๑¹⁰

542 60 90
                                    

Minsuga:

Hoseok bugün müsaitsen buluşabiliriz aslında
(・∀・)

Hobie:

Sana her zaman müsaitim.
Ozaman çıkışta bekliyorum seni kapının orada olur mu?
(. ❛ ᴗ ❛.)

Minsuga:

/Hemen mi çok heyecanlandım🤭/

/Eve gidip üstümü değişirseydim güzel değilim şimdi 😣/

/Herneyse/

Tamam
:)

°°

Sonunda yoongiyle buluşacaktık!
O kadar heyecanlıydım ki.Hemen dersin bitmesini istiyordum.Yoongiyle bir dersimiz aynıydı ama denk gelememiştik çünkü yoongi gelmemişti.Gelseydi eğer ona yakınlaşmaya çalışacaktım ama olmadı demek ki o gün bugünmüş.

Hayal kurmaktan dersleri de doğru düzgün anlayamamıştım.Son dersin bitmesiyle uçarcasına kapının önüne gelip yoongiyi beklemeye başladım.
Sonra aklıma gelenle yandaki büfeye koşup yiyecek bir şeyler aldım.Koşarak kapının önüne geri geldim.

Tüm güzelliğiyle buraya geliyordu ve ben kalbimi nasıl sakinleştireceğimi hiç bilmiyordum.Biraz daha hızlı atarsa ölecektim.Yoonginin yanıma gelmesiyle ona kocamam gülümsedim o da utangaç bir gülümseme sundu bana.

"Selam naber?"

"İyi senden?"

"Harika!"

Biraz heyecanlı çıkan sesime karşı kıkırdamıştı.

"Hadi gidelim öyleyse" dedim o da paytak paytak peşimden geliyordu.Bir insanın yürüyüşü bile tatlı olur muydu?

Bu min yoongiyse olurdu.

Gideceğimiz yer fazla uzak değildi ama biraz yürüyecektik.Keşke bir araba alacak durumum olsaydı böylece yorulmazdı.Yoongiye baktım.Yanakları kızarmıştı.Duygularını yüzüne yansıtırdı hemen.Ona baktığımı hissedince o da bana baktı.

Şimdi ise göz gözeydik.Sanki gözlerinde yıldızları taşıyordu.O kadar parlaktı ki..
Sanırım benim gökyüzüm Min yoonginin uçsuz bucaksız gözleriydi.Onlarda kayboluyordum.

Fazla bakmıştım galiba yoongi utanarak gözlerini kaçırmıştı.
Hala yürüyorduk bende içimden geçenleri söylemek istedim. Ona bakıp tam konuşacakken vazgeçtim oraya gidince söylesem daha güzel olacaktı.

O ise merakla bana bakıyordu.

"Şey.. yoongi bu attığın adım o kadar değerli ki .Beni geçtim, kendin için harika bir adım bu yüzden sana çok teşekkür ederim hem kendi adıma hemde senin adına"

"Senin gerçek olduğuna inanamıyorum hoseok"

Dediğiyle beraber durdum.Az bir yolumuz kalmıştı ve ağaçların olduğu yere gelmiştik.Yorulduğum için arkamdaki ağaca sırtımı verdim ve yoonginin pürüzsüz yumuşak suratına baktım.Akşama kadar ona bakabilirdim ya da ne akşamı sonsuza kadar!

"Yani şey ımm sen gerçekten çok iyisin hoseok melek misin acaba?"

"Daha önce senin gibi biriyle karşılaşmadım"

Bunu dedikten sonra hemen gözlerini kaçırıp yere bakmaya başladı.Kafasını eğdiği için yanaklarını göremiyordum.Bu durumu sevmemiştim.

I wanne be your boyfriend/sopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin