-Teoman~Doktor-
Öyle büyük ki inan doktor içimdeki boşluğum
Ne koyarsam koyayım hiç dolmuyor
Eğer böyle yaşarsam hep aynı acıyı
Bu sıcaklar bile beni donduruyor.
.
."Ne demek gözüm hep üstündeydi?" Dedim korkuyla. Ferdi elini elimin üstüne koyduğunda korkuyla çekmek istedim ama daha sıkı tuttu "Seni tanıyorum Mayra, ne yapıcağını ne kadar vericeğini senden önce ben biliyorum. O maça çıkmaya korkuyorsun ama inan ki onların yıllardır çalıştığı başarıyı sen eline 1 yıldır top sürmeden başarabilirsin." Bir süre elimi tutmasına izin verdikten sonra geri çektim
"Asıl sen bana inan ki, beni tanımıyorsun. O maça çıkıcağım ama sonunda hiçbir bok yapamayacağım ve beni takımdan atmak zorunda kalıcaklar izle." Diyerek hışımla kalktım ve Zoran'ı bıraktığım yere doğru ilerledim hâlâ ordaydı "Maça çıkıcağım, ama hiçbir sorumluluğu üstenmiyorum." Diyerek üstümü giyinmeye indim
.
.İşte yine o merdivenlerdeydim. Çıktığımda senelerimin geçtiği o sahada olucaktım içimi yüne o his kaplamıştı. Sahaya girdiğimde seyircileri gördüm hepsi girmemle bağırmaya başlamıştı. Bazıları şaşkınlıkla yanındakini dürtüp beni eliyle gösteriyorlardı ve takım bana döndüğünde birkaç tanıdık simayla gülümsedim. Bir sürü yeni kişi de vardı onlarla tanıştıktan sonra yerlerimize geçmiştik.
Zoran gelip gerekli açıklamaları ingilizce bir şekilde yapmış hepimizi motive etmişti bense hâlâ seyircilerin sesine odaklanmıştım bir yandan da koltukları izliyordum. Görüş açıma kapüşonlu gözlüklü biri oturduğunda bunun Ferdi olduğunu anladım, hiç vazgeçmiyordu.
"Mayra yapabiliceğini biliyorum kalan yarım saatte hızlı bir şekilde kendin ısın yanına geliceğim."
Bildiğim alıştığım ısınmaları yaparken düşündüğümden daha da az zorlanmıştım. Hastanedeyken formuma o kadar dikkat ediyordum ki maç öncesi ısınmaları odamda 10 kere tekrar ederdim.
Zoran gelip başarıcağımı söyleyerek beni oyun alanına attı,
İşte başlıyoruz
Başlangıçları arkaya doğru oynuyorlardı benim topuma ortadaki oyuncularım atladığını görünce bana güvenmediklerini ve karşı takımında beni gafil avlamaya çalıştığını anlamıştım bu beni fazlasıyla sinirlendirmişti.
Sayıyı kaybetmemiz bu sinirimi körüklemişti "Toplarıma atlamayın!" Diye bağırdıktan sonra karşı taraf bana gelicek şekilde başlangıcını yapmıştı.
Manşetle topu yumuşattıktan sonra kenara çekildim ve oyunu çözmeye çalıştım. Ve sonra her şey kafama oturdu neden puan kaybettiğimiz belliydi Diziliş Aldatmacası bunu uzun süreli yapabilmelerinin nedeni serviste oldukları mevkilere odaklanmamamızdı . Sayıyı aldıktan sonra karşı takım dinlenme arası istemişti fırsat bu fırsattı
"Diziliş Aldatmacası yapıyorlar siz servislerde bana odaklandığınız için bunu göremediniz tabii." Dedim sinirle
Herkes bana dönerek olayı anlamış olmanın verdiği mahçuplukla bakıyordu
"Mayra doğru söylüyor taktiklerini öğrendiğimizi bilmiyorlar ve bunu yapmaya devam edicekler oyunu iyi izleyin takım içine değil karşı takıma odaklanın takım içindeki hatalara odaklanması gereken benim aranızdaki iletişimi koparmayın anlaşmazlıklar olmasın oyun arkada dönüyorsa bizim kulanıcağımız en iyi şey file hareketi olucaktır." Dedi Zoran
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mental illness/Ferdi Kadıoğlu
Fanfiction"Seni kimse benden iyi anlayamaz çünkü senle ben biriz" . . . "Komiksin beni anlayamazsın, çünkü ben bile daha kendimi anlayamadım."