GODDESS MEDICAL DOCTOR [NOVEL ÇEVİRİSİ]

13.bölüm

Harekete geçmek üzereyken, birdenbire, birdenbire biri dışarı fırladı ve onu durdurdu. Yue Xin'er sinirlendi ve onu engelleyen kişiye baktı. Kimin bu kadar cesur olduğunu görmek istedi ama onun tüm dünyayı dolaşan efendisi Yun Zhongzi olmasını beklemiyordu.

"Usta, neden öğrencini meridyenlerini kırmaktan alıkoymak istiyorsun, onu tanıyor musun..." Yue Xin'er uzun zamandır tanışmadığı efendisini gördüğünde, kalbindeki şikayetler sel gibiydi. ve gözlerine kalın bir sulu sis tabakasının gelmesine engel olamadı.

"Xin'er, ağlama." Ses bir erkek ve bir kadından geldi, Yue Xin'er başını kaldırır kaldırmaz, 30 ila 40 yaşlarında bir çiftin kendisine doğru geldiğini gördü.

"İmparator Baba, İmparatoriçe Anne, geldiniz." Orta yaşlı çift, tahttan feragat edip tahtı üçüncü erkek kardeşine vermekten sorumsuz olan kişidir.

Ustanızla seyahat ederdik, Tian Xiang Krallığı'na kaçırıldığını duyduk ve geldik. Daha sonra, Tian Xiang Krallığına geldiğimde müdürünüzden Jingyue'ye doğru yola çıktığınızı duyduk ve sonra sizinle buluşmaya hazırlanmak için onları sınıra kadar takip ettik. Buraya geldiğimizde, arabanızı yol kenarında bulduk, şoförü ölmüştü. Bir sorunla karşılaşmış olabileceğinizi tahmin ettik, bu yüzden acele ettik.”

İmparator Baba, İmparatoriçe Anne, Mu Tianlin, kardeşi Chen'i yaraladı, vücudundaki Gu zehirini tedavi etmemin bir yolu yok, ne yapmalıyım?" Yue Xin'er sızlandı ve çaresizce, yüzünün herkesin kalbinin kırıldığını hissettirdiğini söyledi.

Olay yerinde, Büyük İmparator ve Büyük İmparatoriçe ile birlikte gelen ustalardan birkaçı, onu bir cesede dönüştürmek için Mu Tianlin'e doğru koşmak istedi, birkaç yıldır Yue Xin'er'i görmemişlerdi. Yun Zhongzi, Mu Tianlin'in akupunktur noktalarına çoktan basmıştı ve Mu Tianchen'in nabzını atıyordu.

"Usta, Kardeş Chen'in zehirli Gu'su, onu tedavi edebilir misin?" Yue Xin'er endişeyle sordu, tıbbi becerileri birkaç yıl önce Usta'yı geçse de hala bir umut ışığı vardı.

Yun Zhongzi içini çekti, "Tıbbi becerilerinle, onun durumunu bildiğine inanıyorum. Şimdi hiç tıbbi malzememiz yok. Burada hala uzak bir yerdeyiz. Zehri sadece 6 güne kadar sürüklenebilir. Belli ki ilaç dağıtmak için çok geç. Şu an için, sadece huan hun dan'ı kullanarak onun hayatını kurtarmaya çalışabilirsiniz. Mu Tianlin ile Saray'a dönecek ve İmparatoriçe'yi panzehiri teslim etmeye zorlayacaksınız. Biz de sizinle en kısa sürede buluşmak için acele edeceğiz.”

"İyi, kapı bekçileri, onları İmparator Babam, Ana İmparatoriçe ve kardeşim Chen ile koruyacaksınız. Mu Tianlin'i alıp panzehiri şimdi alacağım." Mu Tianchen'in kurtarılabileceğini duyar duymaz Yue Xin'er emir vermekle meşguldü.

“Saray lordu, sizinle gidelim!” dedi Lan Huang.

"Gerek yok, onu üç gün içinde Yan şehrine geri götürmem gerekiyor, eğer seni getirirsem korkarım zamanımı geciktirir. Eğer benim içinse, sadece dediğimi yap." Ondan sonra Mu Tianlin'i yakaladı ve onu atın üzerine çekti. Mu Tianchen'e sevgi dolu gözlerle baktı, sonra yola çıkarak Yan şehrine baktı.

Üçüncü gün sonunda Yan şehrine döndüler, ikisi de daha fazla dayanamadı. Yue Xin'er yolda iyi bilgilendirilmiş olmasına rağmen, Mu Tianchen için hala endişeliydi, bu yüzden kendini ihmal etti. Mu Tianlin'e baktığında artık bir prens tavrına sahip değildi, bir zamanlar yakışıklı yüzü bir dilencininki kadar bitkindi.