Yaşasın Rap!

7

Mekanda kimse yoktu. Ferhat kiralamıştı. Herkes güzelce 5-6 ya kadar eğlendi. Can, Ufuk ve Sude hariç hepsi çok içtikleri için sarhoş olmuştu. (Eren ve Uğur, Onurlar ile oturmuyo haberiniz olsun.)

Sude: Allahtan çok içmedim yoksa bunlar mal gibi kalırdı ortalıkta. Hadi beni geçtim siz nasıl sarhoş olmadınız. Deli gibi içtiniz gece boyunca.

Can: Kızım ben hep sarhoşum ne zaman ayık olduğumu gördün amk.

Ufuk: Benim kafa biraz gidik ama iyiyim ben sürerim araba.

Sude: O zaman sen şu Onurları götür. Can da bizimkileri götürsün eve. Bende şu iki sarhoşu götürüp gelirim.

Can: Hayır canım sen arabaya biniyosun onlar taksiyle gidiyo. Tek bırakacağımı mı sandın seni onlarla.

Zeynep: Yaa ben sarhoş değilim amk bırakın beni ben sürerim ne taksisi.

Sude: Tabi canım hiç değilsin. Geç arabaya bak çıkma bidaha. Ayrıca ne alaka taksi ya götürüp gelicem zaten hemen.

Ufuk: Kızım sen o arabayı süremezsin. Can haklı bindiririz taksiyle giderler arabayı da sabah alırlar burdan.

Sude: Off Ufuk başlama sende hemen götürüp gelicem ehliyetim yanımda zaten.

Can: Hayır canım gitmiyosun. 2 dakika bekleyin ben ceketi unutmuşum içerde.

Can içeri girer girmez Eren arka koltuktan kalkıp şoför koltuğuna geçince Sude ve Ufuk hemen arabaya koşup Ereni durdurdular ve arabadan indirdiler.

Sude: Lan manyak mısın sen böyle araba mı sürülür.

Eren: Sürerim ben sarhoş falan değilim.

Eren tekrar arkasını dönüp arabaya binecekken başı döndü ve düşer gibi oldu. Sude tutup arka koltuğa zorla bindirdi ve şoför kapısını açıp Ufuğa döndü.

Sude: Hallerini gördün bunlar taksiyle falan da gidemezler. Can gelmeden kaçıyorum ben hadi görüşürüz.

Ufuk: Neyse tamam git hadi. Dikkat et ama.

Sude bindi ve Erenlerin evine doğru yola çıktı. Dikiz aynasından baktığında ikisi de sızmıştı. Güldü ve yola devam etti. 30-40 dakika sonunda gelmişlerdi. Önce Uğurun olduğu kapıyı açtı ve Uğuru dürttü. Yarı uyanık bi şekilde arabadan indi ve Sudeye tutunarak eve doğru ilerledi.

Sude: Anahtar sende mi?

Uğur cebinden anahtarı çıkartıp Sudeye verdi. Sude Uğuru odasına kadar çıkartıp kapısını kapattı ve arabaya geri döndü. Ereni de aynı şekilde odasına kadar çıkarttı. Tam çıkacakken Eren arkadan elini tuttu ve kendine döndürüp kapıyı kapattı.

Eren: Sana sarhoş değilim derken ciddiydim.

Sude: Ne.

Eren: Seni çok seviyorum Sude. Çok.

Sude kısa bi donup kaldı. Sonrasında sanki bu anı bekliyormuş gibi gülümsedi ve Ereni öptü. Bu sefer ise Eren donmuştu. Hiç bir şey yapamadı. Geri çekilip Erene baktı ve sarılıp sadece 'Bende' diyebildi. Eren bende' lafından sonra kendine geldi ve o da Sudeye sıkıca sarıldı.

Sude: Ben gidiyim artık Can ve Ufuk endişelenmesin.

Eren: Ben bırakırım seni.

Sude: Yok yok taksiyle gidicem zaten. Yat uyu sen. Görüşürüz.

Ereni yanağından öptü ve el sallayıp gitti. Eren yatağa yatıp üstünden hala atamadığı şok ile birlikte sadece tavanı izledi. Telefonu eline alıp yarım saat instagram da takıldıktan sonra Sudeye mesaj attı.