarla Azına kadar doluydu.Kimsenin dikkatini çekmeden üst kata Yağız beyin odasına doğru ilerlemeye başladım.Odanın önüne geldiğimde kapıyı iki kez tıklatıp ses çıkarmasını bekledim.Gür ve sert sesi bana gelmemi söyleyince yavaşça kapıyı aralayıp içeriye girdim.

12 saatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin