6

1.9K 125 33
                                    

Taehyung azar yedikten sonra üç dersine de girmişti. Bütün dersleri bitince de hızla arkadaşlarıyla buluştu.

Uzun zamandir içmek istiyordu aslında. Ama müdür ne yaptığını görmek için peşine adam bile takmıştı. Önce ondan kurtulması gerekiyordu.

Taehyung
Siz gidin gelicem

Tuvalete girdikten sonra pencere aramaya başladı. Sonunda gördüğü küçük pencereyle gülümsedi ve destek alarak camdan dışarı çıktı.

Artık peşinde her kim varsa onu kaybetmişti. Sinsice gülümsedi ve anlaştıkları bara doğru
ilerlemeye başladı.

...

Seokjin biraz endişelenmeye başlamıştı çünkü saat 10'a geliyordu. Eğer Taehyung yarım saat içinde gelmezse dışarıda uyumak zorunda kalırdı.

Ofladı ve telefonunu çıkardı.'Belki zamanın farkında değildir?' diye düşündü. En azından mesaj atıp
uyarsa sorun olmazdı. Yani öyle düşünüyordu Seokjin.

Seokjin
Taehyung
Saat 10 olmak üzere
Nerdesin şimdi?
Gelmezsen dışarı kalırsın
Hem müdürden de azar yersin
Bi an önce gelirsen iyi olur

...

Taehyung sürekli titreyen telefonuna sinir oldu ve eline alıp kapattı. Kimseyle uğraşmak istemiyordu çünkü içki her şeyden daha önemliydi onun için. Bir bardak daha isteyecekken Jungkook onu durdurdu.

Jungkook
Yurda dön

Yoongi de ona desteklercesine kafasını salladı. Onu düşündükleri için biraz mutlu olmuştu Taehyung.

Gülmeye başlayınca ikili garip bir şekilde ona bakmaya başladı. Taehyung'un sinirleri bozuktu. Hem de fazlasıyla. Annesini özlüyordu. Kokusunu,ellerini,saçlarını,gülüşünü

Taehyung'un gülmesi yavas yavaş ağlamaya dönüşüyordu. Arkadaşları bunun farkına varınca onu ayağa kaldırdılar ve yurda doğru
götürmeye başladılar.

En azından geceyi sokakta geçirmesini istemiyordular. Hayatında oldukları için çok şanslıydı Taehyung. Ne kadar farkında olmasa da

...

Seokjin telefonuna bakıp duruyordu. Mesajlar iletilmisti fakat görülmemişti. Endişesi giderek artarken balkondan dış kapiya bakmayı düşündü. Sadece düşündü. Çünkü yüksekten korkuyordu.

Bu yüzden hizla eskimiş ayakkabılarını giydi ve yangın merdivenlerinden giriş katına indi. Ordan da bahçeye çıkmıştı.  Bu sayede geldiğini görebilirdi.

Saat 10'a çeyrek vardi. Seokjin bir ileri bir geri hareket edip duruyordu. Aralarında bir ilişki yoktu. Endişelenmesi de saçmaydı. Ama onu en son ağlarken görmüştü. Başına bir şey gelmiş olabilirdi.

Gelen taksiyi görünce hızla giriş kapısına doğru ilerledi. Taksiden Taehyung ve iki tane yabancı çocuk inmişti. Seokjin derin bir nefes verdi ve onların gelmesini bekledi.

Yoongi ve Jungkook onlara bakan çocuğu görmüşlerdi. Her zaman bakışları üzerine çekerlerdi ancak bu çocuk hayran değil endişeli görünüyordu.

Jungkook, Taehyung'u Yoongi'ye bıraktı ve çocuğun yanına gitti. Kim olduğunu öğrenmeliydi. Ve niye öyle baktığını.

Jungkook
Seni tanıyor muyum?

Seokjin
Ah hayır şey ben Taehyung'un oda arkadaşıyım. Mesaj attım ama görmedi. Onu bekliyordudum. Sarhoş mu?

Jungkook kafasını onaylarcasina salladı. Sonra tekrar Yoongi'nin yanına döndü. 'Bu çocuk Taehying'u tek başına odasına götürebilir mi?' diye düşünüyordu.

Yoongi
Kimmiş?
Seri katıl filan mi?

Jungkook
Hayir
Oda arkadaşıymış 

Yoongi
Ona bırakalım mi?

Jungkook
Bırakalım. Endişeli
duruyor zarar vermez bence

Yoongi
Ben bu çocuğu bir yerden
tanıyorum sanki. Neyse hadi gidelim.

Seokjin yanına gelen üç gence baktı. Taehyung yürüyemicek haldeydi. Ve agzinda bir şeyler geveleyip gülüyordu

Yoongi
Sızar zaten
Odaya götürebilir misin?

Seokjin
Hıhım

Yoongi sırtındaki kolu Seokjin'in sırtına koydu. Seokjin önce dengesini sağlayamasa da sonra toparlamıştı

Jungkook
Taehyung için teşekkürler

Yoongi
Evet. Bir gün yemek yiyelim

Seokjin tatlı bir şekilde gülümsedi ve cevap verdi. Bu çocuklar Taehyung'un aksine daha kibardi.

Seokjin
Önemli değil o benim oda arkadaşım. Şimdi gitmemiz gerekiyor. Yoksa yurda giremeyiz. Görüşmek üzere

Tekrar gülümsedi ve el salladıktan sonra arkasını döndü. Bir elini Taehyung'un beline sardıktan sonra odaya doğru yürümeye başladılar.

Şimdi tek sorun müdürdu. Yakalanmadan odaya çıkmaları gerekiyordu yoksa Taehyung'un
başı belaya girerdi.

...

Sonunda merdivenler bitmisti. Kapının önüne gelince derin bir nefes verdi Seokjin. Yakalanmamak için çokça çaba sarfetmişti.

Müdür
Seokjin?



You are mine|Taejin|✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin