confession.

1.7K 125 8
                                    

Yazardan;

Lalisa gururunu ayaklar altına almayacaktı. Arkadaşları ve abisine olan kırgınlığı geçmişti. Sonuçta onu korumak için yapmışlardı. Fakat Jungkook'a deli gibi sinirliydi. Lalisa'ya en ağır gelen şey ise bu durumda hala onu sevmesiydi. Jisoo'nun görkemli evinin önünde arabadan inerken bunu tekrar hatırladı ve kendine yine lanetler okudu.

Arabadan indiğinde evden gelen yüksek ses ile gülümsedi. O bu geceden sonra eski saf Lalisa değildi.

Lalisa eve hala gülümseyerek bakarken Taehyung yanına yaklaştı ve "Bundan emin misin?" diye sormadan edemedi. Küçük kardeşinin aldığı nefretin haddi hesabı yoktu. Birde gerçek kimliğini bildiklerine göre ona ne yapacaklarını asla kestiremiyordu.

Lalisa bakışlarını onun için endişelen Taehyung'un tam gözlerinin içine sabitledi. Taehyung'un aksine Lalisa'nın gözleri parlıyordu, yüzü kızarmıştı. Makyajını evden çıkarken alelacele düzelttiği için yakından bakınca o kadar da kusursuz görünmüyordu.

"Kimse Lalisa Manoban'ı kullanamaz." ağızından sadece bu sözcükler çıktı. Şuanda Lalisa'nın içinde intikam ateşiyle yanıp tutuşan, kendisine hiç benzemeyen biri vardı. Bu Taehyung'u oldukça ürkütmüştü.

Lalisa gülümsemesini eksik etmeden arkadaşının lüks evinin bahçesine adımlarını attı. Arkasındaki abisi ise büyük adımlar ile ona yetişmeye çalışıyordu.

Evin kapısının önünde Seokjin oturuyordu. Kafasını telefonuna gömmüştü.

"Merhaba Seokjin Oppa."

Seokjin kafasını kaldırdığı anda gözlerini pörtletti.

"B-bayan-"

"Eve girebilir miyiz?"

Seokjin kapının önünden çekildi. Lalisa içeri girdiği anda genç adam Taehyung'un koluna yapıştı. Uzun bir konuşma olacaktı.

Lalisa'yı görenler anında sessizleşiyordu. Kalabalığın arasından geçerek kızların yanına geçti. Kızlar ise onu gördükleri anda soru yağmuruna tuttu. Fakat Lalisa'nın gülümsemesinin yerini hala farklı bir ifade almamıştı.

"Lisa, iyi misin? Korkutucu görünüyorsun..."

"Jungkook'un iddasını ve bu konuyu benden sakladığınızı öğrendim."

Kızlar anında buz kesildi. Ne diyeceklerini bilmiyorlardı. Jisoo açıklama yapmaya çalıştı.

"Lisa, bak. Sana söylemememizin nedenleri va-"

Lalisa eliyle onu durdurdu.

"Biliyorum Unnie, size kızmıyorum. Ama Lalisa Manoban'ın oyuncak olmadığını bilmesi gereken biri var. Ve benim o kişiye bunu söylemem lazım."

Kızların cevabını beklemeden biraz uzaklaştı. Herkes hala ona bakıyordu. O ise telefonunu çıkartıp Jungkook'a mesaj attı.
_________________________________________

missL;
Terasa gel yakışıklı.
(görüldü 19.54)
_________________________________________

Telefonunu geri çantasına koydu. Terasa doğru yürümeye başladı.

Kendisi hakkında konuşan insanların seslerini yüksek müzik sesine rağmen rahatça duyuluyordu. Fakat umrunda olan tek şey, onu pişman ettirmekti.

Terasa çıktığında aklındaki plan çoktan hazırdı. Soğuk hava kollarına vurduğunda cekete biraz daha sarılıp ilerideki koltuklara oturdu ve beklemeye başladı.

Jungkook teras katın kapısına geldiğinde nefes nefese kalmıştı. Kısa bir süre sonra kapı aralığından girdi. Lalisa'yı gördüğü anda kalbi tekrar hızlandı.

Lalisa ise geldiğini çoktan farketmişti. Sadece masum rolünü oynuyordu.

Lalisa arkasını döndüğünde Jungkook'un onda mükemmel duran takım elbisesi, ve boyası akmış kahverengi-siyah arası saçlarıyla o da Lalisa gibi kusursuzdu.

Harika bir çift olabilirlerdi, faket kaderin buna izin vereceğini pek sanmıyorlardı. En azından Lalisa öyle düşünmüyordu.

"Cidden Bayan L sen misin?"

Ortamın sessizliğini Jungkook'un yumuşak sesi böldü.

"Bilmem, sence o muyum?"

Masumiyetini koruyarak söylemişti, gülümseyerek. Tabi Jungkook mesajını almıştı.

Lalisa Jungkook'a yaklaşmıştı. Jungkook'un kalbi ise o kadar hızlıydı ki bir an kalp krizi geçireceğini düşündü.

Lalisa yavaşça Jungkook'un yakasını düzeltti. Jungkook ise nefes almayı unutmuşcasına, Lalisa bu kadar yakınındayken bir heykel gibi kalmıştı.

"Çok yakışıklı olmuşsun."

Jungkook, az önce olduğu gibi hiçbir tepki verememişti.

"Pekii, sana bir soru soracağım. Genel olarak mı kızları böyle kullanırsın? Yoksa bana karşı özel bir sebebi var mı?"

Jungkook ne diyeceğini bilememişti. Herşeyi biliyor muydu? Peki ne zamandan beri biliyordu?

Lalisa bi sefer geri çekildi. Artık dolu gözleri daha belirgindi. Yüzünde buruk bir gülümseme vardı.

"Ben sana aşıktım Jungkook."

Jungkook kendini hiç o kadar kötü hissetmemişti. Keşke Namjoon ve Taehyung'u dinleyip vazgeçseydi.

Aşık olduğu kişi ona aşık ama gözyaşlarının nedeni de kendisiydi.

Lalisa çantasını alıp kapıya yürüdüğünde, uzun zamandır kaskatı kesilmiş Jungkook ilk defa konuştu.

"Lalisa!"

miss 'L' || 𝘭𝘪𝘴𝘬𝘰𝘰𝘬✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin