Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
MIDORIYA YATAKTA DÖNÜP SIRT ÜSTÜ UZANIRKEN GERİNDİ. Dışarıdaki kuşlar yüksek sesle ötüyor, loş güneş ışığı perdelerinden içeri sızıyordu. O ve sınıfın geri kalanı gece geç saatlere kadar film izlemiş ve takılmışlardı, bu yüzden bu soğuk kış sabahı, ekstra bir şekilde yorgundu.
"Dostum... Kirishima'yla eggnog* içmemeliydim..." gözlerini yorgunlukla açtı, havada, üzerinde birinin durduğunu görünce kaskatı kesildi.
Koyu ela gözlü, bronz tenli bir kız doğrudan onun üzerinde havada duruyor, ona bakarken kısa siyah saçları önüne düşüyordu.
Kız küçük şekilde gülümsedi, "merhaba, adın ne?" diye fısıldadı.
Midoriya, yatağının üstünde havada süzülmekte olan güzel kıza bakmaktan başka hiçbir şey yapamadı, kafası karışmıştı.
....hâlâ... rüya mı görüyorum?
Gözlerini sımsıkı kapatıp elini yumruk yaparak olabildiğince sert bir şekilde ovuşturdu. Tekrar açtığında ise kız ortadan kaybolmuştu.
"O da beni görmezden geldi" diye belli belirsiz bir ses duydu ama bunun kendi hayal gücü olup olmadığından emin olamadı.
Midoriya rahatlayarak nefesini bıraktı. "Çok fazla eggnog içtin, Deku... çok fazla eggnog içtin."
(Ç/n: Eggnog; içerisinde süt, çiğ yumurta, krema, şeker, vanilya, tarçın, Hindistan cevizi karanfil ve isteğe göre alkol bulunan, sadece yılbaşlarında içilen özel bir içecek)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
