Hayatım boyunca cumartesileri çok severdim.çünkü zamanı hiç düşünmeden uyuyabilirdim.Ama artık uyuyamıyordum.Düşünsenize hiç tanımadığınız bir erkek babanızın sizinle iletişim kurabileceğinden söz ediyor nasıl uyuyabilirsinizki? İşte bugünde o günlerden biriydi.Saat 07:30 da uyanmıştım.Yatakta durmadan dönüyordum.Ardından yatağımın ucuna bıraktığım o eski kitabı incelemeye karar verdim.Yataktan kalktığımda pembe ve beyaz karelerden oluşan pijamalarımın altına beyaz tavşanlı terliklerimi giyerek odamın sol tarafında bulunan çalışma masasının yanına gittim.Kitabın 13. sayfasında babamın doğaüstü olaylarla ilgilendiği hakkında bir cümle vardı."İmkansızı İmkansız Kılacaktır Senin Ölümün!" Ne demekti şimdi bu? Benim için hazırlanmış bir oyun olduğunu düşünüyordum.Tam ondan bir sonra gelen 14.sayfaya bakıcakken annemin o ince ve yumuşak sesi "Ashleyyy! Hadi tatlım sana bir sürprizim var!" süpriz mi? Bana mı? Tabiki de merak ediyordum.Hemen yerimden kalkarak giysi dolabıma yöneldim.Giyecek hiçbir şeyim yoktu.Siyah taytımın üzerine salaş bir t-shirt giyerek saçımı yukardan bir topuz yaparak ayağıma spor ayakkabılarımı giydim.Kapımı açarak salona doğru yöneldim."Aman Tanrım!Olamaz bu sarı kafa!" inanamıyorum bunu sesli söylemiştim.Bana bakarak sırıtıyordu.rezil olmuştum.
Ve işte beklenen ses annem konuşmaya başlamıştı;
-Ashley içeri gel hayatım.Arkadaşınla sen gelene kadar birazcık konuştuk.Bugün planlarınız olduğunu neden anlatmadın biz de birlikte bir şeyler yaparız diye düşünmüştük.
-aslın da.....
Luke o sırada söze girmişti; Ashley sanırım biraz unutkan bir kız bugün için sözü olduğunu size söylememiş biz bugün ashleyle buraları gezip biraz eğlenmek istiyoruz biraz kafa dağıtmak ve sınav stresini üstümüzden atmak için iyi bir yol olacağını düşündük Ashleye iyi bakacağım
Luke annemle oldukça iyi konuşuyordu .Bende kapının yanında durmuş başımla onaylıyordum ardından iki adım ileri gelerek:
-üstümü değiştirip geleceğim
-Aslında üstün hiç fena değil Ashley sonuçta bugün yorulacağız rahat bir şeyler giymelisin dedi Luke
-peki çantamı alıp geliyorum
merdivenlerden hızla çıkarken ayağım takılmıştı ve düşmüştüm.Benjamin in kahkalarına aldırış etmeden devam etmek zorundaydım çünkü gerçekten vaktim yoktu çantamı alıp koşarak aşağı indim
-gidebiliriz.
Arabaya bindiğimizde Luke sırıtarak bana bakıyordu kaşlarımı hafif çatarak
-Bi sorun mu var?
-sabahları çikolata yemekten zevk mi alıyorsun Ashley?
hey bir dakika sabahları çikolata yediğimi nerden biliyordu? hemen aynaya bakmıştım Ahh olamaz dudağımın kenarında çikolata var.rezil olmuştum.mendille dudağımın kenarını temizlerken birden flaş patlamıştı
-hey Luke napıyosun?
-üzgünüm küçük hanım bu anı çekmem lazım
İkimizde birbirimize bakıp gülmüştük.ardından Luke arabayı çalıştırmış ve yola koyulmuştuk
-içeride soramadım nereye gidiyoruz Luke?
-Bugünlük tatil yapıcaz diyelim.Eğlenmeye gidiyoruz.
Luke gaza birden yüklenmişti ve son hızla gidiyorduk.Giderken pencereyi biraz açtım luke saçlarımın uçuşmasını izliyordu bunu nasıl anladığımı soracaksanız arabanın aynasından ona bakıyordum bu kadar tatlı olmak zorunda değildi.en sonunda gelmiştik.Burası harika bir yer .Ağaçlardan oluşan bir yol vardı.Luke arabanın arkasından çıkardığı çantayla önden yürümeye başladı .
-Kaba şey!
-ashley lütfen bugünü bozma.
Hep bozan ben oluyorum sanki.Hey bi dakika neden sevgili gibi kavga ediyorduk?Her neyse onunla olmak her şeye bedeldi.En sonunda yol bitmişti.bir ormanın içindeydik ve bu harika bir ağaç ev.muhteşem
-Hey burası harika Luke
-Daha bu hiç bir şey hadi gel benimle
Çantaları bırakmış ve koşa koşa gidiyoduk.Hey harika bir şelale masmavi burası çok güzeldi hayatımın sonuna dek burda kalabilirdim.
Luke şelaleyi izlerken onu aşağıya doğru itmiştim.suyun içine doğru düşmüştü.Ve ardından bende atladım her şey çok güzel di. TA Kİ O KIZI birdaha görene kadar.sudan çıkmış kurulanırken o kızı gördüm
-Heyy! Bakar mısın? Dur koşma!
-Ashley bekle gitme!
Luke nin bağırışlarına aldırış etmeden koşuyordum.en sonunda bir mağarının içine girmişti.Mağaraya girme konusunda endişeliydim oldukça korkutucuydu.Arkamda bir gölge belirdi.Benden uzun du neler oluyo burda kalp atışlarrım hızlanmıştı.Arkamı tam dönecekken o ses.
-Ashley beni dinlemelisin girme oraya!
Bu lukeydi.Onu dinlemiyeceğimi biliyordu.Tam adım atarken beni kucaklıyarak koşmaya başlamıştı.
-İndir beni lukeeee!
Beni hiç dinlemiyordu.en sonunda eşyalarımızı toplayıp arabaya binmiştik.
-Neden Luke neden???? izin verseydin girseydim oraya o kızın kim olduğunu bilmem gerekiyo
-Ashley o kız çok tehlikeli. Senin bile bile zarar görmene izin veremem.
Eve gelmiştik eve gelene kadar hiç konuşmadık.
-Ahley lütfen beni dinle!Her şey senin için
Luke yi dinlemek istemiyordum aklım o mağaradaydı
-yarın görüşürüz Luke.
-telefonun Açık olsun Ashley.
Odama çıkmıştım yatağımın üzerine uzanmış sadece o mağarayı düşünüyordum.Gitmeli miydim? Beynim donmuştu.Soğuk bir duş almak iyi gelebilirdi.Duş aldıktan sonra akşam yemeğine indim.Yemekte hiç konuşmamıştım.Aklımda sedece o mağara vardı tüm gece susmuştum.En sonunda odama çıkıp uyumaya karar verdim.Yatağıma uzanırken bildirim geldi.Mesaj luke den di."İyi uykular Ashley.Lütfen bugünki mağarayı unut!"
Lukenin bu gizemli konuşmaları beni deli ediyordu benden ne saklıyordu?? Kafamı toplamam gerekiyordu.sanırım uyursam bunları unuturum.Yarın daha iyi düşünebilirim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Babam'dan Sonra.
Teen Fictionyaşamımın 16.yılından sonrasını hiç sevmemiştim.Hayatımın değişmesi çok kısa bir zaman almıştı.