down the rabbit hole..

352 60 29
                                    

🎶
Bu ayakların daha da dibe batmasına engel olamıyorum,

Ve üzerimdeki etkileri görünmeye başlıyor,

Ben kahrolurken sen öylece bakıyorsun,
Ama lütfen ne gördüğünü söyleme bana.

Bana sanki beni anlıyormuş gibi bakma.
Bunun nasıl bir şey olduğunu bilmiyorsun.
🎶

tavşan deliğinden aşağıya

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

tavşan deliğinden aşağıya..

İnsanlar ruhunuzdaki çığlıkları duymadıklarında sesinizin neden kısık çıktığını sorgularlar, bunun sebebinin ne olduğunu bilmeden yargılarlar, yaralarlar ve yakıp yıkarlar. Bana olan buydu, ona olan da buydu. Onu yakıp yıkan bendim ama beni anlamayan da oydu, müthiş bir ironi denizinin içinde boğuluyorduk ve şu an herkes Jungkook'un hiç tanımadığı bir kıza neden bu kadar kötü baktığını sorguluyor olmalıydı.

Kuzenim de sorguluyordu ama onu umursamayacak kadar acı içindeydim. Nefes almak bile külfet gibi geliyorken sabah kaçtığım adamın kucağına düşmüştüm. Kaderin ya da tanrının benimle derdi neydi bilmiyordum ama bu durum yorucu olmaya başlamıştı. Yorucu ve bir o kadar sıkıcı..

"Hayır gerçekten anlamıyorum, onu nereden tanıyorsun?" dedi Mira geldiğimizden beri belki de ellinci kez.

"Eskiden beraber bale eğitimi alıyorduk." dedim artık susmasını umarak.

Ona açıklama yapmıyordum ve bu daha da sinirlenmesine sebep oluyordu. Bu kadar ısrarcı olmasının sebebi ise Jungkook'tu, buraya gelmeden önce bana ballandıra ballandıra anlattığı kişinin Jungkook olduğunu anlamamak mümkün değildi. Ona kur yaparken o kadar acemice davranıyordu ki onun adına yerine dibine girmek istememe sebep oluyordu.

"Sadece bu kadar yani?"

Artık bu saçma sorgulama işine dayanamadığım için yanından kalktım ve bar bölümüne doğru gittim. Kimsenin kıskançlık oyunlarına orta olmak gibi bir niyetim yoktu. Barmenin önüne geçip oturduğumda bir süre durdum ve hareketlerini izledim, çok seri hareket ediyordu ve bu hoşuma gitmişti Onun bu hareketleri kafamı birkaç saniye de olsa dağıtmıştı. Barmen işlerini bırakıp bana döndüğünde ona gülümsedim. O da karşılık olarak gülümsediğinde bana doğru eğildiğini fark ettiğimde gülümsemem sırıtmaya dönüştü. Bu kadar kolaydı işte her şey, basit insanları gülüşümle tuzağa düşürmek bir dakikamı bile almıyordu.

"Ne arzu ederdiniz?" dedi ve biraz daha eğilip dudaklarıma baktı.

"Absent," dedim ve kendimi geri çekip güldüm. "Var mı?"

reward me with death ❧liskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin