Little One Tears the Villain's Script

Bölüm 2

Üç buçuk yaşındaki kötü kadın kahraman (2)

Jiang Xiaoman’ı plana göre yönlendirmesi gereken bir kötülük sistemi olduğunu bir  kenara bıraksa bile, ki bunu gerçekten istese de, kafasını kurtarmak için on puanı dahi yoktu.

Sistem ilk kez inanların acısını bizzat tecrübe etti ve ‘Bir kahraman bile para probleminden kaçamaz’ durumunun acısını anladı.

“Bay sistem de bir şey yapamaz” Sistem dürüstçe cevap verdi.

Ev sahibine yanlış zamanda bağlanmıştı. Jiang Xiaoman ailesiyle tanıştıktan sonra olması gerekiyordu ancak programda bir hata vardı ve zamanlama berbattı.Sistem ,Jiang Xiaoman henüz üç yaşında yeni yürümeye başlayan bir çocukken ona bağlandı.Bir çocuğun vücudundaki kötü karakterle yüzleşen sistem de bunalıma girmişti.

3-4 yaşındaki bir çocuk ne yapabilir?

Kötü şeyler yaparak puan kazanması için görevler verebilirdi.Jiang Xiaoman en fazla büyükannesi bakmıyorken gizlice bir  tabağı kırabilirdi.Sistem bir gözünü kapattı ve kötülük tohumlarını yetiştirmesine ve onu kötülük yapmaya teşvik etmesini umarak  onu ödüllendirdi.
Dha sonra büyükanne tüm tabakları kırılmaz tabaklarla değiştirdi ve böylece Jiang Xiaoman puanları bu şekilde bile kazanamadı.

Hayat gerçekten kolay değildi ,sistem bile iç çekmek istedi.

Ayrıca puan olmadan yükseltilemezdi.Ev sahibine bağlı olarak işini dürüstçe ve özenli bir şekilde yapıp büyük bir kötü adam sitemi olmaya çalıştı ama şimdi bunu yapmak çok zor görünüyordu. Jiang Xiaoman sistemden bir çözüm alamadı  bu yüzden uzandı ve hıçkıra hıçkıra ağladı ve sonunda da ağlamaktan çok yorulup uyuya kaldı. Uyurken hala amcası için endişeliydi ve bu yüzden de  iyi uyuyamadı.

°°°°°

Ertesi gün, Jiang Xiumei her zamanki gibi erken uyandı ve gökyüzü sadece biraz parlaktı. Biraz çorba ve su hazırladıktan sonra Jiang Xiaoman'ı uyandırmaya gitti.

Ama kapıyı açınca şaşırdı. Jiang Xiaoman'ın battaniyesi uzun zaman önce yere atılmıştı ve kısa saçları tavuk kümesi gibi dağınıktı. Yüzünde hâlâ dün geceden kalan gözyaşlarının izleri vardı, iri gözleri şişmişti ve tombul küçük yüzü kıpkırmızıydı. Rüyasında ne gördüğü belli değildi ama ağzı yarı açık hıçkıra hıçkıra ağlıyordu ve çok perişan görünüyordu.

"Sevgili iyi çocuğum.” Jiang Xiumei şaşırdı ve onu uyandırdı. “Xiaoman, sorun ne? Hasta mısın?"

Jiang Xiaoman her zaman onunla yatmıştı. Çocuk geceleri çok iyi davrandı ve hiç ağlamadı ayrıca çok nazik ve narin uykulu bir yüzü vardı. Jiang Xiumei son zamanlarda hastaydı ve hastalığın ona bulaşmasından korktuğu için  ayrı bir odada uyumayı tercih etti. Aksi takdirde, böyle küçük bir çocuğun yalnız uyumasına kim izin verirdi ki?

Ama sadece bir gece ayrı kaldıktan sonra çocuğun boyle olacağını kim bilebilirdi?

Jiang Xiumei, elini Jiang Xiaoman'ın alnina koydu ve ateşinin olmadığını öğrenince rahatladı.

"Büyükanne.“ Jiang Xiaoman kollarını Jiang Xiumei'nin boynuna doladı ve kollarını sıkılaştırdı, tatlı sesi zayıf geliyordu.

Onun iyi olduğunu gören Jiang Xiumei rahat bir nefes aldi. Onu kaldırıp banyoya getirdi, küçük bir diş fırçası verdi ve "Çabuk yıkan ve dişlerini fırçala, sonra büyükannenle okula gel. Hemen gitmezsek geç kalacağız"

Jiang Xiumei, özel becerileri olmayan yaşlı bir kadındı. Oğlu itaatsizdi ve nadiren eve gelirdi. Ailesini geçindirmek için çalışmaktan başka çaresi yoktu. Küçük kasabadaki ilkokulun kantininde öğrenciler için yemek pişirir ve servis ederdi Onu evde yalnız bırakarak rahat hissetmiyordu, bu yüzden işe her gittiğinde Jiang Xiaoman'ı da yanında gotürürdü.

Jiang Xiaoman mutsuz bir şekilde cevap verdi ve itaatkar bir şekilde yüzünü yıkadı ve dişlerini fırçaladı. Küçük diş fırçasını ve havluyu astıktan sonra Jiang Xiaoman hayal kurmaya başladı. Dün gece gördüğü rüyayı düşününce tekrar ağlamak istedi ama ağzını kapatıp kendini tuttu.

Büyükanneye söylese bile inanmazdı. Sadece Jiang Xiaoman, Bay Sistemin sesini duyabilir ve onunla iletişim kurabilirdi. Eğer ona söyleseydi, büyükanne onun saçma sapan konuştuğunu söyler ve onu iyileştirecek bir şaman bulurdu.

Jiang Xiaoman bir kez bunun hakkında konuşmayı denedi ama büyükanne onun saçma sapan konuştuğunu düşündü ve kasabanın şamanından kötü ruhları kovmasını istedi. Kötū ruhları uzaklaştırabileceğini söyleyen şaman, yanan kırmızı bir demir tencere getirdi ve Jiang Xiaoman'ı bahçenin her yerinde kovalayarak onu aptalca korkuttu.