miyusawa ー dandelions

dan

bu kitabi benim icin miyusawa yazan elik'e, su'ya ve merve'ye ithaf ediyorum, daha önce cok tesekkür ettim ama tekrardan teşekkür ederim 💞💞💞

_________________________

"Sawamura-"

Miyuki, bir anda ayağının altında beliren Sawamura'nın elini görür görmez üzerine basmamak için geri çekilir ve dengesini kaybedip kıç üstü yere düşer.

Ne olduğunu kesinlikle anlamıyor. Birkaç saniye önceye kadar vuruş antrenmanını bitirip yurda dönüyordu fakat hemen ardından ayaklarının altında duran alt sınıfını gördü.

Şaşkınlığını üzerinden atar atmaz kaşlarını çatıyor. "Sawamura! Ne yaptığının farkında mısın? Az kalsın elini eziyordum, yaralanabilirdin!" Sinirle konuştuğunda, neden bu kadar çok kızdığına kendisi de şaşırır.

Muhtemelen Sawamura'nın kalıcı bir sakatlığı olmaz, sadece elini biraz incitirdi.

'Ama maçları kazanmak için ona ihtiyacımız var. Ufak bir incinme bile maça çıkmasını engelleyebilir.'

Alt sınıfı ona bakmıyor bile. Dikkatlice, birbirine geçirdiği ellerinin üzerine bakıyor. Bu Miyuki'yi daha çok sinirlendirir. "Chris-senpai'nin söylediklerini unut-"

"Miyuki-senpai!" Mutlulukla ışık saçan gözler, kendinin kahveleriyle buluştuğunda Seidou'nun kaptanı yutkunur.

Miyuki Kazuya, Sawamura Eijun'un gözlerini her zaman güzel bulmuştur. Tanrı'nın özenle yarattığı bir çift altın ve bu altınlar yakıcı. Gözlerin içinde bir çeşit alev saklı. Çünkü Kazuya, gözlerinin her buluştuğunda gelen yanma hissini başka türlü nasıl açıklayacağını bilemez. Ayrıca parıldayan altın taneleri her zaman korkusuzca ruhunun içine bakıp kendini çıplakmış gibi hissettirir.