Bizim ailede ise, bir amcam, bir de babam vardı. Aslında dört amcam vardı ama üçü düşmanlarımız tarfından öldürülmşlerdi. Bir diğer halam ise, kocasıyla birlikte yine düşmanlarımızın kurşunlarına hedef olmuştu . Onalardan da iki kişi ölmüştü. İkincisi de düğünü olurken öldürülen bir başka delikanlı...
Bunlar çok kötü, çok zalimce şeyler... Onlar içinde bizim için de . Asla olmaması gereken şeyler...
Büyük bir ümit ve beklentiyle askerden dönen o genci düşünün...Düğün gecesi binlerce hayallerle dolu o delikanlıyı hayal edin. İkisinin de sonu çok feci oldu. Ya arkada kalanların çektikleri acı ? Tıpkı bizim ki gibi...
ama bizimki daha da acıydı. Çünkü tam yanlız ve çaresiz kalmıştık. Hayatta kalan amcam sakat ve hasta birisiydi. Bize istediğimiz gibi destek olamadı. Çok zaman da kendi canı için bizlere yanaşmadı. Halam ise, bu can pazarına daha fazla dayanamadı, göçtü gitti.
Onu yıllarca hiç görmedik . Halamı bulma ümidiyle yaptığımız araştırma, yine beni bir yıkılşa götürmüştü.Hem kocası, hem de kendisi evde tüp zehirlenmesinden ölmüşlerdi.Gerçekten bir kaza mıydı ? Yoksa kasıtlı mıydı ? Bilemiyorum.
Evet işte. Hayat dedikleri : dünya içinde, dört çaresiz çocukla hasta bir annenin geldiği son nokta buydu.
Bizi öyle acı dolu günler bekliyordu ki, ne ben anlatabilirim, ne de siz dinleye bilirsiniz...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Emre
RandomArkadaşlar bu kitabı Halit Ertuğrul yazmıştır. Ben çok beğendiğim için sizinde okumanızı istedim. O nedenle bu kitabı yazdım. Kitapta Emre'nin nefes kesen hayat hikayesini bitirdiğinizde içinize yeni bir umudun ve yeni bir aydınlığın doğduğunu görec...
