1.2

57 12 14
                                    

Gecenin ilerleyen saatlerinde ben kitabımı bitirip uykuluyordum diğerleri ise hala film izliyordu, bende bir ara izleyeyim demiştim ama saçma sapan vıcık vıcık şeyler izlemek bana göre değildi ayrıca Seokjin'in iki de bir istekleri yüzünden bir türlü rahat oturamıyordum!

Üstelik sanki bana inat yapar gibi izledikleri filmin ikincisini izliyorlardı ve bu ilk filme göre daha iğrençti, Hayır yani kim öpüşen insanları izlemek ister öğk iğrenç!

Alçak sesle offlayıp başımı kanepenin kenarına koydum cidden sıkılmıştım zaten normalde de hiç televizyon izleyen biri değildim izlesem bile en Fazla belgesel izlerdim. Filmin bitiş müziği geldiğinde düşüncelerimden kurtulup ayağa kalktım.

"filmde bittiğine göre hadi her kes yataklara" küçükler itirazlara başladığında ben artık televizyonu kapatmıştım ağır adımlarla merdivenlere doğru yöneldiğimde Seokjin'in sesini duymuştum. "hayatım misafirlerimizin odalarını hazırlayalım hadi" ne kadar kendi misafirim kendin yap demek İstesem de sessiz kalıp sadece göz devirdim.

Misafir odalarındaki zaten temiz olan çarşafları değiştirdik, hayır neden zaten temiz olan çarşafı değiştiriyoruz ki ne gerek var!?

Son odayı da hall ettikten ettikten sonra odaya doğru yöneldim. Tam o Sırada eskiden aşık olduğum ama bu geceden sonra kesinlikle nefret edeceğim sesi duydum "hee! Aşağıya gel bebeğim"

Uyuşuk hareketler ile aşağıya inip mutfağa doğru yöneldim. "ne?
Uykulu bir şekilde söylediğime karşı kollarını birleştirdi." ben acıktım hadi yemek yap" gözlerimi devirip arkamı döndüm ve kapıya doğru yöneldim. "hey! Nereye?" şaşkınlık ile dolu olan sesine karşı ona doğru dönmedem cevap verdim "kendi yemeğini kendin yap! Ben uyuyacağım!"

Tam mutfaktan çıkacağım sırada kolumdan tutup çekmesi ile ağlamaklı sesler çıkarıp kolumu kendine doğru çektim. "lütfen artık bırakta uyuyayım"

Gülümseyip yüzüme doğru yaklaştı. "bir iyi geceler öpücüğü verirsen neden olmasın huh?"

Mırıltılı sesler çıkarıp kolumu boynuna doladım bu yaptığımdan pişman olacaktım ama şu an saat üçtü ve ben uyku dışında hiç bir şey düşünmüyordum.

Yavaş yavaş yüzüne yaklaşırken gözlerimi kapatıp dudaklarımızı birleştirdim ve kendimi Seokjin'in yumuşak kollarına bıraktım.

......

Sabah kapının kırılırcasına yumruklanmasına karşı gözlerimi ağır ağır açtım. Ne oluyordu ya sabah sabah? "ne zaman kalacaksınız! Saat 12 oldu" bir kaç saniye gözlerimi kırpıp ne olduğunu anlamaya çalıştım ne olmuştu ya hem neden biz şu an Seokjin ile sarılıyorduk?

Aniden dün gece olanlar aklıma geldiğinde kendimi geriye doğru atmıştım ama atmaz olaydım yataktan yuvarlanarak düşüp bu da yetmezmiş gibi birde kafamı komidine çarpmıştım.

Acı içinde inleyip bağırdım "Seokjin!!!!" Seokjin'in bir kaç uykulu mırıldannasını duymuştum ama sanırım yine uyumuştu.

Ağlamaklı sesler çıkarıp elimi kanayan başıma tuttum. Kanamadan ölecektim! Yatağa çıkıp Seokjin'i dürtmeye aynı zamanda konuşmaya başladım. "Seokjin hadi kalk kafam kanıyor"

"senin kafan kalındır bir şey olmaz"

Gözlerini hiç açmadan konuşmasına gözlerimi devirip az önce kafamı çarptığım komidinin üzerinde duran suyu alıp kafasından aşağıya döktüm. Aniden sıçradığında bende geriye doğru savrulmuş ve yeri boylamıştım.
Sesli bir şekilde küfür edip yatağa tekme savurdum. "lanet olsun Seokjin! Kaldır beni!!"

Seokjin şaşkın bir şekilde bana bakarken elimi alnımdan çekip kanı gösterdiğimde zaten büyük olan gözleri daha da büyümüştü. "tanrım senin cidden kafan kanıyor!"

"günaydın" dedim alay dolu sesim ile, hayır yani bunun şakası mı olur? Yataktan inip yanıma geldi ve beni beklemediğim bir şekilde kucağına alıp yatağa bıraktı. Ben ona şaşkın şaşkın bakarken o çoktan banyodan ilk yardım çantası getirmişti bile elimi tutup çekmeye çalıştığında sinirle cırladım. "çek o pis elini hastaneye götür beni!"

Gözlerini devirip yatağa oturdu. "Emin ol benden daha iyi bir doktor bulamazsın ah tabi sen benim aslında doktor olduğumu bilmiyordun değil mi?" Seokjin? doktor? Nasıl yani?. Ben onun dediklerine dalmışken o çoktan elimi çekip yarama bakmaya başlamıştı bile.

"gerçekten merak ediyorum bu yarayı tutturmak için çokmu çalıştın?"

"hah! Bunun hepsi senin suçun!"
Sinirle konuştuğumda bana ciddimisin der gibi bakıp pamuk aldı. "bu acıya bilir"

Pamuğu yavaş yavaş yaraya değdirip temizlemeye başladığında aniden kapının yumruklanması ile sıçramış ve pamuğu alnıma oldukça sert bir şekilde bastırmışdı.

Sinrle bağırıp göğsünden ittim "ne yapıyorsun? aptal canımı acıttın!"

"siz ikiniz içeride ne yapıyorsunuz?"

Lalisanın tereddüt dolu sesine karşı yataktan kalktım ve kapının kilidini açtım. Kapı açıldığında açıkçası evdeki her kesi burda beklemiyordum.

"aman tanrım Hee alnına ne oldu"

"yataktan düştü"
Ben daha konuşamadan Seokjin'in cevap vermesi ile her kesin yüzündeki endişe gidip gülmemek için zor duran suratları gelmişti gözlerimi devirip tekrar yatağa doğru yöneldim ve oturdum. "çok konuşmada gel şu yaraya bak"

Sinirli bir şekilde söylendiğimde gelip oturmuş ve yaramı temizleyip güzelce sarmıştı.





Finale çok az kaldı beybiler ;)
Ama finale doğru yazar yine bi piçlik yapacak Seokjine çok güvenmeyin derim....

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Görüyon mu ben seni yt da bile aldatmıyorum ama sen bi hesap ismini vermiyin 🤧 nisdliku

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Görüyon mu ben seni yt da bile aldatmıyorum ama sen bi hesap ismini vermiyin 🤧 nisdliku

Cheater's love // 𝐾𝑆𝐽 ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin