About The Rebellion (İsyan'a Dair)

Bölüm 6-ÜST ÜSTE GELEN ÖLÜMLER-

   Ertesi sabah Nature koşarak Ben'in yanına gitti.Gözlerine inanamıyordu. Onu zamanında kurtaramadığı için kendini suçluyordu. Alexa odanın dışında bekliyordu. Tıpçılar onun sokulduğunu Izdırap Veren'in iğnesinin ona zarar verdiğini söylüyorlardı. Hayley ve Nature Ben'in başında oturuyordu. Hayley kendini tutamıyor ağlıyordu. Gözyaşları durmuyordu.
      Ben gözlerini açtığında Nature onunla konuşmak istedi bu yüzden Hayley dışarı çıktı. Alexa her ihtimale karşı kapıda duruyordu. Minho yanına geldi " İyi misin ?" dedi ona bakarak "Bana bak sakın geçen ki dostane konuşmamıza aldanma senden hala nefret ediyorum beni anladın mı ? Mankafa." dedi sinirli gözlerle Minho'ya bakarak. Minho bu tartışmalardan sıkıldığını belirtircesine Alexa'nın yanından ayrıldı. O sırada Hayley amaçsız bir şekilde Kayrandaki çimlik alanda yürüyordu.Newt onun yanına gitti . " İyi misin Hayley" dedi yüzüne bakarak " Git başımdan" Newt bu cevaba şaşırarak tam konuşmaya başlayacaktı ki Hayley ağlayarak ona sarıldı.Newt bu cevaba şaşırarak Hayley'in sarılmasına karşılık verdi. Daha sonra Aris 'in Nature'ı kolundan çekerek kapıya yaklaştığını gördüler. Aris kapının önünde Nature'a bağrıyordu. Ne dediği anlaşılmıyordu ama kavga ettikleri her hallerinden belliydi.O sırada Thomas son hızla Nature ve Aris'e doğru koştu bunu görünce Hayley ve Newt de yanlarına gitti. Bir süre sonra bütün Kayranlılar çember oluşturmuştu.
   Aris Nature'ın bileğini sıkıyor ve ona deli gibi bağırıyordu. Nature da bileğinin acısını içine atarak ona dikleniyordu. Tam Aris elini kaldırmıştı ki Thomas , Aris'in havadaki elini tutup Aris ne olduğunu anlamadan ona yumruk atmıştı. Daha sonra bir yumruk daha , bir yumruk daha... Onlar yerde kavga ederken Nina etraftaki Kayranlılara " Siz işlerinize dönmezseniz , onlara yapacaklarımın 10 katını size yaparım." demişti kavga eden ikiliye bakarak. Newt ve Minho , Thomas'ı zor ayırdılar. Aris yerde ölü gibi yatıyorduThomas kollarını Minho ve Newt'den kurtararak , Nature'ı da çekerek gitti. Aris akıl sağlığını yitirmişti ve akşama kadar herkese çok bağırmıştı. Aslında Aris de sokulmuştu ama bunu hiçkimse bilmiyordu ve artık çok geçti. Akşam Aris uyanmıştı ama kalkar kalmaz en yakınındaki silahı alıp tıpçılardan birine sapladı çocuk acıyla yerde kıvranıyordu. Kapıdan bunu gören Alexa küçük bıçaklarını Aris'in boynuna saplayarak işini bitirdi. Yerde kanlar içinde yatan Aris'e baktı. Aslında ona zarar vermek istemezdi ama buna mecbur kaldı. Daha sonra çiftlik evinde bu olanları herkese anlattı. Nature hiçbir şey hissetmemişti aksine içinde bir rahatlama meydana gelmişti. Hava iyice kararmıştı. Herkes dağıldı, bugün Izdırap Verenleri düşünecek halde değildiler. Aris'in ölü bedenini labirent kapısının önüne koymuşlardı. Görünüşe göre Izdırap Verenler sandıklarından salaktı.
    Alexa Izdırap Verenlerin gittiğini görünce herkese işaret verdi. Izdırap verenler sadece bir kişiyi alıp gidiyorlardı.Ertesi sabah Alexa ve Minho labirente girdiler her zaman iiki kişiyi arkalarında bırakıyorlardı. Thomas ve Nature Kayran'a göz kulak olacaktı.Nature çiftil evine Hayley'e bakmaya doğru giderken arkasından gelen ses üzerine durakladı. Bu Ben'di ama normal değildi gözü dönmüştü. "Ölmelisin." diye haykırarak Nature'ın üzerine atladı onu boğmaya çalışıyordu. Fakat Ben vücuduna saplanan bir mızrakla hareketsiz kaldı. Nature, Ben'in ölü bedenine şaşkın bir şekilde bakıyordu. Mızrağın sahibi Teresaydı. " Teşekkür etmene gerek yok." dedi Teresa, Nature'a bakarak. Nature hızla Teresa'nın üzerine doğru yürüdü ve bir yumruk attı. Teresa yere düştü. Nature onun üzerine çıkarak yumruklamaya devam etti. Daha sonra boğazını sıkmaya başladı. O kadar sert sıkıyordu ki Teresa'nın hareketleri yavaşladı.
  Thomas hızla Nature'ın yanına koştu ve hemen onu çekerek uzaklaştırdı. Hayley, Nature'ı Ben'in odasına götürdü ama Ben ölmüştü çoktan. Akşam yine aynı şekilde Ben'in bedenini alan Izdırap Verenleri kafalarına takmadılar ama toplantı yaparak Nature'ı 4 gün hücreye atma kararı aldılar.Thomas bu karara sesini çıkarmadı aksine 2 günden 4 güne çıkarılmasını isteyende oydu. Alexa Thomas'ın bu isteğini duyunca üzerine yürüdü ama Hayley ve Newt onu dizginlemişlerdi. Hayley ve Newt eskisinden daha yakınlardı ama kimse aralarında ne olduğunu bilmiyordu.
                              *                                                  *                                                      *
 Bugün Nature'ın hücrede ki illk günüydü. Alby istemesede -oy çokluğuyla- 4 günlük hücre cezasını vermişti.4 gün boyunca Thomas onunla ilgilenecekti. Sabah Thomas, Nature'a seslendi " Kahvaltını getirdim al bakalım." dedi Nature'a bakarak. Nature ona cevap vermedi zaten sırtı da ona dönüktü. " Hey ! Sana diyorum al şunu." Nature bir anda arkasını döndü ve hücreden Thomas'ın yakasını tutarak diğer elinde ki küçük sivri bıçağı yakasına değdirdi. " Bundan sonra benim gözüme gözükme anladın mı ? Artık senin acı içinde ölmen için elimden gelen her şeyi yapacağım." dedi ellerini ve bıçağı Thomas'ın üzerinden çekerken Thomas Nature'ın elini tuttu ve kızı kendine doğru çekti. Ardından Nature'ı öptü. " Özür dilerim." dedi ve arkasına bakmadan gitti. Bunu neden yaptığını bilmiyordu ama ature'ın üzülmesine dayanamıyordu. Teresa ise öyle değildi onda itici bir şeyler vardı. Nature hücrede kaldığı günler boyunca Thomas'ın getirdiği hiçbir şeyi yemedi. Bu yüzden Alexa ve Hayley ona yiyecek bir şeyler verdi. 4 . gün bittiğinde Newt hücrenin kapısına geldi. Arkasında Nina, Alby, Hayley ve Alexa duruyordu. Çok heyecanlıydılar. Thomas ise kaldıkları yerden bakıyordu hücreye. Saırım Nature'la arkadaş olma fırsatı da elinden kaçmıştı. Güneş daha yeni doğuyordu bugün Thomas ve Nature koşacaklardı. Bu yüzden harita odasına hazırlanmak için çıktılar. Thomas, Nature'ın onu umursamadığını görünce şaşırmadı.Çünkü henüz kendisi bile olanların farkında değildi. Onlar sessizce hazırlanırken içeriye Alexa girdi. " Hazır mısınız ? Kapılar kapanmasa bile zamanında gelin akşam ne olacağını bilmiyoruz." dedi önce Nature'a sonra da Thomas'a bakarak " Beni anladınız mı ? Hortlak görmüş gibisiniz. Halim çok mu kötü ?" dedi sırıtarak. " Ne kadar güzelsin tahmin edemezsin. Merak etme akşam zamanında gelirim aslında fark etmez zaten bütün gün bir Izdırap Verenle beraberim." dedikten sonra kapıdan çıktı. Thomas söylediklerinin farkına varınca ona yetişmek için peşinden gitti. Nature önce hızlıca ilerlemeye devam etti. Thomas sonunda ona yetişti. Çünkü Nature durmuştu. " Biraz yavaş koşsan." dedi Thomas elini Nature'ın omzuna koyarak. Nature onun kolunu itti ve cevap vermeden koşmaya devam etti. Thomas arkasından " Başa döndük ha ?" diye bağırdı. Nature onu takmadan koşmaya devam etti. 
   Hayley mutfakta Tava'ya yardım ediyordu. " Bu işlerden çok iyi anlıyorsu, hepimizi doyuruyorsun. Çok kutsal bir iş." Tava Hayley'in iltifatına cevap verdi. " Hayley beni çok mutlu ettin. Böyle düşünmene sevindim." " Herkes öyle düşünüyor Tava. Eee ? Bunlar kimin için ?" "Nina istedi Alexa ile pikniğe çıkacaklarmış." Hayley küçük bir kahkaha attı. " Tava onların pikniğini emin ol görmek istemezsin. Yanına pamuk al. Bu gece bol kahkahalı olacak."