Bu saf öpücük saniyeler sürmüşdü.Ve Ali karşılık vermişdi.Alinin kalbi çok hızlı atıyordu.Ayrıldığımızda gözlerimizi kaçırdık.
Ali-ben özür dilerim.
Nazlı -gitsem iyi olucak.
Hemen ordan ayrılıb odama koşdum.Allahım yardım et. Bu sabah Beliz teyzemin sesiyle uyandık. Koridorda bağırıyordu.Hepimiz apar topar odamızdan çıktık.
Nazlı-Noldu?
Beliz - benim altın kolyem çalındı.
Nazlı kısık sesle- Şimdi diyecek Nazlı çaldı.
Ali- Nazlı sen sus. Anne iyi bak. Belki nereye koyduğunu unuttun?
Beliz- hayır oğlum ben kolye takımlarımı kasaya koydum.
Ali- Kasadan kim çalabilir?
Beliz- dün doğum günün için o kolyeyi takmak istedim. Sonra vazgeçdim ama geri koyamadım. Misafirlerin gelmesiyle aşağı indim ve o ayna karşısında kaldı.Bugün bakdım yok orda.
Ali- o zaman polisi ara.
Doruk- dedem burada değil.duyunca kötü olacaklar. Kendimiz arıyalım bulamazsak polisi ararız.Hepimiz evi aramaya başladık. Nedense çok endişeliydim. Çünki Beliz teyze ilk benden şüphe edicek bundan emindim. Ayrıca kaybolan altın kolye bir setti. Yani çok pahalı.Ali kolumdan tuttu ve beni kenara çekişdi.
Ali- Nazlı, bu işde parmağın var mı?
Nazlı- hayır, parmaklarım yerinde.
Ali- Bir kere ciddi ol.
Nazlı- hayır, bu olaydan haberim yok. Sende herkes gibi bendenmi şupheleniyorsun?
Ali- ben artık bilmiyorum kimden şupheleniyim,kime inanayım.
Beliz-buldum
Beliz teyzenin çığlıklarını duyduk. Hepimiz Garaja geldik. Açelya eliyle kutuların arkasını işaret etti.
Açelya- hırsız buraya saklamış.
Bu sözlerin ardından Demir geldi.
Herkes şaşkınca ona baktı. Ama Demirin hırsız olamayacağından emindim. Demir herkesin ona baktığını gördü.
Demir-noldu? Neden herkes bana öyle bakıyor?
Beliz- Yani hırsız mısın? Ortağında Nazlı o zaman.
Demir- sizi anlamıyorum. Neden benimle böyle konuşuyorsunuz?
Ali- Anne Hala kimin suçlu olduğunu bilmiyoruz. Bunun için kimseyi suçlama.
Açelya- abi onlar suçlu. Bu güne kadar evimizde hırsızlık hiç olmadı. Her şey onlar geldikten sonra oldu.Altını satıb parasını aralarında bölüceklerdi.
Doruk- Açelya, son zamanlarda çok fazla dedektif filmi izliyorsun anlaşıldı. Polisi aramak en iyisi.
Açelya- Bence en iyisi polisi aramak.
Bu hırsızlık benim için çok ilginçti. Sanki biri altın kolyeyi garaja saklıyor ve beni ve Demiri suçlu göstermeye çalışıyor.
Nazlı-polise gerek yok. Bu hırsızlığın arkasında kimin olduğunu bulacağım. Ama suçlu masumdan özür dileyecek. Kabül mü?
Doruk- Suçluyu nasıl bulacaksın?
Nazlı- bulucam. Demir, eve git ve biz bulana kadar gelme.
Nazlı- demek siz böyle düşünüyorsunuz.Demir altın kolyeyi çalmış ve garajda saklamış.
Beliz-evet ve eminim onunla ortaksın.
Nazlı- biz çalmış olsaydık onu garajda saklamazdık. Demir geceyle onu evine götürürdü. Yani burda saklamakdansa evine götürürdü ve hiç kimsede ondan şüphelenmezdi.
Doruk- Bence Nazlı haklı.
Nazlı-Beliz teyze sen kolyeni odana götür yine kasana koy. Bu sefer kasayı açık bırakma yoksa bütün altınların kaybolur senin elinden sag çıkamayız.Beliz teyze ve Açelya odalarına gider.Kafamı kaldırıb evin gizli kamerasını gördüm.
Nazlı- buldum
eve koştum. Ali ve Doruk arkamdan geldiler.ne olduğunu öğrenmek istiyorlardı.Kamera odasına geldim. Videoların tamamı bilgisayar belleğine kaydedilmiştir.
Nazlı- Siz bilgidayardan anlarsınız.
Doru-anlıyoruz. Ne yapalım?
Ali- Tabii ki kamera tarafından kaydedilen videolara bakacağız.
Nazlı-sende akılda benden geri kalmıyorsun.
Bana ters bir bakış atdı. Videoya bakınca her şey netleşiyor. Ali, Doruk ve ben oturma odasına geldik ve hizmetçiye Açelyayla, Beliz teyzemi çağırmasını istedik. Geldiklerinde Ali söze girdi.
Alo- oho oho şimdi şöyleki Hırsızın kim olduğunu öğrendik.
Beliz- öylemi, polisi arayalım.
Açelya-bencede. Polis ona bir ders versin.
Nazlı- Bunun iyi bir fikir olduğunu düşündüm. Polis senin akılını yerine getirir.
Doruk bana eğildi.
Doruk- laf sokmasan ölürsün.
Nazlı- eğer Polisi ararsak önce sizi karakola götürürler. Hırsızlıktan en az 5 yıl hapis cezasına çarptırılırsınız. O anı hayal ediyorum. Çizgili giysiler size çok yardımcı olacaktır.
Açelya-Ne demek istiyorsun?
Doruk- ben size çeviriyim Nazlının dediklerini. Biz garajı çeken kameranın videolarina bakdık. Sizin napdığınızı gördük.
Beliz-napmışız ki?
Ali- Sabah erken kalkıp herkes uyurken garaja gidiyorsunuz. Kolyede senin elindeydi. Onu garajda gizliyib hiç kimseye görünmeden eve geliyorsunuz. Beliz teyze ve Açelya bir-birilerine baldırlar.
B,A- olamaz.
Doruk-neden?
Açelya- ama kameraları kapatmışdık biz.
Nazlı- sizin aklınız benim topuğumda. Siz televizyonu kapatmışsınız akıllılar.
Elini Alinin omzuna koydum.
Nazlı- iyiki annenle kardeşin çok akıllı değiller. Yoksa bu işi böyle çabuk halledemezdik..
Aliye baktığımda bana ters bakan bakışları gördüm ve elimi hızla omzundan çektim. Bu ailenin tüm üyeleri deliydi. Akıllı kimse yoktu. Ali, her zamanki gibi kollarını göğsünde kavuşturdu.
Ali- neden bunu yapdınız? Dedemle babam duysa ne diyicek hiç düşündünüzmü?
Beliz- oğlum biz...
K- onlardan bıktık.Onları kovmak için yapdık.
Beliz teyze-Kapa çeneni
Doruk- Dedem bilse sizin için iyi olmicak.
Beliz teyzeye ve Açelyaya yaklaşdım.
Nazlı- sizin yapdığınız başkasına iftira atmak. Demirin suçsuz olduğunu kanıtlamasaydık, hapse girmesine nasıl razı olurdunuz? Vicdanınız bunu nasıl algılar? İnsanlıktan uzaksınız.Dedem gelince hepsini ona Anlatıcam. Belki O zaman akıllanırsınız.
odama gittim. Ben gittikten sonra erkekler annelerini ve kız kardeşlerini azarlardı. Kapımın Tıklandığında girib açdım. Beliz teyzemi Karşimda görünce şaşırmadım. Neden geldiğini biliyordum ama yine de söylemesini bekliyordum. Dedeme bir şey söylemememi istedi. Tabii ki söz vermedim ve onu endişelendirmek için elimden geleni yaptım. Sonra mutlu bir şekilde duşa girdim. Duştan çıktım ve saçımı kurutmak için yatağıma oturdum. Bir süre sonra omzumda garip bir ağırlık hissettim. Elimle tuttuğumda, elimdekinin titrediğini hissettim.
N- aaaaaaa fare var .
Tüm gücümle bağırdım ve fareyi yere fırlattım. Yatağımdan kalkıp yere baktığımda farenin 1 değil 5-6 tane olduğunu gördüm. Hepsi yerde yürüyor ve garip sesler çıkarıyorlardı. İlk Ali çığlığıma geldi. Kapıyı açdı.
Ali-noldu?
Nazlı- yerde fareler var.
gülümsedi.
Ali- Farelerden korkar mısın?
Nazlı-Omzumda yürürken elbette korkarım. Bornozumu düzelttim.
Ali- Korkma gel benim odamda kurulanırsın.
Nazlı-hayır yere inmicem.
Ali-baş belasısın sen.
Beni kucağına aldı. Bir elimi omzuna koydum ve diğer elimle bornozumun yakasını düzelttim.beni kollarında kendi odasına getirdi ve yatagına koydu. Ben şaşkın halde ona bakıyordum.Eliyle bornozumun yakasını düzeltti.
Ali- kurulan yoksa hastalanıcaksın.
Bana bir havlu verdi.Ona bakdım.Odamdan bana kıyafet getirdi.
Ali-Bunu giyin fareler gitdikden sonra istesen değişirsin üstünü.
Odadan çıktı. Sadece şaşkınlıkla ona baktım. Bu adama günden güne hayrandım.Gecen gece hakkında hiç konusmuyorduk.Sanki hiç yaşanmamış gibi.ama ben unutamıyordum.
Odamdaki fareleri Açelyanın yaptığından emindim ama nasıl kanıtlayacağımı bilmiyordum.
Giyinib aşağı indim.Çalan ev telefonunu açdım
Tanju-Nazlı nasılsın kızım?
Nazlı-iyiyim siz nasılsınız? Bizi tamamen unutmusuz.
Tanju- hayır unutmadık bu akşam geliyoruz. Herkese söylersin tamammı?
Nazlı- tamam.
söylememeye karar verdim.Kimseye bir şey söylemedim. Hepimiz masada akşam yemegi için oturduk. Kapı zili çaldığında dedemin geldiğini anladım. herkes şaşkın halde onlara baktı. Dedem söylendi.
Tanju-neden öyle bakıyorsunuz? Bizi beklemiyormuydunuz?
Beliz- hayır. Geldiyinizi neden haber vermediniz?
Ferman- Babam Nazlıya geldiğimizi söyledi. Sana söylemedi mi?
Beliz teyzem bana ters ters baktı.
Beliz-hiçbir şey söylemedi.
Güldüm.
Nazlı- Sürpriz olsun istedim. Ona göre ben kimseye hiçbirşey demedim.
Doruk kulağıma söyledi.
Doruk- ben senin kadar çokbilmiş insan görmedim. Kendin bilerek söylemedinki, annemle kardeşim korksunlar.Cadısın.
Nazlı- biliyorum
gülümsedim. Dedemle sofrada yemek yerken söhbet devam etdi.
Ferman- söyleyin bakalım biz olmadan napdınız?
Açelya-hiç baba. Sensiz günler sıkıcıydı.
Tanju- yani yaramazlık yapmadınız?
Beliz-Hayır, ne olu...
Nazlı- Aslında çok ilginç bir olay oldu. Herkes başını kaldırıp bana baktı. Beliz teyzem ve Açelyanın uzun süredir acı çektiğini görmek beni çok mutlu etti. Doruk ve Alinin bana "Sus"işareti yapmaları, Teyzemin ve Açelaynın yalvarıp bana bakmaları hoşuma gitti.
Tanju- söylesene noldu?
Ferman- böyle geç cevap verdiğine göre galiba kötü birşey olmuş ve sen konuşmaya çekiniyorsun.
Beliz teyzem ve Açelya nerdeyse ağlamak üzereydiler. Alinin gözlerini kısarak konuşdu.
Ali- sen gününü görüceksin.
Nazlı- kötü bir olay değil. Ali sayesinde Sinan okula gidiyor. Bu, yani olmadığın zamanlardaki en ilginç olaydı. Başkaları için ilginç ve heyecan verici olmayabilir, ama kardeşim okula gittiği için memnunum. Bunun için Aliye her zaman minnettar olacağım.
Tanju- aferim Ali sana. Aslında ben yurt dışından geldiğimde Sinanı okula göndericekdim ama sen benden önce davrandın.
Ali- Sinanın bütün gün evde olduğunu fark ettim. Sorduğumda okula gitmediğini söyledi, ben de ona yardım etmeye karar verdim.
Ferman- aferim oğlum herzaman yufkayürekliydin. Her ayrıntıya dikkat ediyorsun ve bu karakterini çok seviyorum.
Doruk yüzünü ekşitdi.
Doruk- herkesde Aliyi övdü peki ben?Nazlı-ben seni çok seviyorum. Sen çok Sıcakkanlı bir insansın.
Kısık bir sesle Sinan söyledi.
Sinan-Seni çok seviyorum Doruk abi.
Doruk-bende seni seviyorum aslan parçası.Evimize geldiğinde evimiz çok sessizdi.
Nazlı- Bunu iyi anlamda mı yoksa kötü anlamda mı söyledin?
Doruk- Elbette güzel çünkü sizden önce bizim evimiz çok sıkıcıydı.
Dedem derin bir iç çekti.
Tanju- Ailemin bu kadar sıcakkanlı olmasına sevindim. Peki Açelya ve Beliz teyzeni istemiyor musun?
Nazlı- ben bu soruyu duymamış gibi yapıcam.
bunu söyleyince dayımin yemeği boğazına takıldı ve Oksürmeye başladı. Beliz teyzem ters bakışları beni çıldırtıyordu. Bu konuşmayı bitirmek için dedem söze girdi.
Tanju- Açelya sana yurtdışında yeni üniversitetit bakdık.
Açelya- neden dede? Burda okuyorum işte.
Ferman- Kızım orada 1 yıl okusan fena olmaz. Geleceğinin için önemli. Hem kuzeninde orda.
Bir halam varmış.Hiç görmediyim kuzenimde. Uzun boylu bir çocuktu yurt dışında okuyor. Nasıl biri olduğunu çok merak ediyordum.Tanju- Biz sabah akşam 3 günlük yurt dışına dönücez. Sende bizimle gekiceksin. Yeni üniversitetine bakarsın eğer beyenmezsen burda okumaya devam edersin.
Beliz- Baba, sizinle gelebilir miyim?
Tanju-Tabi ki olur. Nazlı Ali ve Doruk evde kalıyor.
Nedense bu sözden sonra sabah akşamı dört gözle beklemeye başladım.
Sabah olmuşdu.Dedemler evde olduğu için sessiz geçmişdi günümüz. Akşam herkes çantasını topluyordu. 3 gün yalnız kaldığımız için çok mutluyduk. Dedem, dayım, Beliz teyzem ve Açelya bizimle görüşüb hava alanına gidiyorlar.Doruk- see gençler nereye gidiyoruz?
Nazlı- geç oldu ama?
Ali- benimde İşlerim var.
Nazlı- Bir gün işini yapmazsan dünya başına yıkılır mı?
Ali- sorumlu olmak zorundaydı.
Doruk-Bu gün herkes tüm işini iptal etsin. Şehire gezmeye çıkıyoruz.
Sinan-Ben de geleceğim.
Nazlı- hayır kardeşkm olmaz. Hala küçüksün ve sabah okula gideceksin.
Sinan yüzünü asıp odaya gider. Giyinip evden çıktık. Ali gelmek istemese de Doruk ve ben onu kolundan tutup evden çıkardık. Doruk bizi sahile getirdi. Deniz çok güzel görünüyordu. Yakındaki bir kafeye geldik ve garson ne sipariş edeceğimizi sordu:
Nazlı-dondurma
Doruk-bende
Ali-bense çay.
Ben ve Doruk Aliye bakdık.
Nazlı- Çay ne? çocukmusun?
Ali-Çay istiyorum.
Nazlı- Hayır, dondurma yiyeceksen.
Israrlardan sonra kabul etdi.
Dondurmamızı yedik ve sahilde sohbet ettik. Birlikte harika zaman geçirdik. arabadan eve dönüş yolunda:
Doruk- En sevdiğin özelliğin ne biliyor musun?
Nazlı-neymiş?
Doruk- Yüzündeki lekeye rağmen eğlenmeyi biliyorsun. Seninle vakit geçirmek harikaydı.
Nazlı- Bunu duyduğuna sevindim.
Ali bize ters bir bakış atdı.Ona ne acaba.
Eve geldiğimizde hepimiz odamıza gittik.
Sabah Sinanı uyandırdım ve onu okula gönderdim. Doruk ve ben kahvaltıdaydık. Alinin orada olmadığını görünce endişelendim.
Herkesden önce kalkan Ali şimdi uyuyor.
Doruk evden çıkar çıkmaz Alinin odasına geldim. Alinin halsiz olduğunu gördüm.
Nazlı- Kahvaltıya gelmedin diye endişelendim.
Ali -Merak etme, ben iyiyim
sesini tanıyamadım.Ona yakınlaşdım.
Nazlı-Üşütdün mü?
Ali- boğazım biraz ağrıyor.
Nazlı- Dün dondurma yedin. Galiba ondan oldu.Sende bir dondurmayla yatağa düşdün.Çok garipsin.
Alinin ateşini ölçmek için dudağımı alnına koydum.Annem ateşimi hep böyle ölçerdi.Ateşin olduğunu hissederek mutfağa hızlıca geldim. Ilık su ve küçük bir havluyla odasına geldim. Havluyu ıslatıb alnına koydum
Hizmetçiye bana reçelli sıcak çay getirmesini istedim.Ali çok öksürüyordu.Çayını içmesine yardım ettim. Ama ateşi düsmedi. Doruğu aradım ve ona Alinin çok hasta olduğunu söyledim. Doruk eve geldi ve aile doktorlarını eve çağırdı. Doktor Aliye tedavi yazdı ve hemen ilacı aldık. Ali ilacı aldıktan sonra uyuyakaldı.Bir an olsun bırakmadım. Suçlu hissettim. Dondurma yemesini ısrarla ben istedim. Yatağının kenarına oturdum ve sadece onu izledim. Sanki bir çocukmuş gibi uyuyordu.
Ali bütün gece sayıklıyırdu.
Ali-Neden yapdın?yapmamalıydın.
Nazlı-acaba ne görüyordu?
Çok terliyordu ve bende üzerini değişmesine yardım ettim. Çok utansamda, yapmak zorunda kaldım. Ondan bir an olsun ayrılmadım. Ertesi sabah yakın uykunun kollarına kendimi birakmışdım. Başımı yatağın kenarina koyub uykuya gitmişdim.
Ali sabah uyandığında beni yatağının kenarında uyurken görüyor. Eliyle saçımı okşuyor.
Ali-Bunu bize yapamam.olmaz.
Uyandığımı hissederek elini saçımdan çekti. Eliyle saçımı okuyor. Uyandığımı hissederek elini saçımdan çekti.
Nazlı-Günaydın.İyimisin?
Ali-iyiyim.sen bütün gece burdamı uyudun?
Nazlı-şey senin uyanmanı bekliyince uyuyakalmışım.
Ali-sen banamı bakdın?
Aliyi anlamıyordum hem öpücüğüme karşılık veriyor hemde ilgili davranıyor.
Nazlı-evet ben bakdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İçimdeki Güzellik
Novela JuvenilNazlı yüzünde siyah bir lekeyle doğar.İnsanların önyargısı yetmezmiş gibi hayat onu başka yerlere savurur