0.2

974 72 12
                                    

Chaeyoung'un Anlatımından;

"Hafta sonu hangi evde partileyelim?"

Jimin nargilesinden derin bir nefes çektikten sonra ağzını 'o' şekline getirerek halka atmaya başladı. Nargile dumanını sevmesem bile çilek ve kavun karışımını seviyordum. Ayrıca ağızımdan neon renkte duman çıkması hoşuma gidiyordu.

"Yoongi'nin barına davetliyiz diye biliyordum?" Taehyung maviye boyattığı saçını geriye attı ve kül tablasına uzanarak baldırına koydu. "Tae içkimi uzatsana."

Siyah masanın üzerindeki içkilerimize bir göz gezdirdikten sonra en sevdiğim içki olan Apsent yazılı şişeyi eline aldı ve kare şeklindeki kristal bardağıma doldurdu.

"Yoongi'nin barı bu hafta mı açılıyor?" Taehyung içkimi uzattıktan sonra bir yudum aldım ve karşımdaki ikiliye baktım. Jimin dumanı üflerken başını olumlu anlamda salladı. "Aynen. Gruba mesaj atmıştı. Şimdi hatırladım."

İçkimden bir yudum daha aldım ve kanepeye daha rahat bir şekilde yayıldım. Hafta sonu nerede olacağımız umrumda değildi. Kafamı dağıtacağım her yerde olurdum. Sıkıntı değildi. Ayriyetten Yoongi'nin barına bayılıyordum. İtten kopuk insanlar yoktu. 

"Jennie de olur mu acaba?" Jimin sırıtarak konuştuğunda Taehyung göz devirdi. "Nasıl da aşık arkadaşımız bak Chae. Gözlerim yaşardı." Alayla güldüğüm sırada telefonuma gelen bildirim eşliğinde bardağı göbeğime bıraktım ve telefonu elime aldım.

Mesajın kimden geldiğini gördüğüm an yüzümde arsız bir tebessüm oluştu.

jigolo kai: nabersin?

me: sen bu numarayı hatırlar mıydın? ;)

jigolo kai: aklımdan çıkmadığını biliyorsun bence;)

me: bunu duyduğuma sevindim;)

jigolo kai: bence 90 beden olan iki dünya yı bir arada görürsem sevineceğim:)

me: dünyalar benim ilgimi çekmiyor
çin seddi daha iyidir:)

jigolo kai: seni iyi eder mi bilemem ama benimki de uzundur
çin seddi olamasada
iş görür bence

"Arsız kız seni." Bir anda karnımdaki içkinin varlığı yok olduğunda bakışlarımı yukarı kaldırdım.

Jungkook içkimi tek yudumda içti ve bacaklarımı kaldırarak koltuğun uçuna oturdu. Bacaklarımı baldırlarına koyarak uzanmaya devam ettim.

"Kai ile yeni yolculuklar demek ha?" Jungkook alayla konuştuğunda göz devirdim. "Sen önce dön yanağındaki ruju temizle ahmak."

Jungkook kaşlarını çatarak telefonuma uzandı ve kamerasını açarak sol yanağına baktı. Yüzüne yerleştirdiği pislik gülümseme ise bana döndü ve elini bacaklarıma koyarak üzerime eğildi. "Sen temizlesene."

Anlına düşen siyah tutamları eşliğinde sırıtarak yüzüme bakmayı sürdürdü. Çocuklar bu halimize alışık olduğu için onlara normal geliyordu.

"Temizliyim hemen bebeğim." Yattığım yerde dikleştiğimde çilveli bir şekilde yüzümüzü aynı hizzaya getirdim. Alayla yüzüme bakarken önüme düşen saçlarımı kulağımın arasına sıkıştırdı ve hızla burnumu tutarak sıktı. "Aov. Gerizekalı!"

closeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin