Daughter Of STARK

Temizlik

Queens

"Yok artık, hem bana tüm evi temizletiyor,hem de itiraz ediyor."
Clint,Belle yatağa eğilmiş, kızının ateşini kontrol ederken oturduğu koltukta homurdandı. "Bütün evi siz temizlemediniz. Sadece mutfağın yerlerini ve banyoyu temizlediniz. Geriye kalan odaları ben ve Wanda temizledik." Alice annesi eline birkaç
ilaç verirken gülmemek için dudağını
ısırdı. Clint ise yeni bir cips pakedi açıp ayağının altındaki diğer cips  çöplerini iterken biraz daha homurdandı."Teşekkür edeceğine bir de mızmızlanıyor. Ah,ama bende Natasha gibi temizlikten kaçsaydım o zaman görürdünüz siz. Ama işte benim bu merhametim, iyi kalpliliğim...ama bana teşekkür eden yok!" Daha sonra Alice'in 'zorla temizlik' ve 'manyak kadın' a çok benzettiği birkaç şey daha homurdandı ağzının içinde.

Belle Alice'in tansiyonunu da ölçtükten sonra doğruldu. "Violet,tatlım. Tansiyonun biraz yüksek,ateşinde tam düşmemiş. Ama birazdan ilaçlar etkisini göstermeye başlar. Yataktan çıkma sakın, Ben hemen geleceğim." Daha sonra hala koltukta  oturarak cips yiyen ve arada bir kendisine ters bakışlar atarak 'temizlik' ,'ellerim acıdı' ve tekrardan
'Manyak kadın' a fena halde benzeyen şeyler mırıldanan Clint'e döndü ve gülmemeye çalışarak konuştu; "Teşekkür ederim Bay Barton. Burada kalıp her ne kadar benim zorumla da olsa temizlik yapmanız büyük incelik." Clint yediği cipsin üstünden kısık gözlerle Belle'ye baktı. Sanki yaptırdığı temizlik yüzünden  küfür etmek istiyorda cesaret edemiyor gibiydi. En sonunda yerinde kıpırdandı ve yüzüne mağrur bir ifadeyle, "Eh, madem öyle diyorsun..." dedi.

Belle hafifçe güldü."Sizi az da olsa memnun edebildiğime göre şimdi çöplerinizi toplayabilirsiniz sanırım."
Clint'in gözleri irileşirken Alice bu sefer dayanamadı ve yüksek sesle güldü. Annesi böyleydi işte. Kontrol sizde sanabilirdiniz ama aslında gemiyi yöneten Belle olurdu. Ve zamanı geldiğinde, kontrolü eline alır ve size patronun kim olduğunu gösterirdi.

Belle,yatakta uzanmış Clint'le kendisine gülen kızına hayranlıkla baktı. Kızının pek fazla gülmediğini biliyordu. Ve içten içe yalnızlık çektiğini. Ne de olsa o bir anneydi. Alice'in kendisine söylemediği, içinde tuttuğu şeyleri anlaması için gözlerine şöyle bir bakması yeterdi.
"Bence Wanda'yı çağırmalıyız. Ben o kadar temizlik yaptım. Buradan kalkacak halim yok. O gelsin yapsın. Artık büyüyle mi toplar çöpleri yoksa normal mi bilmem." Belle Clint'e bakarak gözlerini devirdi."Wanda'da çok yoruldu. Salonda uyuya kalmış, üstünü örttüm az önce. Yani o yapamaz. Bu yüzden kalk ve kendi çöpünü kendin temizle."

-"Ne o kadar temizlik yaptıktan sonra mı? Hayatta olmaz."

-"Sadece-"

-"Sadece o kocaman mutfağın yerlerini ve banyoyu temizledim evet.
Zaten bu ikisi evin tamamını kaplıyor."

-"Yani banyoyu da büyük buldun öyle mi?"

-"Banyoya hiç girmedin herhalde! Koskocaman be! Benim evimde bile öyle büyük banyo yok!"

-"Anlıyorum... peki banyoyu tekrar temizlemek ister miydin?"

-"NE? delirdin herhalde!? Ne diye temizlediğim yeri tekrar temizleyeyim?Bekle-sen! Seni cani!!!

Belle elini geç bunları dercesine salladı."Eğer kıçını kaldırıp çöplerini temizlemez ve kızımın yeni odasını havalandırmazsan, o koskocaman banyo tekrardan seni görmek için can atıyor olacak." Kararlı bakışlarla son kez Clint'e baktıktan sonra hala kıkırdayan Alice'i alnından öpüp odadan çıkmadan önce, son gördüğü şey, aceleyle camı açıp cips çöplerini toplayan Clint oldu. Kendi kendine güldükten sonra tam on yedi yıl önce kaldığı evin merdivenlerinden inerken, yinede kendini Clint'e karşı minnettar hissetti Belle. Eğer kızını böyle mutlu edecek ve güldürecek ise istediği kadar onlarla kalabilirdi. Ne de olsa kızını güldürmeyi başarmıştı. Ve bu okçudan hoşlanabilmesi için yeterliydi.