<<Mari : evet seninle evlenirim, Adrien Agreste...>>***
*Sabah olmuştu, Marinette erken bir saatte kimseye haber vermeden çıkmıştı. Ailesinin yanına gitmişti.
Kapının önüne geldiğinde biraz tedirgin olmuştu ama sonunda kapıyı çalmıştı.*
Sabine : Kızım!
Mari : Anne.
*Annesi hızlıca marinette'e sarılmıştı. O da ona. İçeri geçmişlerdi.*
Tom : ohoho kızım! Seni buraya hangi rüzgar attı. En son 1 hafta önce konuştuk seninle.
Sabine : Tom saçmala, niye böyle yapıyorsun kızımız gelmiş işte.
Tom : Tamam canım, birşey mi dedik.
Sabine : hadi geç kızım otur, bizde kahvaltı yapıyordum.
Mari : peki, Anne...
*Marinette masaya oturmuştu. Herkes çok mutluydu. Kahvaltı bittiğinde salona geçtiklerine Marinette konuşmaya başlamıştı.*
Mari : Anne Baba, aslında buraya bir konuyu konuşmaya gelmiştim.
Sabine : Kötü birşey mi! Alya'ya falan birşey mi oldu!?
Mari : yok Anne, onla ilgili değil...
Tom : Hadi kızım çatlatma bizi.
Mari : ... Ben ev.. Evleniyorum!
*herkes bir sessizliğe bürünmüştü.*
Tom : Hangisiyle?
Mari : ne?
Tom : Hangisiyle diyorum, Dillerinden düşmediği hangi iki çocuktan biri.
Mari : Gerçekten açı-
Tom : kes! Bize geliyorsun evleniyorum diyorsun. Biz senin aileniz kızım! Arkadaşın değil!
*Tom gazetesini de alıp hızlıca çıktı.*
Sabine : ona biraz zaman ver, kızını böyle bir şekilde evlendirmek istemiyordur.
Mari : Anne...
*Annesiyle sarılmışlardı.*
Sabine : ee kızım ağlatmadan söyle bana, hangisi? Umarım o turuncu saçlı çocuk değildir?
Mari : haha! Değil anne onu çok tanımıyorum bile.
Sabine : demek ki geriye bir seçenek kalıyor...
Mari : evet... Adı Adrien, Adrien Agreste
Sabine : Evet, gördüm onu elinden tutup götürürken çok tatlıydınız.
Mari : hahaha! Anne ya
*Marinette ve annesi biraz daha böyle konuşmuşlardı. Daha sonra daha geç olmadan Mari kalkmıştı.*
Sabine : Merak etme kızım, Babanı tanımıyor musun sen? Ben ona herşeyi anlatınca yumuşayacak o
Mari : Biliyorum Anne.
*Vedalaşıp gitmişti Marinette, Telefonuna bir arama gelince bakıp gözlerini devirdikten sonra açmıştı.*
056** çağrısını kabul ettiniz
Mari : evet?
Damien : haberlerdekiler nasıldı?
Mari : sen mi yaptın bunu?
Damien : başka kim olabilirdi ki tatlım. Hem abimi sinir etmenin en güzel yolu olduğunu düşündüm.
Mari : Biliyor musun Damien... sinir etme sırası bizde galiba, sırrımı ilk sana söyleyeceğim.
Damien : ne saçmalıyorsun?
Mari : Adrien ile evleniyoruz. Bizde bunun seni sinir etmenin en güzel yolu olduğunu düşündük.
Damien : ne...
056*** çağrısını sonlandırdınız.
*Marinette telefonunu cebine atarak yürümeye devam etti. Eve vardığında ise kapıda artık kimse olmadığını fark etti. Şaşırarak Adrien'ın zillini çaldı.*Adrien : Nerelerdeydin? Arıyorum açmıyorsun? Korkuttun beni.
Mari : Sadece Ailemin yanıma gittim hayattım. Korkulacak birşey yok.
Alya : vay vay yavru kuş gelmiş. Hoşgeldin pamuğum. Sabah sabah nereden böyle?
Mari : Ailemin yanına gittim.
Alya : ya ne dediler? Dur tahmin edeyim Tom amca kötü oldu.
Mari : maalesef ki doğru.
Alya : üzülme canım, sen bilmşyor mudun onu kızı için endişeleniyordur. Bugüne kadar hangi işine karıştı.
Mari : biliyorum ama...
Alya : neşelen... Merak etme Sabine teyze onun üstesinden gelir. Hiç düşünme onu.
Nino : Alya haklı dostum, üzülmemelisin. Sabine Teyze halleder bu işi.
Adrien : Mari acaba şey mi yapsak?
Mari : ney?
Adrien : Annenlere haber ver güzelim. Yarın Annem ile tanışmaya gidelim.
Mari : ne?...
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.>>Ve Diğer hikayeme de bakarsanız sevinirim.. Hem de çok.
<<>>Yorum yapıp
<<>>Oy atıp
<<>>Takip ederseniz.
<<Gerçekten çok sevinirim.>><<>>Yeni Bölüm'de Görüşmek Üzere...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
...I'm In Love With My Teacher...
Teen FictionŞans eseri okulda çarpışan öğretmen ile öğrencinin kaderleri o çarpışmayla değişip kaçınılmaz bir aşk haline gelmesi...