"Yüzünü bile görmediğimiz, maskeli bir adam sürekli bize komutlar veriyor. Her gece, her sabah neden diye düşünmekten kendimi alı koyamıyorum. Dediklerini yapmazsak ne olur? Ölücekmiyiz? İşkencemi çekicez? O kadar yoruldumki artık bunların hepsine r...
Sanki hergün birini öldürüyormuşuz gibi Jungkook'un bu rahat davranışları beni korkutuyor. "Jungkook hayatında kaç defa adam öldürdün?!" dedim şok olmuş bir şekilde. "ilk defa. Aramızdan birinin sakin kalması gerekiyor bu yüzden böyleyim. Kalbim çok hızlı atıyor, bu hissi ikinci defa hissediyorum." dedi hafif bir gülümsemeyle. "birincisi ne zamandı?" dedim merak içinde. "seni gördüğüm zaman." kalbim şimdi yerinden çıkıcaktı. Hafifçe gülümsedim ve yanına doğru yürümeye başladım. Kadının yüzünü merak ettiğim için flaşı yüzüne tuttum, boynunda bir kolye vardı. Altın renginde, ucunda bir yonca olan bir kolyeydi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Jungkook ayakkabılarını çamurdan temizlerken, o fark etmeden hızlıca kolyeyi kadının boynundan aldım ve ceketimin cebine koydum. "Jungkook bu olaydan diğerlerine bahsetmeyelim." Diğerlerine bu olayı söylemek istemiyordum. Sonuçta bir insanı öldürmüştük, kimsenin bize katil gözüyle bakmasına izin veremezdim. Jungkook tamam der gibi kafasını salladı ve arabaya doğru ilerledik. Arabaya bindik ve sonunda Jungkook'un evine vardık. Diğerleri kapının önünde elleri telefonla bize ulaşmaya çalışıyordu. Bizi görür görmez hızlıca yanımıza geldiler. Tae yüksek bir ses tonuyla "oğlum nerdesiniz, sabahtandır sizi arıyoruz" Jungkook önceden bu soruya hazırlanmış gibi "Lisaya göstermem gereken çok güzel bir sürpriz hazırlamıştım". Tae göz kırparak Jungkook'a baktı ve içeri geçmek için kapıya yöneldik. Ayakkabılarımı çıkarırken Rosé birşeylerden şüphelenmiş gibi benim ve Jungkook'un ayakkabısına bakıyordu. İkimizinde ayakkabısı çamur içindeydi. Belli etmemeye çalışarak güldüm ve içeri geçtim. Birkaç atıştırmalık ve içecekleri hazırlamak için mutfağa yöneldim, o sırada kızlarda birşeylerden şüphelenmiş gibi üçüde peşimden geldi. "Niye bu kadar geciktiniz Lisa?" diye sordu Jisoo. Gerçekten ağlamak üzereydim, çok korkuyordum katil diye anılıp hapse girmekten. "Jungkook dedi ya işte bana bir sürpriz göstermek istedi" hepsi heyecanlı bir şekilde gülümsedi ve süprizin ne olduğunu sordular.
