12 saat

5.Bölüm

Yine sesizliğin ardından geçen yol ve Önüne geldiğimiz kocaman AVM.Sanki burda yaşamıyormuşum gibi ilk kez görüyordum.Bildiğim AVM'ler vardı fakat ben buraya hiç gelmemiştim.Arabayı park etti ve indik.Onu takip ediyordum.Kapıdan girer girmez farklılığım bariz belli oluyor ayaklarım ise buraya ait değilsin çık hemen dercesine geri geri gidiyordu.Yağız Bey bir mağazaya girdi ve tabii peşinden bende.İçerde çalışan bayanlar Yağız beyi görür görmez önüne gelip onu karşılamışlardı.

"Hoş geldiniz Yağız Bey.Kız arkadaşınızamı bir şeyler bakacaksınız kendinizemi?"

———————————————————————

Çalışan kadın bizi sevgili sanmıştı.Fakat Yağız Beyin yanında asla sevgilisi gibi durmuyordum.Farklılığımız 100 metre ileriden anlaşılıyordu.

"Yok yok Yağız Bey benim patronum yanlış anladınız siz."

Kadının yüzüne oturmuş gülümsemesinden mimik bile oynamıyordu.Habire Yağız beye bakıp sırıtıyor samimi olmayan gülümsemesi sinirlerimi bozuyordu.İkiside sözlerimi duymamış gibiydiler.

"Defne sana Yeliz yardım etsin beğendiğin kıyafetleri dene.Hangisinden kaç tane istiyorsan."

Adının yeliz olduğunu öğrendiğim kadının peşine takılıp kıyafetleri gezmeye başladım.Birbirinden şık ve büyüleyici kıyafetlerin arasında başım dönüyordu.Birini elime alıp fiyatına baktım.İnanın şaka yapmıyorum ben hayatımda bu kadar pahalı bir şeye dokunmamıştım bile.Tamam çok güzel ve şık bir elbiseydi ama bu kadar pahalı olan bir elbiseyi param olsada almazdım.Bir yerine zarar vermeden tekrar askıya astım.Buradan hemen uzaklaşmam gerekiyordu.Kesinlikle benim gibi insanların dolaşabileceği bir yer değildi.Beni izleyen ve kıyafetlerle ilgilenmediğimi gören yağız bey oturduğu koltuktan kalkıp yanımıza geldi.Askıdaki elbiselere kabaca bakıyor beğendiklerini kadının eline tutuşturuyordu.Elleri dolunca kabine ilerledik.Yeliz hanım kabine elbiseleri asıp benim girmemi rica etti.Oldukça kibar davranıyordu.Bence insanlar bu güler yüzlere aldanıp buralara para harcıyorlardı.Yoksa bu kıyafetlere bu kadar para vermek akıllı insan işi değildi.

"Siz deneyin efendim buralarda olacağım bir arzunuz olursa seslenmeniz yetecektir."

Yağız bey kabinin önündeki deri koltuğa oturup benim denememi bekliyordu.siyah dar ve mini olan elbiseyi askısından çıkarıp üzerime tuttum.Bu güzel ve pahalı kıyafet bana yakışabilir mi?Yoksa yabancımı kalır üzerimde.Taşıyamaz mıyım bu pahalı elbiseyi ucuz bedenimle?Çekiniyorum dışardaki kadınlar gibi olamam ben yakışmaz bana farklı durur.Gözlerimi kapattım.Yağız Beyin gerçektende kız arkadaşı olduğumu buraya birlikte alış verişe geldiğimizi zaten bu yaşantıya alışık olduğumu hayal ettim.Karnım kasılmaya yüreğim tabiri caizse hop hop etmeye başladı.Beni çöplüğümden çıkarıp bu ışıltılı yerlere getirmesi zaten başımı döndürüyordu.Evet para insanı etkiliyor,alışık olmadığım bu ortam içimde merak duygusunun belirmesine sebep oluyor.Zaten etkileyici olan Yağız beyi dahada etkileyici kılıyor.Maalesef etkiliyor.kiramı bile ödeyemeyen ben  bir yıllık kiramı kolayca ödeyebilecek bir elbiseyi taşıyacaktım üzerimde.Kıyafetlerimi çıkarıp elbiseyi boynumdan geçirdim kalçalarıma kadar açık olan fermuarını çekmekle uğraşırken göğüs dekoltesini fark etmemiştim.Dikkatimi oraya verince ne kadar açık olduğunu gördüm.Tüm kadınsı hatlarımı meydana çıkaran elbise süt gibi tenime oldukça yakışmıştı.Arkasını kapatıp üzerime oturup oturmayacağına bakacaktım fakat bir bölüme kadar çekebiliyordum.kolum erişmiyor zorladıkçada aşağı iniyordu.