🦋11🦋

5.9K 412 343
                                    



2 ay sonra...


"Hyung saat kaç gibi varırsınız tam olarak, söyle ki ona göre havaalanına geleyim"

Sandalyede oturmuş makyöz'ün makyajımı bitirmesini beklerken bir yandan da hoparlöre aldığım yoongi hyung ile konuşuyordum. Birazdan uçağa binecekti ve jimin ile beraber yanıma geleceklerdi. Çok heyecanlıydım çünkü onları gerçekten de çok özlemiştim.

"Yedi dakika sonra uçağımız kalkıyor, akşam dokuz'da iniş yapacakmış. Ona göre gelirsin sen"

"Tamam hyung Taehyung ile beraber geliriz"

"Aman enişteyi unutma zaten"

"Hyung! Kaç defa ona böyle seslenme dedim alışkanlık olacak yanında da söyleyeceksin diye ödüm kopuyor"

"Söylemeyeceğimi kim söyledi?"

Avuç içimle başıma şap diye vurdum bir tane. Yoongi hyung kaç haftadır ona hislerimi açıklamam için beni zorlayıp duruyordu. Bazen beni tehdit dahi ettiği olmuştu. Buraya geldiğinde de rahat durmayacağına adım kadar emindim. Ne kadar bende hislerimi taehyunga açmak istesem de bir yandan da çok korkuyordum. Çünkü şu iki ay içerisinde o kadar çok yakınlaşmış ve samimi olmuştuk ki küçüklüğümüz de dahi bu kadar iyi anlaştığımızı hatırlamıyordum. Biz taehyung ile baya baya en yakın arkadaş olmuştuk. Ve bu bağımız o kadar güzel bir bağdı ki bozmaya korkuyor, bir adım ilerisini atmaya cesaret edemiyordum.

"Hyung rica ediyorum aklındaki o şeytanları kovup öyle gel, nedense beni zor duruma düşüreceğine dair hisler uyanmaya başladı içimde"

Ufak bir kıkırtı bıraktı, uçağın anons sesini duydum sonra. "Hislerin kuvvetliymiş" birkaç saniye bekledikten sonra ise "görüşürüz, akşam dokuzda gelmeyi unutma" dedi ve yüzüme kapattı. Alışmıştım artık yüzüme kapanan telefonlara.

Telefonu usulca cebime yerleştirip aynadaki yansımama baktım. Makyöz göz kapaklarımı siyah bir far ile hafif hafif belirginleştiriyordu. Yüzüm oldukça güzel görünüyordu. Sahi şu iki ay içerisinde baya bir değişmiştim.

Sporlar! Asla bitmek bilmeyen sporları her gün ajansa gelerek gerçekleştirmiştim taehyungun yönlendirmesi ile. Gün geçtikçe hareketlere karşı bir bağışıklık kazanmıştım mesela ve birinci ayın sonundan itibaren artık zorlanmadan yapıyordum her bir hareketi. Günlerimi sürekli ajansta gerekli hareketler ve ufak çekimler ile tamamlıyordum nerdeyse. Çok sıkı çalışmıştım bu iki ay içerisinde ve karşılığını da oldukça güzel alabilmiştim.

Değişmiştim mesela. Uyduğum diyet programları sayesinde 65 kilodan 57 kiloya düşmüştüm. Sıkı bir programım vardı. Bu yüzden iki ayda sekiz kilo vermeme şaşırmamıştım. Neyse ki istenilen kiloya ulaştığım için artık diyette değildim ve herşeyi yiyebilirdim. Tabii abartmamam şartıyla.

Vücudumda da değişiklikler olmuştu bu süreçte. Yaptığım tüm o hareketlerden verim almıştım mesela. Hafif, abartı olmayan göğüs ve karın kaslarım oluşmuştu. Bacaklarım eskisi kadar kalın değildi ve boyum ise birkaç santim daha uzamıştı. Vücudumun yanında yüzümde eskisine göre daha güzelleşmişti. Saçlarım kulak mememe geliyordu. Uzatmamı taehyung istemişti ve cidden bu saç şekli bana oldukça yakışmıştı.

"Bitti bay Jeon"

Makyöz elindeki fırçayı yerine yerleştirirken yerimden kalktım ve aynadan makyajıma baktım. "Teşekkür ederim çok güzel olmuş seowa" bana kısaca gülümseyip rica ettikten sonra işine döndü. Bende fazla oyalanmadan ordan ayrıldım ve tek elimi cebime yerleştirerek havalı bir şekilde çekimlerin yapıldığı alana doğru ilerledim.

Modéle Sexy Taekook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin