𝙅𝙪𝙟𝙪𝙩𝙨𝙪 𝙆𝙖𝙞𝙨𝙚𝙣 [QUOTES AND ONE-SHOTS]

°one-shot¹⁴

Characters: Getou Suguru x reader

Warnings: Yok

Genre: Fluff

Bölüm şarkısı: Lord Huron - The night we met (bundan sonra bölüm başına şarkı önerisi koysam nasıl olur?)

~See you soon~

Elin cebinde ve hızlı adımlarla yürüyordun. Kapşonlu figürün adım adım seni takip etmesiyle içine paranoya yerleşmeye başladı. Koşarsan seni yakalayacağını biliyordun ve hızını artırırsan onun varlığından haberdar olduğunu bilecekdi, tek seçeneğin yürümekti.

Beklenti içinde alt dudağını ısırdın, er ya da geç harekete geçecekti. Uzun siyah saçlı, uzun kollu siyah üniformalı, saçını topuz yapmış solgun adamı gördüğünde şansını denemek istedin.

Zıplama mesafesindeyken ona sarıldın.

Geto sana şaşkın şaşkın baktı "Beni beklediğin için teşekkürler," dedin ve ondan uzaklaştın. Kapşonlu figüre arkana baktın, seni takip etmeye çalışan hareketleri durdu, yerinde durup kapşonunun gölgesinden sizi izliyordu.

Geto bakışlarını takip etti, delici siyah gözleri peşindeki adama hançerler fırlattı, "Sorun değil, senin için sabırlı olduğumu biliyorsun," tatlı bir gülümsemeyle sana baktı ve seni ellerinden tutup iki yanına çekti. Sapıktan daha uzağa yürüdünüz.

Uzaklaşınca elini sıktı, "Ben Geto, sen?"

Ona baktın, "Y/n, orada bana yardım ettiğin için teşekkürler" Bir köşeyi döndün ve eli seninkinden kaydı. "Bu kadar ani davrandığım için özür dilerim" Tekrar tatlı bir şekilde gülümsedi "Sorun değil, ayrıca kim bilir amacına ulaşsa ne olurdu"

Başını salladın ve gergin bir şekilde etrafına baktın "Uh, seni daha fazla rahatsız ettiğim için üzgünüm, ama beni eve bırakabilir misin?" Diye sordun. "Tabii" anlamında başını salladı.

Daha önceki adamdan kaçınmak için normal rotandan uzaklaşarak eve doğru yürümeye başladınız.

İkinizin üzerine çöken sessizlik tuhaftı ve kısa sürdü, "Peki bu kadar geç saate kalmana ne sebep oldu?" Diye sordu.

Omuzlarını silktin ve ona baktın, "Pekala, gerçekten çokta önemli bir şey değil, sadece telefonum için bir şarj cihazı almam gerekiyordu, bana ihtiyacı olabilecek insanlar için hattı açık tutmam gerek, umurlarında olmasa da."

Keskin bir şekilde nefes aldın ve tanıdık olmayan binalara baktın, "Daha önce hiç bu yoldan geri dönmedim,"

Geto, konuyu değiştirdiğini fark etti ve sana uyum sağlamaya karar verdi, "O halde bu kaybolduğun anlamına mı geliyor?" Diye sordu.

"Hayır, ileride tanıdık binalar görebiliyorum," İleriyi işaret ettin ve elini sıcak cebine soktun.

"Ah tamam." Geto başını salladı ve ilerlemeye devam etti.

Yürürken tekrar yüzüne ve siyah gözlerine baktın. Yüzündeki boşluklarda gizlenen gizem ve tehlikeye. "Baktığını hissedebiliyorum."

Yanakların ısındı ve "Üzgünüm" diye mırıldandın. Geto kıkırdadı ve sana baktı. Senin oldukça sevimli olduğunu kabul etmek zorundaydı ama işi nedeniyle muhtemelen hiç şansı olmadığını biliyordu.

"Geldik," dedin ve dairene giden merdivenleri çıktın, Geto orda durakladı ve dilini tıklattı, "Hey, tekrar buluşmak ister miydin?" Diye sordu.

Geriye baktın, yüzünde gergin bir gülümseme vardı. "Aslında evet."

Basamakları çıktı ve kulağına eğildi, "Dikkat et, ben tehlikeliyim," Alçak sesi başını döndürüyordu, "Tehlikeyle sorunum yok," diye fısıldadın.

Sana bir kez daha gülümsedi, bir kağıdı katlayıp sana verdiğinde gözlerine yansıyan ışık dönüyormuş gibi görünüyordu. "Yakında görüşürüz o zaman Y/n."

"Evet, hoşçakal Geto."

Onun ışıkların dokunmadığı gölgelerde kayboluşunu izledin, kalbin onun sesinin tam kulağında olduğunu hatırlayarak çırpındı.

"Yakında görüşürüz."

°Hii ben geldim, nasılsınız? Ben iyiyim umarım sizde iyisinizdir :]

°Çeviri veya yazım hatam varsa sorry ve oy vermeyi unutmayın lütfen ^_^

°Love you, bye♡♡♡